Çünkü doktor yeteri kadar rahat olmadığımı söyledi. Buna inanabiliyor musun? | Open Subtitles | لأنّ الدكتورة قالت أنني لستُ مسترخية بما يكفي هل تصدّقين ذلك؟ |
Öyle olmadığımı söyledim, o da beni çöp kutusuna attı. | Open Subtitles | أجبته أنّي لستُ كذلك، ثم قام بإلقائي داخل سلّة النفايات. |
Her neyse, seni buraya getirip manyağın teki olmadığımı göstermek istedim. | Open Subtitles | على أي حال، أردت إحضارك هنا لأريك أنني لستُ مجنونة تماماً |
Hayatımın bu aşamasında isteyeceğim son şey, ona babası olmadığımı söylemek olabilir. | Open Subtitles | في هذا وقتِ حياتِي، إنّ الشيءَ الأخيرَ الذي أُريدُ لإخْباره لَستُ أبّاه. |
Hoş biri, ama hala başkalarıyla olmaya hazır olmadığımı fark etmemi sağladı. | Open Subtitles | انها لطيفة ، و لكنها جعلتني أدرك بأنني لست جاهزا للخروج بموعد |
O, kelimelerin efendisi gibiydi, ve benim şair olmadığımı da biliyordu. | Open Subtitles | لقد كان بارعًا في استخدام الكلمات، وكان يعلم أنني لستُ بشاعر |
Ama belki de kendimin Afro-Amerikan olmadığımı bildiğimden, onun sözleri tarafından suçlandığımı ve meydan okunduğunu hissettim. | TED | غير أنه وربما لأني أدركت أنني لستُ بأمريكية من أصول أفريقية، شعرتُ أيضاً بالتحدي وأنني من المتهمين بعباراته. |
Yani, belki, bu tip oyunlar için uygun bir kız olmadığımı? | Open Subtitles | أعني، لربّمـا لستُ أنـا الفتـاة المؤهلة لتلك الممـارسـات؟ |
Maskeli bir şantajcı olmadığımı nereden biliyorsun? | Open Subtitles | كيف تعرفين أني لستُ شخص مبتز متنكر بهذه الملابس؟ |
İki dakika önce kızın için yeteri kadar iyi olmadığımı söyledin. | Open Subtitles | حَسناً، منذ دقيقتين لقد أخبرتيني أنني لستُ جيداً بما فيه الكفاية لإبنتكِ |
Çok fazla oyalanan birisi olmadığımı anlayacaksınız. | Open Subtitles | ستَعرِف أني لستُ مِنَ النَوع الذي يُهدِرُ الجَهد |
Herkese korkak olmadığımı ispat etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | مُحاولاً فقط أن أُثبِت للجميع أني لستُ جباناً |
Beni tanıdıkça, sandığının yarısı kadar bile kötü olmadığımı anlarsın. | Open Subtitles | وأنا لَستُ بنِصْف السوء عندما تَتعرّفُ علي. |
Maggie, sen beni 7. sınıftan beri tanırsın. Ona şanslı olmadığımı söyle. | Open Subtitles | أن كنا في الصف السابع هلا أخبرتها من فضلك بأنني لست محظوظة |
Vapur 10 mil gittikten sonra, benim vapurda olmadığımı anlayacak. | Open Subtitles | عندما يبحر القارب ل10 اميال، ستدرك انني لست موجودا عليه |
Hayatlarının geri kalanını güzel bir kızdan ibaret olmadığımı düşünerek geçiriyorlar. | Open Subtitles | قضاء بقية حياتهم لإقناع نفسهم انني لم اكن فقط جميله وحسب |
Cara, yeğenlerimden biri, Cumartesi günü piyano resitali veriyordu ve annem benim orada olmadığımı görünce iyi olup olmadığımı öğrenmek için beni aradı. | Open Subtitles | كارا، إحدى بنات أخواتي قدّمت حفلة بيانو يوم السبت وحين رأت أمي أنني لم أكن موجودة اتّصلت لترى إن كنتُ على ما يرام |
Çok zeki bir kadın. Çünkü, benim 5. Cadde'ye ait olmadığımı biliyor. | Open Subtitles | امرأة في غاية الذكاء لأنها عرفت أنني لا أنتمي إلي المستوي الراقي |
O kişinin ben olmadığımı söylemiştim. Ayrıca gördüğün üzere ayrılıyorum. | Open Subtitles | وقد قلتُ لكِ أنّي لست رجلكِ المنشود زد أني مغادر كما يمكنك الرؤية |
Bu üniformayla da olsa oraya adım attığım an onlardan biri olmadığımı bilecekler. | Open Subtitles | حتى مع هذا الزيّ، إن خطوت خطوة هناك، سيعلمون بأني لست واحدًا منهم. |
Eğer kızın için yeterince iyi birisi olmadığımı düşünüyorsan üzgünüm. | Open Subtitles | آسف اذا كنت تعتقد أننى لست جيداً بما يكفى لإبنتك |
ve etrafıma baktım ve yapamayacağımı biliyordum. Hazır olmadığımı biliyordum. | TED | ونظرت حولي وأدركت أني لن أستطيع أن أفعل هذا كنت أعلم أني لم أكن جاهزة. |
Hakkımda her türlü şeyi düşünebilirsiniz, ama bir aptal olmadığımı bilmelisiniz. | Open Subtitles | أياً كان ما تظنينه بي يجب أن تعلمي أنني لست أحمقاً |
Eğer ilaç kullanmadan yaşamayı başarabilirsem bir şekilde aslında zihinsel bir hastalığa sahip olmadığımı, hepsinin bir hata olduğunu kanıtlayabilirmişim gibi hissediyordum. | TED | شعرت بأنني لو استطعت أن أعيش دون العقاقير سأثبت بعد ذلك كله بأنني لم أكن مريضة عقلياً و أنه كان خطأ فادح |
Bütün kadınların aptal olduğunu sanıyorsun, ama öyle olmadığımı bilesin diye. | Open Subtitles | لأنني أردتك ان تعرف اني لست بالغباء الذي تظنه بكل النساء |
Evet, beni kovduğun için sana dargın olmadığımı söylemek için aradım. | Open Subtitles | نعم أردت الاتصال بك وإخبارك بأني لا أشعر بالحقد لطردك لي |