ويكيبيديا

    "kusursuz bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المثالي
        
    • المثالية
        
    • لا تشوبه شائبة
        
    • لا تشوبها شائبة
        
    • مثاليّ
        
    • مثاليًا
        
    • بدون عيوب
        
    • بلا عيوب
        
    • شبه مثالي
        
    Bu sınavlardan her birini kusursuz bir şekilde gerçekleştiren kişinin Nirvana'ya ulaşacağına inanıyordu. Open Subtitles اي شخص يُمكنه ايجاد المسار المثالي مُتواجداً عبركلواحدمنهذهالاختبارات انه يحاول تحقيق السعادة القصوى
    Biliyor musun, halka, kusursuz bir geometrik şekildir. Open Subtitles كما تعرف فالدائرة هي الشكل الهندسي المثالي
    Hepimiz senin kusursuz bir hayat yaşadığını biliyoruz, o yüzden benimkine hükmetme. Open Subtitles جميعنا نعلم بأنكِ حظيتِ بالحياة المثالية لذا لا تصدري حكماً على حياتي
    Sonunda, mesleğimin bitiminde, kusursuz bir caniye rastlamıştım - şey, neredeyse kusursuz. Open Subtitles أخيرا, وفى نهاية عملى, تصادفت مع المجرم المثالى حسنا.. القريب من المثالية
    kusursuz bir güvenlik geçmişi olan, orta seviye bir petrol şirketi. Open Subtitles انها شركة نفط من المستوى المتوسط وسجل السلامة لا تشوبه شائبة
    Misafirimin kusursuz bir teni vardır. Makyaj istemez. Open Subtitles ضيفتنا بشرتها لا تشوبها شائبة ليست بحاجة لأيّ لمسات إضافية
    Delirmiş olmalıyım çünkü sen kusursuz bir erkeksin. Open Subtitles وهذا في حد ذاته جنون، لأنّكَ رجل مثاليّ.
    Geriye dönüp sana kusursuz bir düğün yapmadığım için beni suçlama. Open Subtitles لا أريدكِ أن تنظري إلى الوراء و تتأسفين بأنه ليس زفافكِ المثالي
    Demiştin ki, "kusursuz bir dünyada harika bir elbise giyer, ve sevdiğim adamla dans ederdim". Open Subtitles انت قلت انه في العالم المثالي كنت سترتدين ثوباً جميلاً وسترقصين مع الرجل الذي تحبين
    Yani kusursuz bir evladı büyütmek bu kadar mı zordu? Open Subtitles أعني، أكانت تربية الإبن المثالي تتطلب كل ذلك؟
    kusursuz bir mevkii. Bulunması zor savunması kolay. Open Subtitles .إنّه المكان المثالي تقريباً لا يمكن كشفه، ويمكن الدفاع عنه بسهولة
    Kabloya gerek duymadan veri gönderebilme özelliğine sahip kusursuz bir şey. Open Subtitles مع ميزة جانبية لنقل الملفات إنه الصديق المثالي الصغير
    Bazılarına göre ise kusursuz bir dünya var ve orası esasında Cennet. Open Subtitles بعض الناس يعتقدون أن هناك أرض في غاية المثالية وهي ببساطة الجنة
    Eğer fırtına boktan yapılmış olsaydı kusursuz bir fırtına olurdu. Open Subtitles إنّه مثل العاصفة المثالية إذا كانت العاصفة مصنوعة من الغائط
    Ama Paul Winthrop'un kusursuz bir sicili var. Open Subtitles ولكن بول وينثروب لديه سجل لا تشوبه شائبة.
    Marty McFly kusursuz bir ana karakter. Open Subtitles مارتي مكفلي هو بطل الرواية لا تشوبه شائبة.
    Çünkü Kellar bir aile şirketi, kusursuz bir ünü var. Open Subtitles لأن كيلر علامة تجارية عائلية فأنها تتمتع بسمعة لا تشوبها شائبة
    Bir zümrüt denizindeki kusursuz bir elmas seti gibi. Open Subtitles كماسة لا تشوبها شائبة تتواجد في بحر من الزُمرد
    Varlığımı tam anlamıyla gizleyip kör noktasından saldırdığım halde kusursuz bir zamanlamayla karşı saldırıda bulundu. Open Subtitles أخفيت وجودي تمامًا وهاجمته من نقطتة عمياء. لكنّه شنّ هجومًا معاكسًا في وقت مثاليّ.
    kusursuz bir durumda değilim ama-- Open Subtitles أنا بلا شكّ لست مثاليًا بشانهذاالأمر،لكن ..
    kusursuz bir icra. Open Subtitles تنفيذ بدون عيوب
    Ve bu da --- aslında kaynaklarınızı iyi kullanabilmek için kusursuz bir sistemdir çünkü bu --çok ucuzdur. TED وهذا يشبه، هذا نوعًا ما نظام بلا عيوب من حيث استخدام مواردك للحد الأقصى، لأن هذا رخيص جدًا.
    kusursuz bir yırtıcı. Open Subtitles مفترس شبه مثالي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد