ويكيبيديا

    "penisilin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البنسلين
        
    • بنسلين
        
    • بينسلين
        
    • البنسيلين
        
    Peter bu araştırmaya katılanlara frengilerini tedavi etmek için penisilin verilmediğini fark etti. TED وما لاحظه بيتر أن المشاركين في الدراسة لم يُعطوا البنسلين لمعالجة مرض الزهري
    -O kadar önemli bir şey değil. -Biraz penisilin halleder. Open Subtitles الأمر ليس بهذه الأهمية عدة حقن من البنسلين ستعالج الأمر
    penisilin 1928'de keşfedildi, ama 1940 yılına kadar bile, ticari ve tıbbi olarak yeterli miktarda üretilmiyordu. TED لقد اكتشف البنسلين في 1928 ولكن حتى عام 1940 لم يتم صنع كميات كافية منه يمكن استخدامها تجارياً او طبياً
    Prezervatif takmadiysan ertesi gün penisilin vurdurmali ve çükün düsmemesi için dua etmelisin. Open Subtitles و إذا لم تضع واقي ذكري عليك أن تأخذ حقنة بنسلين في اليوم التالي و إلا سيسقط قضيبك ليس أننا لم نضاجعهن أيضاً
    20. Yüzyılın ilk yarısı montaj hattını ve uçağı üretti, penisilin ve tüberküloz için bir aşı üretti. TED أنتج النصف الأول من القرن 20 خط التجميع والطائرة و البنسلين ولقاح لمرض السل.
    Sonrasında ise şu oldu: penisilin 1943'de dağıtılmaya başlandı ve geniş çaplı penisilin direnci 1945'de oluştu. TED إليكم ما حدث بعد ذلك تم توزيع البنسلين عام 1943، ظهرت مقاومة واسعة النطاق للبنسيلين عام 1945.
    1950’lere kadar penisilin tezgahlarda satıldı. TED كان البنسلين يصرف دون وصفة حتى عام 1950.
    penisilin antibiyotik çağını 1943’de başlattı. TED بدأ عصر المضادات الحيوية باستخدام البنسلين في عام 1943.
    Bu araştırma kanalıyla frengi tedavisi için penisilin keşfedilmişti. TED وما حدث في سياق هذه الدراسة أنه تم اكتشاف البنسلين لمعالجة مرض الزهري
    Sorunu tanımladığımızda, penisilin kadar ucuz ve güvenli bir şeyle bile o ölümün önüne geçebiliriz. TED يمكننا أن نمنع تلك الوفاة بمجرد أن نعرف المشكلة مستخدمين شيئا رخيصاً وآمناً مثل البنسلين.
    penisilin, hücre duvarı sentezlerini bozarak birçok bakteri türünü tahrip eder. TED يدمّر البنسلين العديد من أنواع البكتيريا. من خلال تصديع تآلف جدران خلاياها.
    penisilin, bu ağı ören bileşimlerden bir tanesine tutunur ve duvarın, kritik bir safhada yeniden oluşmasını önler. TED يتداخل البنسلين بين المركّبات التي تنسج وحدات هذه الشبكة ويحول دون إعادة بناء الجدار عند مرحلة دقيقة.
    Bu esnada penisilin, ek hasara sebep olan yüksek derecede duyarlı moleküllerin salınımını tetikler. TED في الأثناء، يعمل البنسلين على تحفيز انطلاق جزيئات شديدة النشاط تتسبب في تدمير إضافي.
    penisilin, Fleming'in keşfinden sonraki yaklaşık on yıl boyunca, laboratuvar tuhaflığı olarak kaldı. TED طيلة عقد أو أكثر بعد اكتشاف فلمنغ، بقي البنسلين شاغلًا مخبريًا.
    penisilin ve benzeri bileşimler, enfeksiyon tedavisini hızla değiştirdi. TED وسرعان ما غير البنسلين والمركّبات الشبيهة من طريقة علاج العدوى.
    penisilin hırsızlığını araştırmaktan cinayete vakit ayıramıyorsun yani? Open Subtitles أنت مشغول جدا بمطاردة أنابيب من البنسلين بدل التحري بجريمة قتل؟
    Buralarda penisilin bulunur mu acaba? Open Subtitles لاأعرف أين نذهب للعثور على البنسلين هنا؟
    Prezervatif takmadiysan ertesi gun penisilin vurdurmali ve cukun dusmemesi icin dua etmelisin. Open Subtitles و إذا لم تضع واقي ذكري عليك أن تأخذ حقنة بنسلين في اليوم التالي
    Bugün laboratuarda penisilin dirençli bel soğukluğu üzerinde çalışıyordum ve ellerimi yıkadım mı tam hatırlayamadım. Open Subtitles لقد كنت اعمل مع بنسلين مضاد لمرض السيَلان بالمختبر اليوم ولقد كنت أحاول ان أتذكر إن كنت قد غسلت يديّ
    Bugün laboratuarda penisilin dirençli bel soğukluğu üzerinde çalışıyordum ve ellerimi yıkadım mı tam hatırlayamadım. Open Subtitles لقد كنت اعمل مع بنسلين مضاد لمرض السيَلان بالمختبر اليوم ولقد كنت أحاول ان أتذكر إن كنت قد غسلت يديّ
    Dinle bi, daha demin ona penisilin verdiğini söyleyen bi adam gördüm. Open Subtitles إستمع، رأيتُ للـتوّ رجل شاب قال ' أنـكَ أعطيتهُ ' بينسلين
    Eğer o numaraların işe yaradığı birine rastlarsan zavallı kıza ofisime gelmesini söyle de ona bir penisilin vuralım. Open Subtitles ان كان هذا التملق قد لقى نجاحاً لديك فأذهب وقل لتلك الفتاة المسكينة بأن تأتي الى مكتبي وسأعطيها بعض البنسيلين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد