ويكيبيديا

    "kusma" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التقيؤ
        
    • تتقيأ
        
    • القيء
        
    • تقيؤ
        
    • قيء
        
    • تقيأ
        
    • بالتقيؤ
        
    • التقيأ
        
    • تتقيّأ
        
    • القئ
        
    • تتقيء
        
    • تَقَيُّأ
        
    • قئ
        
    • تتقيأي
        
    • تتقيئي
        
    Kanama ya da kusma ihtimaline karşı yaralının yüzünü yana çevirin. Open Subtitles أقلب راسهم على الجانب أذا كان هنالك أي نزيف أو التقيؤ
    Bu bende kafanıza kusma isteği uyandırıyor efendim. Open Subtitles هذا يجعلنى ارغب فى التقيؤ على راسك . سيدى
    Arabanın içine kusma. Ne olursa olsun arabaya kusma. Open Subtitles لا تتقيأ في السيارة مهما حدث لا تفعل هذا
    kusma torbasına yazmışsın, tatlım! Open Subtitles لقد كتبته على حقيبة القيء بالطائرة يا عزيزي
    İskambil kağıtları ya da kusma torbası falan istiyor musun? Open Subtitles ،أتريد مجموعة أوراق لعب أو كيس تقيؤ أو أي شيء؟
    kusma refleksi yok. Entübasyon tepsisi lazım buraya! Open Subtitles لا يوجد قيء استجابه , أحتاج الى طاولة الأنابيب
    Öksürme, kusma, bir çeşit iç basınç. Open Subtitles سعال أو تقيأ أو نوع من أنواع الضغط الداخلي
    Ben mi? Hayır. kusma perileri geldi. Open Subtitles أنا لا قزم التقيؤ أتى و هو حقا جدير بالاحترام
    Ben mi? Hayır. kusma perileri geldi. Open Subtitles أنا لا قزم التقيؤ أتى و هو حقا جدير بالاحترام
    Tekrarlayan kusma, elektrolit dengesizliğe o da düzensiz kalp atışına, bu da kalp krizine neden olur. Open Subtitles الراكضين، تكرار التقيؤ يسبب خلل بالتوازن الإلكتروليتي مما يؤدي لعدم اتساق النبض مما يؤدي لأزمة قلبية
    Sakın kusma,şimdi olmaz,onun yanında. Open Subtitles لا تتقيأ , ليس الآن , ليس بجانبها.
    Dur! Üzerime kusma! Open Subtitles {\3cHFFFFFF\bord4}{\1cHFFFFFF\3cHFF0\b1\}توقف لا تتقيأ علي
    Ben ne bileyim. Üzerine kusma yeter. Tamam mı? Open Subtitles لا يهم، لكن لا تتقيأ عليه، حسناً
    O tamamen vahşi saç boyası, mide gazı, burun karıştırma, tükürme, kusma, ara sıra rastgele seks ve daha sık sarhoşlukla ilgili Open Subtitles اطلاق الريح نقر الأنف البصاق القيء القوي ممارسة الجنس العشوائي حسب الفرص و السكر حسب الفرص
    Baharatlı yiyecekler de, kasılmalara neden olur ve çocuk doğumu mucizesine, mide bulantısı, kusma ve susuzluk ekler. Open Subtitles الأكل الحار يمكن أن يسبب أيضا التقلصات و الغثيان و القيء و الجفاف الى معجزة الولاده
    Demek kusma ve nefes darlığı şikâyetin var ve bunlar amiyotrofik lateral skleroz göstergelerinden değil. Open Subtitles إذا أنتِ لديك تقيؤ وضيق في التنفس لا شيء منه يتعلق بمرض ضمور عضلاتك
    Kahve gibi kusma, kan ve alkol kokusu. Open Subtitles قيء بن مطحون، دم و رائحة الكحول.
    kusma, ateş hatta ölüme bile sebebiyet verebilir. Open Subtitles يمكن ذلك ان يؤدى الى تقيأ او حمى او قد يؤدى للموت
    Lütfen ellerinle ellerime masaj yap eğer yaparsan kusma hissim kayboluyor. Open Subtitles . رجاءً دلكي يدي بيدك . إذا فعلت ذلك سيذهب شعوري بالتقيؤ
    - Düşünüyorduk da Umbridge'e kusma Pastili yutturabiliriz. Open Subtitles -لقد كنا نفكر لو أننا نستطيع أن نقدم لأمبريدج أقراص التقيأ
    Bu da kusma ihtimaline karşı. Open Subtitles هذه لك وأنت تتقيّأ.
    Bulantı, kusma ve ayak bileğinde şişme gibi böbrek yetmezliği belirtilerini hamilelik belirtileriyle karıştırmış olabilir. Open Subtitles الأعراض المبكرة للفشل الكلوي هي الغثيان و القئ و تورم الكاحل ربما لم تفرقها عن غثيان الصباح
    - Bu çadırın içinde kusma. Open Subtitles -لا تتقيء في هذه الخيمة
    Gerginlik, geceleri terleme, kusma. Open Subtitles الخوف، العرق الليلي، تَقَيُّأ...
    Çocuğun kusma miktarına göre vücudunda kanında görülecek kadar toksin kalmamış olabilir. Open Subtitles بكمية قئ الفتى هذه لن تتبقى سموم كافية بجسده لتظهر بالدم
    - Arabanın içine kusma. Open Subtitles -لا تتقيأي بداخل السيارة
    - Sen banyoya kusma yeter. Open Subtitles فقط حاولي ألا تتقيئي في الحمام و سيكون وضعك من ذهب

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد