ويكيبيديا

    "müzeleri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المتاحف
        
    • متاحف
        
    • ومتحف
        
    • ومتاحف
        
    19. yüzyılda sanat müzeleri inşa ederken kullandık. TED استعملناه في القرن 19 لبناء المتاحف الفنية.
    ABD müzeleri şimdiye kadar bir milyondan fazla eseri ve 50.000 yerli iskeleti sahiplerine iade etti. TED فقد سبق وأعادت المتاحف الأمريكية أكثر من مليون قطعة أثرية و50 ألف مجموعة من الهياكل العظمية للأمريكيين الأصليين.
    O zaman telefonlarınızı çıkarın, bilgisayarlarınızı çıkarın, müzeleri ziyaret edin. TED لذلك أخرجوا هواتفكم وحواسبكم، واذهبوا لزيارة المتاحف.
    Roma'da olduğunuzu düşünün ve Vatikan müzeleri'nin yolunu tuttunuz. TED تخيل أنك في روما و قد وصلت إلى متاحف الفاتيكان.
    Hastane personelleri, müzeleri, Tarım evleri Open Subtitles من ضمنهم أجنحة المستشفيات المتنوعـة ومتحف التراث الهندي "وتلك الإستراحة حيث اُعيد إليها "روث
    Gaz okulları, gaz üniversiteleri, gaz kütüphaneleri, gaz müzeleri, gaz dans salonları ve gaz genelevleri vb.. Open Subtitles غاز المدارس, غاز الجامعات غاز المكتبات, غاز المتاحف غاز قاعات الرقص, وغاز منازل الدعاءة.. إلخ
    Bak, ben burada insanların evlerinden bahsediyorum. Sen müzeleri kurtarmaya çalışıyorsun. Open Subtitles أنا أتحدث عن بيوت الناس أنت تقوم هنا بإنقاذ المتاحف
    - ... gitmedim. Mağazaları gezmeye can atıyordum. - müzeleri de. Open Subtitles لكنى لم أفعل ، لقد كنت مشتاقة جدا لرؤية المحلات أوه ، و المتاحف
    Ve sırf sen müzeleri sıkıcı, araba parçalamayı eğlenceli diye düşünmende bunu gerçek yapmıyor. Open Subtitles وفقط تعتقد أن المتاحف مملة وحلبات سباق التصادم ممتعة ، لا يجعلها صحيحة أيضاً
    Yeni eserlerin geldiği müzeleri araştırabiliriz. Open Subtitles يجب أن نبحث عن المتاحف بالمكتسبات الأخيرة
    Arkadaşlarım müzeleri yerlebir etmeye başladığında, beni ilgilendirmeye başlar. Open Subtitles عندما تبدأ أصدقائي تمزيق المتاحف و يصبح قلقي.
    Dans etmeyi ve müzeleri gezmeyi severim ve, ah, Çin yemeği yaparım. Open Subtitles أحب الرقص وزيارة المتاحف وأستطيع طبخ الطعام الصيني
    Ya da Irak? Savaştan sonra, Irak müzeleri yağmalandı oradaki eserler kara borsada satıldı. Open Subtitles تعنين إيران أو العراق، فمنذ الحرب ، قد تعرّضت المتاحف العراقية للنهب، وقطعهم تباع في السوق السوداء
    Müzelere bile konabilecek kadar güzel köprüler hem de. O müzeleri de ben tasarlayabilirim. Open Subtitles كباري جميلة جداً يمكنهم وضعها بمتحف ويمكنني تصميم هذه المتاحف
    benim için müzeleri yağmalarsın sonsuzda dek değil mi? Open Subtitles أتعلم بأنك ستفسد المتاحف في نظري الى الابد، أليس كذلك؟
    müzeleri, tarihsel anıtları, okulları gezmemi olanaksız hale getiriyor. Open Subtitles مايجعل الأمر عسيراً علي الذهاب لأماكن مثل المتاحف الأماكن التاريخيه والمدارس الإبتدائيه
    müzeleri severim; sosyal ve eğitici bir ortamları vardır. Yine de beni müzelere asıl çeken oradaki nesnelerin büyüsüdür: Bir milyon yıllık el baltası, bir totem direği, empresyonist bir resim, bunların hepsi bizi hayal gücümüzün ötesine götürür. TED أحب المتاحف لأنها اجتماعية وتعليمية، لكني منبهر بها بسبب سحر الأشياء: فهذا فأس يدوي عمره مليون سنة، وهذا صنم خشبي، وهذه لوحة انطباعية، كل ذلك يـأخذنا إلى أبعد مايمكننا تخيله.
    Dünyayı değiştiren fikir ve teknolojilerin uzun bir listesi var: halk müzeleri, kauçuk, olasılık teorisi, sigorta işi ve dahası. TED هنالك قائمة طويلة للتكنولوجيا والأفكار التي غيّرت العالم التي خرجت من لعب: المتاحف الشعبية، المطاط، نظرية الإحتمالات، أعمال التأمين و المزيد غيرها.
    Koleksiyonumun büyük bir kısmına dünyanın en iyi müzeleri ev sahipliği yapıyor: Open Subtitles معظم المجموعة موضوعه في متاحف العالم الكبرى
    Doğru, hem şehir, hem ülke. Dünyanın en iyi müzeleri sadece bir metro durağı uzaklıkta. Open Subtitles ومجرد قطار يتوقف عند أفضل متاحف العالم
    Ve New York müzeleri aynı erkekler gibi, açık olmalarını umduğunuzda kapalı olabilirler. Open Subtitles ومتحف (نيويورك) قد يُغلق أحياناً كالرجل، عندما تتمنين أن يكون مفتوحاً
    Bölgede 1500 banka, yüzlerce zırhlı nakil aracı, oteller, kasalar, sanat müzeleri... Open Subtitles حسناً هناك 1500 بنك في المنطقة ومئات السيارات المصفحة والخزائن الفنادق ومتاحف البن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد