Oo evet. melek yüzlü bir oğlan arkadaşlarından kendini sıyırdı. | Open Subtitles | أوه .. طفل جميل يمشي بعيداً عن بقية أصدقائه |
Oo, odunları kesmeyi ve sürme kapıyı tamir etmeyi unutmayın. | Open Subtitles | أوه, لا تنسوا أن تقطعوا حطباً للنار و تصلحوا أبواب السحب. |
Oo Evet, bugün Nagazaki'ye doğru yola çıkıyoruz. | Open Subtitles | أوه نعم, نحن متجهون إلى ناجازاكي بداية من اليوم. |
Oo, hayır! Önündeki koşucuyu geçti. Ve oyun dışı kaldı! | Open Subtitles | أوه, لقد تخطى الراكض الذي أمامه, لقد خرج. |
Oo hayır, Biz evden çıktığımızda vedalaşmıştık zaten. | Open Subtitles | أوه لا ، نحن قلنا وداعا صحيح أننا عندما غادر منزله. |
Oo, baksana bu kelimeye alışmaya başlıyom. | Open Subtitles | أوه, أنظر لي . إننى أتمرن على هذه الكلمة |
Oo, soru sorabiliyorsun! | Open Subtitles | أوه ، انت تستطيعين توجيه الأسئلة |
Oo, çılgın gençler! Alın, prezervatif. | Open Subtitles | أوه أيه الولد تفضل هذا واقي جنسي |
Oo, hayır! Bir tarafa yürümem lazım. | Open Subtitles | أوه كلاّ، أنا أسير في هذا الجانب .. |
Oo, yani benim kişiliğimden hoşlanamazlar mı? | Open Subtitles | أوه ، ماذا يريدون مني ، من أنا؟ |
Oo, sen daha iyisini yaparsın sanıyordum. | Open Subtitles | أوه. أفترض هل يمكن أن نفعل ما هو أفضل. |
- Bak yine duygusallık baş gösterdi. - Oo, ama bu rugelach'tan daha fazlası. | Open Subtitles | ها هو الإرتباط الوجداني مُجدداً - "أوه, نعم, ولكنه أكثر من مجرد "ريجولاتش- |
MT: Ah, Dikkat et. Wow, wow, wow, Oo! (Müzik) Ancak bugün, farklı bir tip seyirci için gösteri yapıyorum. | TED | ت: آه. احترس. جوكر: وا، وا، وا، أوه! (موسيقى) م. ت: ولكن اليوم، أنا أؤدي لنوع مختلف من الجمهور. |
Oo, harika. | TED | أوه ، أوه ، رائع. |
Hollywood'da birçok kez oyuncu kadrosunu belirleyen yönetmenler sizin Orta Doğu kökenli olduğunuzu öğrendiğinde "Oo, İranlısın. Harika. | TED | لكن في الكثير من الأوقات في هوليوود ، عندما يكتشف مدير الكاستينج أنك من أصول شرق أوسطية، يقولون، "أوه ، أنت إيراني. عظيم. |
Oo, öyle mi? | Open Subtitles | أوه .. أفعلت ذلك ؟ |
Oo, giyemem. | Open Subtitles | أوه , لا استطيع. |
Oo sen oldukça iyi seziyorsun olayları. | Open Subtitles | أوه .. أنتي ذات حدس .. إسمعي |
Oo, bundan kaçabildin... | Open Subtitles | أوه, لقد أستطعت أن تتفادى هذه الضربة... |
Oo, kutsal cinsel ilişki bölünemez. | Open Subtitles | آوه , الجِماع المقدس يجب ألا تتم مقاطعته |
Televizyona bakardım ve oradaki kadınlar "Oo! | TED | لقد شاهدت التلفاز عندما يئن ألائك النسوة، "أه! |