Bir insanın acı çekmesi için hayatta olması gerekmez mi? | Open Subtitles | أليس من المفترض أن يكون الشخص على قيد الحياة ليعاني؟ |
Kötü bir şey olduğundan değil, ama vampir dişleri ve sizinki gibi solgun bir cildi olması gerekmez mi? | Open Subtitles | أعني، ليس وكأن هذا شئ مقيت، لكن ألّا ينبغي أن يكون لديه أنياب؟ و الجلد المتعجن كالذي لديكم يارفاق؟ |
İşle ilgili olması gerekmez, her şey olabilir. | Open Subtitles | لا يجب أن يكون في العمل, فقط أي شيء تحبه |
Bu sırada olması gerekmez, ama sanırım anladın, değil mi? | Open Subtitles | ليس بالضرورة بحسب ذلك الترتيب، لكنكِ تفهمين الفكرة، صحيح؟ |
Bunun harika, romantik bir an olması gerekmez mi? | Open Subtitles | ألا يجب أن تكون هذه لحظة رومانسية رقيقة؟ |
Bunun için azize olması gerekmez eğer gülümsemenin nedeni bu ise. | Open Subtitles | وهذ لا يعني أنها من المفترض أن تكون قديسة , إذا كان هذا ما يضحكك |
Tek söylediğim eğer bir şeyler olursa, bunun dünyanın sonu olması gerekmez. | Open Subtitles | كل ما أريد قوله، إذا حصل أي شيء، ليس من الضروري أن يكون السبب في نهاية العالم |
Kas kısımlarının biraz daha şey olması gerekmez miydi, irice? | Open Subtitles | ألا يجب أن يكون شكل عضلاتي أكبر, انت تعرف ؟ |
Sınırlar ve kısıtlamalara bakılmaksızın bizi kapsamlı bir şekilde koruyan mevcut bir politikanın olması gerekmez mi? | TED | أليس من المفترض أن يكون لدينا نوعا من السياسة تحمينا بصورة عامة، بغض النظر عن الحدود والقيود؟ |
Bir de iyi polis olması gerekmez mi? | Open Subtitles | أليس من المفترض أن يكون هُناك شرطي صالح؟ |
Bir teorin olması gerekmez mi? | Open Subtitles | أليس من المفترض أن يكون لديك نظرية ؟ |
Henry, Koca Ed radyasyon yüzünden yeşile döndüyse değerleri daha yüksek olması gerekmez miydi? | Open Subtitles | هنري ، إذا كان إد تحول اخضر من الإشعاع ألا ينبغي أن يكون المستوى أعلى بالنسبة له؟ |
Ters giden bir şeyler olursa kaçış planımız olması gerekmez mi? | Open Subtitles | في حال سارت الأمور بشكل سيء ألا ينبغي أن يكون لدينا خطة جاهزة للهروب؟ |
Böyle olması gerekmez. | Open Subtitles | لا ينبغي أن يكون الأمر بيننا على هذا النحو |
Mutlu olman için gerçek olması gerekmez. | Open Subtitles | لا يجب أن يكون الأمر حقيقةً لكِ لتكوني سعيدة |
Her şey mantıklı olmaz. Her şeyin mantıklı olması gerekmez. | Open Subtitles | ليس كل شيء منطقي و لا يجب أن يكون كل شيء منطقي |
Öyle zor bir yolculuk olması gerekmez. | Open Subtitles | ليس بالضرورة أن تكون رحلةً ثقيلة. |
- Tek duyduğum, hapsi boylayacağımız. - Öyle olması gerekmez. | Open Subtitles | كل ما اسمعه هو السجن ـ ليس بالضرورة |
Bu ilk karşılaşmamız. Daha güzel, daha romantik bir an olması gerekmez mi? | Open Subtitles | إن هذا لقاؤنا الأول، ألا يجب أن تكون لحظة عاطفية رائعة؟ |
Annemin şimdiye kadar gelmiş olması gerekmez miydi? | Open Subtitles | أليس من المفترض أن تكون أمي بالبيت الآن؟ |
Zorlukla olması gerekmez, William. | Open Subtitles | ليس من الضروري أن يكون صعبا، وليام. |
Bunun Hava Durumu Kanalı'nda olması gerekmez mi? | Open Subtitles | ألا يجب أن يكون هذا على نشرة الطقس أو ما شابه؟ |
olması gerekmez. | Open Subtitles | لا يجب أن تكون كذلك |
Bir şeylerin güzel olması için pahalı olması gerekmez. | TED | ليس من الضروري أن تكون الأشياء غالية لتكون جميلة |