ويكيبيديا

    "olmamın sebebi" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سبب وجودي
        
    • سبب كوني
        
    • السبب لوجودي
        
    • سبب تواجدي
        
    • السبب في وجودي
        
    • السبب بأنني
        
    • سبب مجيئي
        
    Yani burada olmamın sebebi alkolse, sana haberlerim var. Open Subtitles لو كان الكحول هو سبب وجودي هنا فلدي أخبار جديدة لك
    Şey, burada olmamın sebebi, yaptıklarınızla başkan yardımcısına söyledikleriniz arasında bir karışıklık olması. Open Subtitles حسناً، سبب وجودي هنا هو أنه هناك اختلاف بين ما تعرفان و ما أخبرتما به نائبة الرئيس
    Şey, burada olmamın sebebi, yaptıklarınızla başkan yardımcısına söyledikleriniz arasında bir karışıklık olması. Open Subtitles حسناً، سبب وجودي هنا هو أنه هناك اختلاف بين ما تعرفان و ما أخبرتما به نائبة الرئيس
    Bu durumda olmamın sebebi sensin! Open Subtitles أما طرفتي المفضّلة فهي أنّك سبب كوني بهذه الحال من الأصل.
    Ama burada olmamın sebebi duş perdesi giyerek sensin. Open Subtitles الكثير لأتعلمه لكن السبب لوجودي هنا الآن في ستارة الحمام
    Burada olmamın sebebi... Benim verdiğim ifadede hatalar var. Open Subtitles الأن، أن سبب تواجدي هنا .هو أن شّهادتي غير دقيقة
    - Ama burda olmamın sebebi bu değil... Open Subtitles ليس هذا سبب وجودي هنا هذا الرجل مريض فعلا
    Aslında şu an ölüyor olmamın sebebi de aşk. Open Subtitles بالواقع الحب هو سبب وجودي هنا مستلق و أنا أموت
    Burada yalnız olmamın sebebi iş arkadaşlarımın düzgün adamlar olmaları. Open Subtitles سبب وجودي هنا بمفردي لأنّ زملائي بالعمل متشددين للغاية نوعاً ما
    Burada olmamın sebebi sensin. Open Subtitles أنت سبب وجودي هنا أي أحد يستطيع أن يحمل الكاميرا
    Sanırım burada olmamın sebebi gerçekten bu düşünceyi incelemek istiyorum. Open Subtitles أعتقد أن سبب وجودي هنا هو حقاً أريد أن أنظر لهذا أريد أن أختبره أريد أن أكون واضحاً للغاية بشأن هذا...
    Aksine, burada olmamın sebebi tam da bu. Open Subtitles ما حدث في بنايتك هو سبب وجودي هنا
    Bu zor bir şey değil ama burada olmamın sebebi başka. Open Subtitles ذلك أمر هين، ولكن هذا ليس سبب وجودي.
    Burada olmamın sebebi, Bayan Nevada, Katrina'nın eski kocasının, o ve çocuklar için buraya geleceğine inanıyoruz. Open Subtitles سبب وجودي آنسة " نيفادا " لدينا ما نعتقد أن زوجها السابق قد يأتي إليها وللأطفال
    Burada olmamın sebebi bir cinayet. Open Subtitles سبب وجودي هنا هو أن هناك جريمة حدثت.
    Burada olmamın sebebi de bu. Open Subtitles والذي هو الى حد كبير سبب وجودي هنا
    Seninle kendi kanımdan olandan daha çok ortak noktam vardı ama seni öldürmeyecek olmamın sebebi bu değil. Open Subtitles فبيني وبينك قواسم مشتركة أكثر مما بيني وبين ذرّيتي. لكن هذا ليس سبب كوني لن أقتلك، ولا كونك أخو ابنتي السبب أيضًا.
    Sanırım böyle olmamın sebebi o, değil mi? Open Subtitles اعتقد هي سبب كوني بهذا الحال بحق.
    Kahrolsun, bu delikte olmamın sebebi o. Open Subtitles . تباً، إنّه هو السبب لوجودي هنا
    İstersen avukatını arayabilirim, ama burada olmamın sebebi o insanları senin öldürdüğünü düşünmemem. Open Subtitles سأتصل به إن شئت، ولكن سبب تواجدي هنا هو أنني لا أعتقد أنّكَ قتلت اولئك الأشخاص
    Burada olmamın sebebi yarın adliyede şüpheli teşhisi yapacağız. Open Subtitles السبب في وجودي هنا .. أنه لدينا صف صغير غدا في المحكمة.
    Bu grubun parçası olmamın sebebi de o. Open Subtitles إنه السبب بأنني جزء من هذه المجموعة.
    Aslında burada olmamın sebebi öğle yemeği yemek. Düşündüm de belki işe geri dönmeni kutlayabiliriz. Open Subtitles سبب مجيئي في الواقع لنتغدى سوية، فكرت أن نحتفل باستعادتك لوظيفتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد