Eğer yardım edebileceğiniz herhangi bir yol varsa, Lütfen ama Lütfen, edin. | TED | إذا كنت تعتقد أن بإمكانك مساعدتنا بأي طريقة، أرجوك.. أرجوك أن تفعل. |
Lütfen yeniden düşün! Asla onlardan biri olmadın sen! Kendi öz iradem var. | Open Subtitles | ولكن يا أخي، أرجوك ضع بعين الاعتبار بأنك لم تكن أبدا واحد منهم |
Güzel ya da çok akıllı değilim, Lütfen beni yalnız bırakma. | Open Subtitles | أنا لست جميلة و لست ذكية أرجوك لا تدعنى وحيدة ثانيةً |
Bu ziyaretlerden bir tanesi düzenlemekte başarılı olursanız, Lütfen beni haberdar edin. | TED | إذا نجحت من قبل في ترتيب زيارة كهذه، من فضلك أخبرني عنها |
Lütfen deneyeyim. - Bu çok gülünç. - Lütfen deneyeyim. | Open Subtitles | يا له من امر مضحك من فضلك هاري دعني احاول |
Şimdi, sizin yedi basamaklı sayınızla başlayalım, herhangi altısını söyleyin Lütfen. | TED | إذاً، سنبدأ برقمك ذو السبع خانات، قل أي ست خانات رجاءاً. |
O silah tam kalbine nişan almış durumda, Lütfen yanlış bir hareket yapmayalım. | Open Subtitles | سلاحة موجة نحو قلبك , لذا رجاءً لا تحاول فعل شيىء , أرجوك |
Lütfen, kardeşime boşanmanın ne olduğunu açıklamayı kes. Ders verme! | Open Subtitles | أرجوك توقف عن شرح ماهو الطلاق لأختي وتوقف عن توبيخها. |
Bırak burada öleyim. Lütfen, hazır gücüm varken hemen oluversin. | Open Subtitles | أمتني هنا أرجوك أجعله سريعآ بينما لا يزال لدي القوه |
- Lütfen,... arabayı hazırlayıp, göle gidelim, buradan uzağa... sadece dinlenmek için. | Open Subtitles | أرجوك فلنضع الأغراض في السيارة ونذهب إلى البحيرة فنبتعد من هنا ونستريح |
Onun canını yakabilir miyim? Lütfen! Onun canını yakabileceğimi söyleyin bana! | Open Subtitles | هل بإمكاني أن آذيه ، أرجوك أخبرني انه يمكنني أن آذيه |
Lütfen, bana avukatlarının bir telefon faturasına bel bağladığını söylemeyin. | Open Subtitles | اخبرني أرجوك أن محاميهما لم يبن آمالهما على فاتورة هاتف |
Lütfen bunu yapma.Hadi. Yemin ediyorum... Orada bir saniye bekle. | Open Subtitles | أرجوك لا تفعلي ذلك ، هيا اقسم ، انتظري لحظة |
Bu, George Eastman. Lütfen onu bay Whiting'in yanina götür. | Open Subtitles | هذا جورج ايستمان خذي جورج إلى السيد وايتينج، من فضلك |
Lütfen beni bağışla ve babamın olduğun gibi benim de rehberim ol. | Open Subtitles | إغفر لى من فضلك و كن مرشدى .. كما كنت مع والدى |
Lütfen benden onu uyandırmamı istemeyin. En sonunda uykuya daldı. | Open Subtitles | من فضلك لا تجعلني أيقظه لقد إنغمر في النوم أخيراً |
- Hayır, Lütfen bunu aklınızdan geçirmeyin. - Egomu alıp yürüyüşe çıkacağım. | Open Subtitles | لا من فضلك لا تفكرى هكذا أنا فقط سأصحب غرورى فى جولة |
-Gerçi onu sen aldın.Senin sorunun. -Bir şişe Dom Perignon Lütfen. | Open Subtitles | تصرف انت , انه مشوش جداْ زجاجة شمبانيا , من فضلك |
Yedi basamaklı bir sayınız var, herhangi altısını söyleyin Lütfen. | TED | لديك رقم من سبع خانات، قل أي ست خانات رجاءاً. |
Beyler Lütfen. Bay Bordelles, burada Binbaşı Chin ile son derece güvendeyiz. | Open Subtitles | يا سادة أرجوكم.يا سيد بورديلليس إننا آمنون تماماً هنا مع الميجور تشين |
Fakat ölü ördeğin yanında canlı bir ördek var, ve Lütfen dikkat ediniz. | TED | لكن حذو البطّ الميّت، كان هناك بطّ حيّ، و من فضلكم أن تنتبهوا. |
ihtiyacım var. Günaydın bayan. İlk önce bir isim verebilir misiniz, Lütfen? | Open Subtitles | صباح الخير يا سيدتي، هل ممكن أن تتكرمي باعطائي اسمك أولا رجاءا |
Lütfen Müdürün ya da başka hiç kimsenin hakkındaki negatif fikirlerine kulak asma. | Open Subtitles | ومن فضلكِ لا تستمعي للمُدير أو أيّ شخص آخر له رأي سلبي بك |
Burada ufak bir sorun çıktı. Hepiniz geri çekilin. Lütfen bayan, geri çekilin. | Open Subtitles | رجاءاً يا قوم,حصلت مشكلة صغيرة هنا,ليتراجع الجميع,أرجوكي سيدتي تراجعي |
Bir dahaki sefere bir örümcek ağı gördüğünüzde Lütfen durun ve daha yakından bakın. | TED | في المرة القادمة التي تشاهدون فيها شبكة العنكبوت ارجوكم توقفوا وانظروا عن قرب اكثر |
DH: Zıplama müziğimizi alabilir miyiz Lütfen? Biraz daha sesi açabilir misiniz? | TED | دان هولزمان : هلا شغلتم الموسيقى الخاصة بالقفز أعلى قليلا من فضلكم |
Bu sadece benim için değişti. Bu artık anlayabilir misin Lütfen? | Open Subtitles | لقد تغيّر بالنسبة لي فحسب، هل يمكنكِ الإعتراف بذلك، رجاءًا ؟ |
Şimdiki konuklarımız yabancı diyarlardan. Bu yüzden Lütfen onları sıcak karşılayın. | Open Subtitles | ضيوفنا التالين أجانب عن بلادنا، فضلاً اجعلوهم يشعرون بأنّه مرحّب هم |
Oturun Lütfen. Bir mikrofon alabilir miyim? Bunun için mikrofon değiştireceğim. | TED | تفضل بالجلوس هل يمكنني الحصول على الميكروفون؟ سأقوم بتغيير ميكروفون لهذه |
Baba Lütfen. Annem son nefesine kadar mücadele etti, sırf sen istedin diye. | Open Subtitles | أبي ،من فضلكَ لقد قاتلت أمّي حتى الرمقِ الآخير لأنَّ هذه كانت رغبتُكَ |
Onun için Lütfen alınganlığı bırak. Burası engizisyon mahkemesi değil. | Open Subtitles | لذا ارجوكى ان تتوقفى عن الدفاع عنه هذا ليس استقصاء |