Hayır ama bilinçaltınızda Ondan kurtulmak istediniz. | Open Subtitles | لا ، و لكن لا شعورياً ، لقد أردت التخلص منه |
Yabancı cisim. Bedenin Ondan kurtulmak istiyor. Bu da ateşe neden oluyor. | Open Subtitles | عامل دخيل، يريد الجسد التخلص منه هذا يسبب الحمى |
Onu denetleyebilmek istemiyorum. Ondan kurtulmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا اريد التحكم فيه أنا اريد التخلص منه |
Hayatım Ondan kurtulmak üzerineydi ve ondan kurtulma konusunda takıntılıydım. | TED | أصبحت حياتي حول التخلص منها ، والتفكير المهووس حول التخلص منها. |
O zaman Ondan kurtulmak için ne gerekiyorsa yapmamıza izin ver. | Open Subtitles | إذاً عدينا أنك لن تمنعينا من فعل ما يلزم للتخلص منها. |
Ondan kurtulmak bir zevktir. | Open Subtitles | يصبح مصدر مضايقة، من الأفضل التخلّص منه. |
Ondan kurtulmak kimin parlak fikri? | Open Subtitles | لمن كانت هذه الفكره اللامعه للتخلص منه. ؟ |
Onu kontrol atına almak istemiyorum. Ondan kurtulmak istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا اريد التحكم فيه أنا اريد التخلص منه |
SağIık Şekli'ni tekrar sınıflandırarak Ondan kurtulmak istiyor. | Open Subtitles | يمكنني أن أعيد ذراعة شكل الصحة يمكنني التخلص منه |
Merkezdeki dahiler Ondan kurtulmak istiyor daha genç bir imaj çizmek için. | Open Subtitles | العباقرة في مكتب الرئيس يريدون التخلص منه مشروع أصغر صورة |
Ondan kurtulmak istiyordum... Çok kolayca... | Open Subtitles | أتمنى لو نتمكن من التخلص منه بهذه السهولة |
Eğer Ondan kurtulmak istemişse bunu yapabilecek bilgiye sahipti. | Open Subtitles | أن أرادت التخلص منه فلديها المعلومات التي تحتاجها |
Ama sanırım bu mantıklı. MI5 Ondan kurtulmak istiyordu. | Open Subtitles | لكن هذا منطقي، فالمخابرات البريطانية أرادت التخلص منه بالتأكيد. |
Yanlış hatırlamıyorsam, sen de Ondan kurtulmak için can atıyordun. | Open Subtitles | وإن كنت أتذكر جيداً، فكنت أنت تريد التخلص منها أجل، لأنها كانت غريبة ومجنونة |
Sana, Ondan kurtulmak istersen alabileceğimi söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أنكى اذا أردتى التخلص منها أننى أريدها |
Bu harabenin kültür fikrini korumadığı için Ondan kurtulmak için cesarete ihtiyacımız var. | Open Subtitles | في مثل هذا الخراب لن تفلح فكرة الثقافة نحتاج للشجاعة للتخلص منها |
Ondan korktuğunu sanmıştım, ama Ondan kurtulmak istiyormuş, böylece çoğalıcıları kendisi yönetecekti. | Open Subtitles | إعتقد أنّها كانت خائفة منه لكنّها أرادت التخلّص منه حتى يمكنها أن تقود الربراكاتورز بنفسها |
Ve Ondan kurtulmak için bizi bu olaya karıştırmak çok akıl dışı değil. | Open Subtitles | و إشركنا فى هذا ، للتخلص منه أليس هذا بعيد المنال |
Oğlum Niklaus'un kontrolü altında yıpranıyorsun ve Ondan kurtulmak için hemen her şeyi yapabilirsin. | Open Subtitles | تعيش خاضعًا لسيطرة ابني (نيكلاوس)، وإنّك مستعدّ لفعل أيّ شيء للتخلّص منه. |
Ondan kurtulmak için dört gününüz vardı.. | Open Subtitles | لقد كان لديك 4 أيام حتى تتخلص منه |
Kara büyü seni ele geçirdi mi Ondan kurtulmak imkânsızdır. | Open Subtitles | حالما يستحوذ عليكِ السحر الأسود، فمن المستحيل التحرر منه. |
Ondan kurtulmak istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ التَخَلُّص مِنْه. |
Bu yüzden Ondan kurtulmak için bu kadar hevesliydin, degil mi? | Open Subtitles | لهذا السبب كنت تحاول بشدة ان تتخلص منها؟ |