Ve yine, içinizde şu anda bu süreçten geçen milyarlarca hücre var. | TED | ومرة اخرى بلايين الخلايا تقوم بعملية الانقسام الخليوي الان في داخل اجسامكم |
milyarlarca erimiş partikül havayı kavurarak sıcaklığı yüzlerce dereceye yükseltti. | Open Subtitles | بلايين الجزيئات المذابة سخنت الهواء بشدة لحرارة من مئات الدرجات. |
Bize sadece milyarlarca dolara değil, sevdiğimiz insanlara da mal oluyor. | TED | لأنه لا يكلفنا فقط مليارات الدولارات، بل يكلفنا الأشخاص الذين نحبهم. |
Ne kadar uzun? Bir uzunlukta bu alt birimlerden milyarlarca var. | TED | كم طوله؟ حسنا إن عبارة عن مليارات من هذه الوحدات طولا |
Bu yüzden Çin, temiz enerjiye yüz milyarlarca dolar yatırım yapıyor. | TED | لذلك فإن الصين تستثمر مئات المليارات من الدولارات في الطاقة النظيفة. |
Vay be. Şuna bakar mısınız? Sanki milyarlarca helikopter varmış gibi. | Open Subtitles | واو، هلا نظرت إلى هذا إنه مثل البلايين والبلايين من المروحيات |
Milyonlarca ve milyarlarca yıllarının neredeyse tamamında dünyada hiç bir yaşam formu yoktu. | TED | فعلى مدى ملايين وبلايين السنين لم يكن هناك حياة على الارض على الاطلاق |
bu cok basit bir biyoteknoloji. Ve bunu isterseni milyarlarca kere yapabilirsiniz. | TED | وهذه تكنولوجية حيوية في غاية البساطة. ويمكن أساسا القيام بهذا مليار مرة. |
YıIdızlar milyarlarca yıI boyunca muazzam miktarda ısı ve ışık üretirler. | Open Subtitles | تُصدر النجوم كمياتٍ ضخمة من الحرارة والضوء لأكثر من بلايين السنوات |
8 gezegen, 150'den fazla uydu milyarlarca göktaşı, toz ve gazdan oluşuyor. | Open Subtitles | ثمانية كواكب وأكثر من مئة وخمسين قمرًا بلايين الصخور الفضائية والغبار والغاز |
Güneş, her gün uzaya milyarlarca ton sıcak gaz ve elektrik parçacığı ateşler. | Open Subtitles | تُطلق الشمس بلايين الأطنان من الغازات الحارّة والجسيمات الكهربية نحو الفضاء كل يوم |
Neredeyse 300,000'e yakın işçisi ve emekli maaşlarının tutarı milyarlarca dolar değerinde. | Open Subtitles | به حوالي 300.000 عامل ويتحكم في رواتب تقاعد تساوي بلايين من الدولارات |
Peki niçin gelişmiş ülkelerdeki milyarlarca insanın yüz yüze kaldığı küresel problemleri ele alan daha fazla girişim yok? | TED | فلماذا ليس هناك المزيد من هذه الشركات التي تعالج هذه المشاكل العالمية التي تواجه مليارات الناس في الاقتصادات النامية؟ |
Dünyanın dört bir yanında her yıl bu şarlatanlara milyarlarca dolar akıyor. | TED | تنفق مليارات الدولارات كل عام، في جميع أنحاء العالم، على هؤلاء المشعوذين. |
Orijinal 10 milyon dolarlık yatırımı böylece, milyarlarca dolara çevirmiş olacağız. | Open Subtitles | ويمكننا تحويل استثمار اصلي قيمته 10 ملايين دولار الى مليارات الدولارات |
Bu beyninizdeki yüz milyonlarca, belki milyarlarca sinaptik bağlantının değişimini temsil eder. | TED | وهو يمثل التغييرات لمئات الملايين ، وربما المليارات للاتصالات العصبيّة في الدّماغ. |
Doktor haklı... milyarlarca canlı ölecek anneler, oğullar, babalar... kızlar. | Open Subtitles | الدكتور على حق سوف يموت المليارات.. أمهات وأبناء، آباء وبنات.. |
milyarlarca kelime var, mantığı bulmalıyız, hadi en baştan başlayalım. | Open Subtitles | هنا البلايين من الكلمات الإنجليزية التي يمكن أن تكون منطقية |
Bu galaksinin çekirdeğinde milyarlarca yıldız var, bu yüzden çekirdek kısmı çok parlak. | TED | هناك مليار نجم في نواة المجرة و هذا هو سبب اللمعان الشديد لها |
Beyninizin bir milimetrekübünde bu nöronlardan yaklaşık 100.000 tane ve belki de milyarlarca bu bağlantılardan var. | TED | في ملميتر مكعب من دماغك، توجد 100,000 خلية عصبية تقريبا وربما بليون من تلك الاتصالات. |
milyarlarca yıl parlamaya devam edecek ve ışıyarak ömrünün tüm enerjisini bitirecek. | Open Subtitles | فهو سيظل مضيئاً لمليارات السنين حيث سيظل يشع مخزون حياته من الطاقة |
Aslında, bundan sonraki milyarlarca yıl bütün enerji sorunlarımızı temiz bir şekilde çözeceği düşünüldüğünde, bence yeterince hakkı verilmiyor. | TED | بل أعتقد أن هذا لم يكن عدلا، إذا اعتبرنا أنه يمكنه أن يحل مشاكلنا الطاقية بطريقة نظيفة خلال بضع ملايير السنين المقبلة. |
Bugün dünyada küf mantarı enfeksiyonlarının neden olduğu ürün kaybı milyarlarca dolar değerindedir. | TED | هل يمكنكم أن تتخيلوا أنه واليوم، تقدّر خسائر المحاصيل المتعلقة بالعدوى الفطرية بمليارات الدولارات سنويًّا في العالم؟ |
milyarlarca yıldan beri buradalar ve "tek hücreli mikroskobik canlılar" olarak tanımlanabilirler. | TED | وجودها يعود لبلايين السنين و هي عبارة عن كائنات مجهرية وحيدة الخلية |
Bu insanlar sayesinde simdi içinde milyarlarca transistör olan, saniyede milyarlarca işlem yapan bilgisayarlar hiç şaşırmadan çalışıyorlar. | TED | ونحن نتعامل معه كالمسلمات أن كل من هذه الأجهزة لها بلايين الترانزستورات، تقوم ببلايين الدورات في الثانية دون عطل |
Bu kümede milyonlarca ya da on milyarlarca yıldız olabilir. Uzayı büken ve eğen dev boyutta bir kütle... | Open Subtitles | قد يكون بتلك الكتلة ملايين أو عشرات الملايير من النجوم, كتلة ضخمة جداً, ما تعمل على إنحناء وتقوّس الفضاء. |
Ama, uzun bir zaman sonra, milyarlarca yıl sonra İkinci bir çoğaltıcıya sahip olduk: mimler. | TED | ولكن، وبعد زمن طويل يقدر بملايين السنين حصلنا على المُكرِر الثاني، الميمات |