ويكيبيديا

    "ortamda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بيئة
        
    • البيئة
        
    • في محيط
        
    • بيئه
        
    • ببيئة
        
    • ينشئوا
        
    Hem ben, hem de o karartılmış bir ortamda yaşıyorduk. TED فعندما كنت أعيش في بيئة مظلمة، كان هو أيضاً كذلك.
    Asık bi suratım var ve her türlü ortamda uyuyabiliyorum. Open Subtitles لدي وجه عنيف و يمكنني ان انام في أي بيئة
    Rahat bir ortamda gerçek bir yıldız olabilirmişim, aksi halde çıldırıyormuşum. Open Subtitles لكي أصبح نجمة لكن في بيئة مريحة، لأنني بخلاف ذلك، سأفزع.
    Hiçbir virüs bu derece saldırgan bir ortamda yaşamak istemez. Open Subtitles لا فايروس قد يريد ألعيش في مثل هذه البيئة العدائية
    Ama bu zalim ortamda bir yaşam türü gelişmeyi sürdürdü. Open Subtitles لكن نوع واحد من الحياة إزدهرَ في هذه البيئة القاسية.
    Yani bir ortamda tahıl didiklemeye çok iyi yakışıyorlar. TED لذا فهي تبدو مهيأة بشكل رائع للنقر بحثا عن الحب في بيئة واحدة.
    Bu örnekte olduğu gibi. Bazı zar moleküllerini aldım, doğru bir ortamda karıştırdım, bir kaç saniye içinde buradaki karmaşık ve güzel yapılar oluştu. TED وفي هذا المثال بالذات، فإني استخدمت بعض الجزيئات الغشائية، ومزجتها معاً في بيئة مناسبة، وفي بضع ثوانٍ قامت بتشكيل هذه البنى الجميلة المعقدة هنا.
    Her tür ortamda kurulabilir, asfalt bir park alanına, çayıra ya da tarlaya, çünkü kurulması için özel bir mekanizmaya ya da alete gerek duyulmuyor. TED إذ يمكن وضعها في أي بيئة من موقف سيارات إسفلتي ، إلى المراعي و الحقول، لأنه لا يتطلب تركيبا خاصا، أو أدوات خاصة.
    Ne bulduk? Altı ila 13 yaşlarındaki çocuklar ağa bağlı bir ortamda kendi kendilerine öğretebilirler, ölçebileceğimiz herhangi bir şeyden bağımsız olarak. TED الى ماذا توصلنا؟ وجدنا أن عمر ستة الى 13 يمكنه أن يعلم نفسه في بيئة موصولة بالإنترنت، بغض النظر عن أي شئ يمكننا قياسه.
    Doğa Ananın parmak izleri sayesinde binalarımız inşa edilmiş ortamda bizi doğaya bağlıyor. TED إنها بصمات الطبيعة الأم التي تجعل مبانينا تربطنا بالطبيعة في بيئة البناء.
    Bu ufacık çipin içinde yaşayan hücreler var, dinamik bir ortamda bulunan ve farklı hücre türleri ile etkileşimde olan hücreler. TED لدينا خلايا حيّة في تلك الرقاقة الصّغيرة، الخلايا الموجودة في بيئة ديناميكية تتفاعل مع مختلف أنواع الخلايا.
    Peki neden? Değişken küresel ortamda emtia fiyatları düştü. TED في بيئة عالمية مشكوك بها تراجعت أسعار المواد الخام
    Doğru, çok karmaşık bir ortamda büyüdüm. Fakat suç işlemeyi ben seçmiştim. Bunu üstlenmem gerekiyordu. TED صحيح، أنا ترعرعت في بيئة معقدة جدًا، ولكنني اخترت أن أرتكب الجرائم، كان علي أن أعترف بذلك.
    Öncelikle, ıslak bir ortamda kuruyacak bir yapıştırıcıya ihtiyacınız olacak. TED أولًا وقبل كل شيء، سنحتاج مادة لاصقة يمكن إعدادها في بيئة رطبة.
    Bu atılımdan sonra Margaret yazılımının astronotların da eşzamansız bir ortamda çalışmasına yardımcı olabileceğini fark etti. TED بعد هذا الابتكار المميز، أدركت مارغريت أن برمجيتها تستطيع مساعدة رواد الفضاء على العمل في بيئة غير متزامنة أيضاً.
    besinlerin çevresinin bir parçası olmadığı bir ortamda büyümüş üçüncü nesil, annesi veya anneannesi de öyle idi. TED الذين لم ينشأوا في بيئة غذائية حيث تم تعليمهم الطهي في البيت أو في المدرسة، أو والدتها، أو والدة والدتها.
    Oturduğumuz muhit evin reisinin baba olduğu geniş ailelerle doluydu. Yani ata-erkil bir ortamda annemi dul bir kadın olarak görerek büyüdüm. TED وكان حينا يزخر بالأُسر الكبيرة العدد, حيث كان الآباء هم أرباب الأسر. وهكذا ترعرعت وأنا أرى أمي كمطلقة في بيئة أبوية.
    Ve bu makine ameliyatları mümkün kılıp hayat kurtarabiliyor çünkü kafamızdaki bu ortamda çalışmak için tasarlandı. TED وتلك الآلة قادرة على تمكين العملية الجراحية وإنقاذ الأرواح لأنها صممت بناء على هاته البيئة.
    Bu keşifler harika, çünkü bu uydular ortamda milyarlarca yıldır o şekilde. TED هذه مجموعة رائعة من الإكتشافات لأن هذه الأقمار كانت في هذه البيئة كذلك منذ بلايين السنين.
    Avrupa bu ortamda biraz korkmuş görünüyor. TED تبدو أوروبا خائفة قليلاً في هذه البيئة.
    Böylece bu şempanzeler, Afrika'ya mümkün olduğunca yakın bir ortamda diğer şempanzelerle beraber gerçek bir şempanze hayatı sürebileceklerdi. TED و هذه الشمبنزي تعيش اذا حياة الشمبنزي, مع شمبانزي أخرين في محيط يشبه كثيرا افريقيا.
    Ama bunu yapmadan önce, yapılacak olan bu deneyin son derece güvenli bir ortamda yapılacağından ve katılımcıların bütün süre zarfında güvende olacağından emin olabileceğinizi bilmenizi istiyoruz. Open Subtitles لكن قبل ذلك احب أن أستغل الفرصه وأعلمكم أنه على الرغم من أن التجربه الحقيقيه ستتم في بيئه آمنه تماماً
    Bir egosu olduğu çok açık ve bence doğru bir ortamda olursa gelişebilir. Open Subtitles لديه ( الأنا ), أؤكد ذلك أعتقد أنه لو كان ببيئة صحيحة, سوف
    Şiddet dolu bir ortamda yetişmeleri, üyeliğe kabul cinayetlerine ve birbirlerini öldürmeye nasıl mecbur kaldıklarının gündeme gelmesi daha mı iyi? Open Subtitles وكم غير عادل لهم أن ينشئوا عنيفين وكم يجب أن يقوموا بعمليات قتل إستهلالي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد