ويكيبيديا

    "onayladı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أكدت
        
    • وافق
        
    • أكد
        
    • وافقت
        
    • يؤكد
        
    • تؤكد
        
    • أكّد
        
    • أكدوا
        
    • أكّدت
        
    • صدّق
        
    • صرح
        
    • تؤكّد
        
    • أثبتت
        
    • أَكّدَ
        
    • اكد
        
    Deneyler kısa bir süre içerisinde Einstein'ın modelini onayladı ve atomik şüpheciler pes ettiler. TED التجارب قريباً أكدت نموذج أينشتاين، و أقر المشككون الذريون بالهزيمة.
    Marshall yardımı için kongre $5 milyar doları onayladı . Open Subtitles وافق الكونغرس على 5 مليارات دولار من المساعدات لمشروع مارشال
    Bunu yalnızca bir yıl önce yayınladık, ondan sonra diğer laboratuvarlar da bağımsız olarak bu etkiyi onayladı. TED وكنّا قد نشرنا هذا في السنة الماضية، ولكن منذ ذلك الوقت كل مختبر منفصل أكد هذا التأثير.
    Bayan Crawford takıları ve elbiseyi onayladı. Open Subtitles وافقت السيدة كروفرد على الفستان والمجوهرات
    Kremlin'de bugün imzalanan anlaşmayı onayladı... Open Subtitles بيان صحفيّ مشترك وُقع اليوم في الكرملين يؤكد
    Renee'nin grubu dün orada olduğunu onayladı, ama bir arkadaşıyla koşmuş. Open Subtitles مجموعة رينيه تؤكد وجودها معهم البارحة ولكنها ركضت مع صديقة. كانت متأخرة؟
    Bülteni yeni açmış olanlar için Washington dün, 4 Ekim 1957'de tarihte ilk kez insan yapımı bir uydunun dünyanın yörüngesine girmek üzere Sovyetler Birliği tarafından başarılı bir şekilde uzaya fırlatıldığını onayladı. Open Subtitles إن كنتم تستمعون إلى هذه النشرة الخاصة أكدت واشنطن أنه بالأمس فى الرابع من أكتوبر 1957
    Anlicağın, bizim adlitıp elemanları bunun insan kalıntısı içerdiğini onayladı bu yüzden kendim açıp kanıtlara zarar verdiğim için senden fırça yiyeceğime, buzdolabının tamamını sana getirmeye karar verdim. Open Subtitles الهيئة القضائية أكدت بأنها ذات أصل بشري لذا عوضاً عن أن أفتحها و أتلقى التأنيب من قبلك لأني أفسدت الدليل
    Detroit Polisi, iki fahişenin parkta müşteriyle olduğunu onayladı. Open Subtitles حسنا,شرطة ديترويت أكدت الأمر مومستان مع زبائنهما في المرآب في حديقة كايس
    Başbakan tarafından tamamen kontrol edildi ve Çinliler bunu onayladı. Open Subtitles لقد فحصنا كل شيء و رئيس الوزراء الصيني وافق عليها
    Coca-Cola'nın yönetim kurulu başkanı bunun yüzlerce ünitesini, gelişen dünyada, test etmeyi onayladı. TED وافق رئيس مجلس إدارة كوكاكولا للتو للقيام بإختبار كبير للمئات من الوحدات من هذا في العالم النامي.
    "1 Mart'ta, Mitchell kişisel olarak fondan para çekilmesini onayladı." Open Subtitles في الأول من مارس وافق ميتشل شخصيا على عمليات سحب من تلك الميزانية
    Biraz önce, Bayan Hubbard bu kan lekeli hançeri buldu doktor da bunun cinayet silahı olduğunu onayladı. Open Subtitles و بعد ذلك مسز هوبارد وجدت الخنجر الملطخ بالدم و الذى فحصه الدكتور كونستانتين و أكد أنه يمكن أن يكون سلاح الجريمه
    Matmazel Barrowby'in son aylarda riskli yatırımlarda bulunduğunu onayladı. Open Subtitles والذي أكد أنه في الشهور الأخيرة، كانت تخوض استثمارات خطرة
    Eko bir anormallik saptadı. EKG bunu onayladı. Open Subtitles فحص الصدى أظهر خلل بالتوصيل و رسم القلب أكد هذا
    Washington bu çılgın girişimi onayladı mı peki? Open Subtitles هل وافقت واشنطون على هذه الخطة المجنونة ؟
    Yer radarı on varil böcek ilacı olduğunu onayladı. Open Subtitles الرادار الأرضي يؤكد بأننا حصلنا على عشر دبابات من المبيدات الحشرية
    - Barmen iki pilotla beraber, altı hostesin de içtiğini onayladı. Open Subtitles آبي؟ تؤكد ساقية الحانة أن الطيّارين كلاهما
    İçerideki adamım onayladı. Cuma değil. Bugün olacak. Open Subtitles لقد أكّد عميلي المتخفّي الأمر للتوّ ليست الجمعة، بل الليلة
    Bakım bölümü kötü bir koku nedeniyle Hayvan Kontrol merkezinin arandığını onayladı. 2. kattaki havalandırma borularında ölü bir kedi bulmuşlar. Open Subtitles الصيانه في المبنى أكدوا الاتصال في مركز الحيوان بخصوص رائحة كريهه. لقد وجدوا قطة ميتة في فتحات التهوية في الطابق الثاني
    Kaynaklarım bunu çoktan onayladı, yani gerçeği inkâr etmenin bir anlamı yok. Open Subtitles ,مصادري قد أكّدت هذا بالفعل لذلك لا فائدة من إنكار الحقيقة
    Demin Müdür yardımcısıyla konuştum ve derecesini onayladı. Open Subtitles أنا فقط تكلّمت إلى نائب المدير، وهو صدّق.
    Bebeğin hayatta olduğunu biliyorum. Yeni adamımızın el plantını acile sevk etmesini buradan kim onayladı? Open Subtitles أعلم أن الطفل ما زال حيا من هنا صرح لهذا الرجل بالعمل هنا ؟
    Kaynaklarım burada saklandığını onayladı. Open Subtitles مصادري تؤكّد أنّه إختفى هنا
    Daha sonradan yapılan galaksilerin ölçümleri bu şaşırtıcı sonucu onayladı. TED وقياسات لاحقة لمجرات منفردة أثبتت هذه النتيجة المحيرة.
    İçeriye hücum edildiğinde o yerin patlaması için bomba koyulduğunu onayladı. Open Subtitles أَكّدَ بأنّ المكانَ جُهّزَ لوُصُول الحدثِ إذا ما حدثت
    Laboratuar 3 mezarda sarışın ve genç kızların olduğunu onayladı. Open Subtitles المعمل اكد ان تلك ال 3 قبور تضمنت فتيات شقراوات فى اواخر المراهقة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد