AT: müzakereler çok zorlu geçti, fakat balıkçı gemilerinin günlük fiyatını artırmayı başardık. | TED | أنوتي: المفاوضات كانت عسيرة، وقد توصلنا إلى رفع الرسم اليومي على سفن الصيد. |
Dürüstlüğü ve yıkılmayan cesareti ile uzun müzakereler döneminde duruşunu hiç bozmadı. | Open Subtitles | والتي لم تهتز نزاهتها وشجاعتها الأخلاقية أثناء الفصل الطويل من هذه المفاوضات |
Sizce müzakereler ayrılıkçıları Cumhuriyete geri döndürebilir mi? | Open Subtitles | أترين وسيلة عبر المفاوضات لإعادة الانفصاليين إلى الجمهورية؟ |
Uzun hikayenin kısası, kaypak bir tefeci ve bazı sert müzakereler. | Open Subtitles | نهاية قصة طويلة , تتعلق بمضاربين رخيصين وبعض التفاوض الخشن |
müzakereler hep böyle oluyor. | Open Subtitles | المناقشات دائما هكذا |
İki imparatorun birlikte nasıl çalışabilecegi üzerine müzakereler. | Open Subtitles | المفاوضات على كيفية تنسيق عمل الامبراطورَين معاً. |
müzakereler bozuldu, adamı gidip almak için birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | فشلت المفاوضات ونحتاج لثمّة من يجلب رجلنا. |
Aynı zamanda bana, müzakereler konusunda bir limitim olmadığını da söylediniz. | Open Subtitles | قلت لي علاوة على ذلك, أن هناك لا حدود لمدى المفاوضات لدي. |
Böylece bugün, Filistin Yetkilileri ve İsrail hükümetinin her ikisiyle aylar süren müzakereler sonrası, | Open Subtitles | لذا اليوم وبعد شهور من المفاوضات بين كلاً من السلطة الفلسطينية وحكومة اسرائيل |
müzakereler nadiren basit olur, ama bu davada gerçekler bizden yana. | Open Subtitles | المفاوضات نادراً ما تكون بسيطة الحقائق سهلة |
Kosova'nın geleceği hakkında diplomatik müzakereler yapılıyordu o zamanlar ve bırakın Kosova halkını, Kosova hükümeti de bu görüşmelere gerçekten katılamıyordu. | TED | كانت مفاوضات ديبلوماسية حول مستقبل كوسوفو تجري آنذاك، وكانت الحكومة الكوسوفية قد تخلت عن الكوسوفين لم يكونوا في الواقع من المشاركين في هذه المفاوضات. |
ANC ve hükümet arasındaki müzakereler 4 yıl sürdükten sonra Güney Afrika'nın ilk demokratik seçimleri yapıldı. | Open Subtitles | تطلب أربع سنوات أخرى من المفاوضات بين حزب المؤتمر الوطني . الأفريقي والحكومة قبل إجراء جنوب أفريقيا أول انتخاباتها الديمقراطية |
müzakereler konusunda nerede durduğunu bilmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | نريد أن نعرف ما موقفه من المفاوضات |
müzakereler çok uzun sürüyor. | Open Subtitles | لأن المفاوضات تأخذ وقتاً طويلاً |
Kaynaklarımız Susan Ross'un açıklamalarının Başkan Razani'nin müzakereler konusunda geri adım atmasına, Amerika-Bandari nükleer anlaşmasının askıya alınmasına neden olduğunu doğruluyor. | Open Subtitles | مصادر أكدت بأن تعليقات سوزان روس سببت بتراجع الرئيس رزاني بعيداُ عن المفاوضات مما سبب في تأجيل اتفاقية الولايات المتحدة و باندار |
müzakereler kısa sürecektir. | Open Subtitles | المفاوضات ستكون قصيرة. |
müzakereler kısa sürdü. | Open Subtitles | المفاوضات كانت قصيرة. |
Bay Esterhuyse, resmi müzakereler öncesinde, her iki tarafın da karşılıklı tavizler vermeye açık olması gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | ... السيد "إستيرهيزا" يرى أنه ... قبل المفاوضات يمكن ان تحدث تنازلات ، يجب أن تكون ... على كلا الجانبين |
Bununla birlikte müzakereler sırasında yanımda yer alıp düşmanımı çözmeme yardım edersen karşılığında servetin ötesini ve mükafatı konuşuruz. | Open Subtitles | خلال التفاوض القادم وتُساعدني فيقراءةعدويوبالمقابل.. سوف نتحدث عن الثروة والمكافأة |
Batı ile müzakereler başlatmışsın, doğru mu bu? | Open Subtitles | وأنك ستبدأ التفاوض مع الغرب, أهذا صحيح؟ |
müzakereler sürerken tüm şiddet eylemlerinin askıya alınması talimatını vereceğiz. | Open Subtitles | ... سنأمر بإيقاف كل العنف . في حين تجري مفاوضات |