"pisliğin" - ترجمة من تركي إلى عربي

• الوغد
• الفوضى
• وغد
• القذارة
• الحقير
• حثالة
• الحثالة
• حقير
• الاحمق
• التراب
• القذاره
• قذراً
• الوحل
• سافل
• وغداً

- O pisliğin neden ortaya çıkmadığına dair bir teorim var.
أتعلم ؟ أن لدي نظرية عن سبب عدم ظهورهذا الوغد مايكل

Bu pisliğin bu gece temizlenmesini istiyorum ve bunun da temizlenmesini.
أريد هذه الفوضى مرتب حتى هذه الليلة. وأريد هذا مسح بعيدا.

Senin gibi bir pisliğin kız kardeşimin nasıl ayrılmasını sağladığını merak ediyorum.
أريد أن أعرف ما الذى فعلة وغد مثلك مع أختي الصغيرة ليجعلها تهرب هكذا

Ve tüm o pisliğin içinde, cüzzamlı gibi hissediyordum.
وبوسط كل تلك القذارة كنت وكأنني مصابة بالجذام

pisliğin patronları bunu öğrenince ne diyecekler?
أتساءل عما سيقولة رؤساء هذا الحقير حين يعلمون بذلك؟

Arkadaşınız bir uyuşturucu satıcısı. Diğer bir deyişle pisliğin teki.
أجل، حسناً، صديقتك تاجرة مخدرات، يعني حثالة

- Biz. Etliye sütlüye karışmayıp pisliğin şehrimizi ele geçirmesine izin veren hepimiz.
نحن فعلنا ، كلنا الذين وقفنا جانبا و تركنا الحثالة تسيطر على مدينتنا

Bu da yalanlarından biri mi? Sen bu pisliğin etrafında dolaşıp durmuyor musun?
الم تتعب من هذا الوغد الذى يحوم حولك ولا احد يعرف من يكون ؟

Monk, sana bu pisliğin servetinin çok geniş ve avukatlarının çok fazla olduğunu, onları kullanmayı çok sevdiğini de hatırlatmama gerek yok sanırım.
مونك، لا يجب علي تذكيرك بأن هذا الوغد لديه إتصالات كثيرة ولديه عصبة من المحامين يحب أن يجعلهم يعملون

O pisliğin gözümüzün önünde çıkmasından nefret ettiğimi söylemeliyim.
أنا أكره أن أجعل هذا الوغد يظن أنه حصل على مواصلة مجانية

Ayakkabının içinde de bir ayak vardı. Bu pisliğin hesabını vereceksin.
لقد كانت هناك قدم فى الحذاء سوف نجعلك تدفع ثمن هذه الفوضى

Hadi, yardım et. Bu senin pisliğin.
هيا ساعدني , هذه الفوضى هي لك في النهاية

Öbür tarafından bakarsan da on tanesinden dördü senin sadece pisliğin teki olduğunu düşünüyor.
من جهة أخرى 4 من 10 يعتقدون أنك وغد فحسب

Söylesene, senin gibi dalama bir pisliğin eyalet polisinde ne işi var?
لذا فقل لي، ما الذي يفعله وغد مخادع مثلك في دائرة شرطة الولاية؟

Bu adam pisliğin serseriliğin, köpeklerin adiliğin karşısında.
رجل ناهض ضد القذارة. ضد،الكلاب، القاذورات، الفساد.

Çünkü bu pisliğin parasını verip ondan hemen kurtulmak istiyorum.
لأني أريد تصفية الحساب والتخلص من هذا الحقير الآن

Şu anda muhtemelen pisliğin teki olduğumu düşünüyorsundur.
على الأرجح تعتقدين الاَن بأني حثالة المجتمع

Sınırın oradan pisliğin teki fakat onu hiçbir zaman yakalayamadılar.
بعض الحثالة من الحدود، لكن لمْ يتم القبض عليهم أبداً.

Evet, pisliğin teki olduğunu biliyorum. Kendini çok ciddiye alıyor.
أجل انا أعرفه ، انه حقير يأخذ الأمور دائما بجدية

Bir oğlan olsaydı, Böyle kolayca o pisliğin gitmesine izin vermezdi.
لو كانت صبيا ً .. لما تركت ذاك الاحمق ينجو بهذه السهولة

Anladım. Tribünde, pisliğin içinde seks yapıyordunuz.
فهمتُ ذلك ، كنتَ تقيم علاقة حميميّة في التراب تحت المدرّجات

Kokain çekiyoruz, ve bu pisliğin bir parçası olmak istemezsin.
انه يدعى كوكائين و لا تريد التورط في هذه القذاره

Onun gibi bir pisliğin viskiyle sarhoş olacağını düşünür insan.
أتظنّ إنّ أحداً قذراً مثله سيكون سكّيراً من طبقة راقية ؟

At kuyruklu saçları çekmişsin ve kimse küçük Perry'yi görmezden gelemesin diye şişko çocukları pisliğin içine itmişsin.
بل لأنك أناني جداً ولم يكن ذاك الحب كافياً لذا كنتَ تشد شعر الفتيات وتدفع التلامذة السمينين في الوحل

Bunu pisliğin birine oral seks yaparak kazanmış olmalıydım.
كنت على الأرجع سأقوم بآداء جنس فموي لأي سافل في مقابلهم

Nasıl oluyor da House hastalık olmadan pisliğin teki olabiliyor ama kibarlık biyolojik bir suç oluyor?
كيف يمكن لهاوس أن يكون وغداً دون أن نعتبرهُ مرضاً في حينِ أنّ الطيبة في نظرِهِ جريمةٌ بيولوجية؟ هل معكَ خمسةُ دولارات؟