ويكيبيديا

    "makineleri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الآلات
        
    • ماكينات
        
    • الالات
        
    • آلات
        
    • مكائن
        
    • الكاميرات
        
    • الأجهزة
        
    • الماكينات
        
    • محركات
        
    • الات
        
    • الألآت
        
    • آلاتهم
        
    • ألات
        
    • للآلات
        
    • بالآلات
        
    Bunun nedeni günümüzde makineleri zeki hale getirmek için gerekli olan hesaplama ve veri seti ölçeğine ulaşmış olmamız. TED والسبب في ذلك هو أن اليوم، قد بلغنا مدى من الحوسبة ومجموعات البيانات الذي يعد ضروريًا لجعل الآلات ذكية
    Mesela bu denizaltı gibi makineleri kontrol edebilselerdi, neler olurdu bir düşünün. Open Subtitles تخيل ما سوف يحدث لو سيطروا على ماكينات مثل هذة الغواطة
    Onların makineleri ve bunu nasıl yapacağını bilen adamları var. Open Subtitles . لديهم الالات والرجال الذي يعرفون كيف يستخدمونها
    Sadece, hesap makineleri ve trafik ışığı sistemleri falan yapacaklarını biliyorlardı. TED هم فقط عرفوا أمور مثل أنهم سيبنون آلات حاسبة و وحدات تحكم إشارات المرور الضوئية و لكنها ستكون كبيرة.
    Fotokopi makineleri üreten fabrikanın yöneticisiyim ve işimden yeni ayrıldım. Open Subtitles إنّني المدير التنفيذي لشركة تصنع مكائن التصوير وقد استقلت لتوي.
    Fotoğraf makineleri bazen çıplak gözün görebileceğinden daha küçük maddeleri veya hareketleri görmemize yardımcı oluyor. TED في بعض الأحيان تساعدنا الكاميرات على رؤية أشياء أو حركات صغيرة جدًا تتعذر رؤيتها بالعين المجردة
    Yani dünyanın herhangi bir yerindeki makineleri senkronize edebiliyor. TED وهي تعمل على مزامنة الأجهزة في أي مكان في العالم.
    Siyaset de makineleri kontrol mücadalesine dönüştü. TED فأصبحت السياسة هي الصراع للسيطرة على الماكينات.
    Dumanı tüten bir olay yeri burası. Bu makineleri kimin sattığını bulmaya çalışacağız. Open Subtitles هذا مسرح جريمة ساخن، نحنُ سنحاول تتبع هذه الآلات لنعرف من قام ببيعهم
    Çiftlik makineleri ile ilgili ilginç bir soru bulmaya çalışıyorum. Open Subtitles أحاول أن أفكر في سؤال مثير الإهتمام في الآلات الزراعية
    Hayvanları satabildim, makineleri de satacağım. Hayvanlar geliri çok fazla değil. Open Subtitles ـ بوسعي بيع الحيوانات وبعض الآلات ـ الحيوانات لا تساوي الكثير
    Bak. Dikiş makineleri. Televizyon reklamı gibi. Open Subtitles انظر ، ماكينات خياطة تبدو كإعلان تلفازى تجارى.
    Bilimadamlarınız bize yeni savaş makineleri tasarlasın. Open Subtitles دعوا علمائكم يخترعون ماكينات حربية حديثة
    Slot makineleri dışında neyin var diye soruyorum. Open Subtitles أسأل ما لديك غير ذلك عدا ماكينات سحب النقود؟
    Arkamda iş makineleri kullanan üç sarhoş götveren var. Open Subtitles لديّ ثلاث سكارى بالخلف يعملون على الالات كهربائية
    Tek başına birinin bu makineleri çalıştırması mümkün değil aynı zamanda operasyon yaparken. Open Subtitles ليس هناك وسيلة تمكن شخص واحد من تشغيل هذه الالات و إجراء العملية في نفس التوقيت.
    Ve sadece bağımsız makineleri değil; ayrıca lokomotif ve uçak filolarını, hastahane ve elektrik şebekesi gibi yekpare sistemleri de. TED وليس مجرد آلات فردية ولكن أساطيل القاطرات والطائرات أنظمة كاملة مثل شبكات الكهرباء والمستشفيات.
    Geleceğin küçük kimyasal makineleri belki de bir gün DNA'mızı tamir edebilir. TED آلات كيميائية عتيدة فائقة الصغر قد تستطيع، يومًا ما، تصليح ال DNA.
    Telepatik enerjilerini yoğunlaştırmaya yardımcı olan... yüzeyin altında gömülü makineleri var. Open Subtitles هم عندهم مكائن دفنت تحت السّطح الذي سمح لهم أن يأخذوا الذاكرات طاقاتهم التّخاطرية
    Bütün yönlerini öğretiyorum. Yani, fotoğraf makineleri, kameralar... Open Subtitles أنا أدرّس كل الجوانب أعني الكاميرات، الكاميرات المتنقلة
    Aslında, bu makineleri yapacak olan bilim, o eğri boyunca, füzyon üretmede biraz geri kaldı. TED وفي الواقع، فإن العلم الذي يمكن من صنع هذه الأجهزة جاء في الوقت المناسب لينتج الانصهار الذي نراه على المنحنى.
    Konuşamazlar. makineleri çalıştıramazlar. Open Subtitles إنهم لا تستطيعون الكلام إنهم لا يستطيعون تشغيل الماكينات
    Bu geminin makineleri Napolyon'un Avrupa'yı fethetmekte kullandığı tüm atların toplam beygir gücünden daha fazladır. Open Subtitles ان محركات هذه السفينة لديها قوة احصنة اجمالية تفوق قوة جميع فرسان نابليون الذى استعان بهم لغزو اوروبا
    Maden makineleri çalıp Kolombiyalılara satıp karşılığında kokain alıyordu. Hatırlıyor musun? Open Subtitles سرقة الات التنقيب وبيعها للكولومبيين واستعمالها من اجل شراء الكوكائين ؟
    Belki onu kışkırtıp makineleri bize saldırtmasını sağlayabiliriz. Open Subtitles ربمـا يمكننـا أن نضغـط عليـه ويجعـله ذلك يُحَـول الألآت بإتجاهنـا
    Bana göre Facit'in hikâyesindeki ironi Japonya'dan ucuz, küçük elektronik hesap makineleri alan Facit mühendislerinin kendi hesap makinelerini çifte kontrol etmek için kullandıklarını duymaktı. TED بالنسبة لي ، المفارقة في قصة فاسيت هو أن تسمع أن مهندسين فاسيت، اشتروا آلات حاسبة إلكترونية بسيطة ورخيصة في اليابان. استخدموها لتقييم آلاتهم الحاسبة.
    Tabi ki tesadüf değil. O taşları oynatacak makineleri yoktu. Open Subtitles بالتأكيد لا يوجد أى صدفة ، لم يكن لديهم ألات لتحريكيك هذه الحجارة
    - Kolye bazen elektriği açıp makineleri çalıştırabiliyor. Open Subtitles يمكن للقلادة أن تعيد تشغيل الطاقة في بعض الأحيان وتعيد الحياة للآلات
    Ve ayrıca, makinelere hayranlık duymaya başladım -- bilirsiniz, kopyalama makineleri gibi -- ve bu aslında Bas el’de. TED و أيضا بدأت أسحر بالآلات مثل آلات الطباعة، كان ذلك في "ياسل"، كما ذكرت،

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد