ويكيبيديا

    "olduğunu biliyorsun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أنت تعرف
        
    • أنت تعلم
        
    • تعلم أن
        
    • تعرف أن
        
    • تعرفين أن
        
    • انت تعرف
        
    • تعلمين أن
        
    • تعلم أنه
        
    • تعرف أنه
        
    • انت تعلم
        
    • أنتِ تعرفين
        
    • تعرفين أنه
        
    • تعلم بأن
        
    • تعلم أنّ
        
    • تعلم ان
        
    Artık bir çocuğu okuldan uzaklaştırmanın neye mal olduğunu biliyorsun. Open Subtitles الآن أنت تعرف ما يتطلبه الأمر لطرد فتى من المدرسة
    Bu arada Ölümsüz Ayini tercüme kayıtlarının kayıp olduğunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles بالمناسبة , أنت تعرف الترجمة الصوتية لسجلات لطقوس الغير ميت الذي فقد؟
    İşlemler tamamlanana ve tahliye edilene kadar... hala tutuklu olduğunu biliyorsun. Open Subtitles ـ نعم يا سيدتى ..أنت تعلم انك مازلت تحت التحفظ حتى
    Red, bir eş değiştirme partisinde olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles ريد, أنت تعلم أن هذه حفلة لتبادل الزوجات, أليس كذلك؟
    Sen göremesen de her şeyin var olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles لكنّك تعرف أن هذا كلّه موجود وإن لم يستطع رؤيته، صحيح؟
    Bunun saçmalık olduğunu biliyorsun. Ben bunun saçmalık olduğunu biliyorum. Open Subtitles أنتِ تعرفين أن هذا هراء وأنا أعرف أن هذا هراء
    Başkan'a, babama... burada ne olduğunu biliyorsun ve sınırları açıp haksız yere suçlananların ülkelerine dönmesine izin vermezsen bunu sana ve ABD'ye karşı kullanacağım. Open Subtitles الى الرئيس الى ابى انت تعرف ماذا يوجد هنا واذا لم تفتح حدودك
    Marjorie'nin senden sadece on yaş büyük olduğunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنتى تعلمين أن ماجورى أكبر منك فقط بحوالى عشر سنين صحيح
    Nereye gideceğimi bilemiyorum. Yolları ezberlememin ne kadar zor olduğunu biliyorsun. Open Subtitles لا أعرف طريقها, أنت تعرف كم يصعب على تذكر طريق الحلبه
    Siz. Evet (Kahkahalar) Tuhaf dişleri olan. Ve onun yanındaki. (Kahkahalar) Kim olduğunu biliyorsun. TED أنت، نعم أنت صاحب الأسنان الغريبة وأنت إلى جانبه أنت تعرف من أنت
    Dünya seni olmadığın bir şey yapıyor, ama sen içten içe, ne olduğunu biliyorsun ve o soru kalbinde yanıyor: O içindeki şeyi nasıl olacaksın? TED العالم يجعلك تصبح شيئا مختلفا عما أنت عليه، ولكن، في داخلك، أنت تعرف من أنت، وذلك السؤال يحترق داخلك: كيف تصبح كذلك؟
    Hayır, o kitabı kullanmayacaksın. Ne kadar tehlikeli olduğunu biliyorsun. Open Subtitles لا؛ لا يمكنك استخدام هذا الكتاب أنت تعلم مدى خطورته
    Bunu yapmanın tek bir yolu olduğunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أن هناك طريقة واحدة لفعل هذا، أليس كذلك؟
    Bunu yapmanın tek bir yolu olduğunu biliyorsun değil mi? Open Subtitles أنت تعلم أن هناك طريقة واحدة لفعل هذا، أليس كذلك؟
    Orada babana ne olduğunu biliyorsun. - Kazaydı, değil mi? Open Subtitles أنتَ تعرف أن ما حدث بيني ووالدكَ كان حادث، صحيح
    Ve uyku tutmamış, çünkü bir şeylerin yanlış olduğunu biliyorsun. Open Subtitles و لم يأخذك النوم لأنك تعرف أن هناك شئ خاطئ
    Pekala, şimdi bir kızı olduğunu biliyorsun, bu neyi değiştirecek? Open Subtitles حسناً, الأن تعرفين أن لديها طفلة, كيف هذا يغير الأمور؟
    Japonya ve Çin'in iki farklı ülke olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles انت تعرف ان اليابان والصين بلدين مختلفين, صحيح؟
    Bazı iş sorunlarım olduğunu biliyorsun. Yalnız kalmaya ihtiyacım var. Open Subtitles تعلمين أن لدىّ مشاكل فى العمل أحتاج للعُزلة, أحتاج لأن أكون وحدى
    Tüm bu gıdalar ile beni yalnız bırakmanın tehlikeli olduğunu biliyorsun. Open Subtitles تعلم أنه من الخطر أن تتركني لوحدي مع كل هذا الطعام
    Kurtları şehre getirmenin yasak olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت تعرف أنه ليس قانونيا أن تحضر كلب الى البلدة؟
    Bu benim ne istediğimle alakalı değil! Ailemin nasıl olduğunu biliyorsun! Open Subtitles انه ليس حول ما اريده انا انت تعلم والدي من يكونون
    Bu benim bir parçam. Evde durum nasıl olduğunu biliyorsun. Open Subtitles انها جزء منى أنتِ تعرفين كيف كان الحال فى منزلى
    Hala iki tane yetenekli kovalayıcımız olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles إنك تعرفين أنه ما يزال لدينا مطاردين محنكين، أليس كذلك؟
    Tek sonsuz, saçaklı ağın tam burada olduğunu biliyorsun. Open Subtitles أنتَ تعلم بأن الشبكة الوحيدة من الخيوط الغير متناهية هنا
    Porto Rikolular'ın Amerikan vatandaşı olduğunu biliyorsun, değil mi? Open Subtitles تعلم أنّ البورتريكيّين مواطنون أمريكيّون، صحيح؟
    Korkunç bir şey bu. Japon askerlerinin bundan sorumlu olduğunu biliyorsun. Open Subtitles انتم تعلم ان الجنود اليابانيين هم المسئولين عن هذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد