Baal oraya önce vardı ve askerleri ona hizmet edecek şekilde programladı. | Open Subtitles | باال , وصل لهناك أولاً ثم برمج المقاتلين الآليين ليخدموه |
Bizi yanlış koordinatlara göndermek için tekrar programladı. | Open Subtitles | لذا برمج سيارته لترسل إلينا إحداثيات خاطئة. |
Direnişçiler beni yakaladı ve ana işlemcimi yeniden programladı. | Open Subtitles | المقاومة أسرتني ، وأعادت برمجة وحدة معالجتي المركزية |
Kendini yeniden programladı. İnsanlar öldü. | Open Subtitles | لقد أعاد برمجة نفسه و هناك أشخاص عديدين لقوا مصرعهم |
-Bu kısaltma filtresini kim programladı peki? -Ben programladım. | Open Subtitles | من الذي قام ببرمجة هذا التحويل؟ |
Baban her şeyi inanılmaz derecede görüp duyabilmeye programladı seni. | Open Subtitles | برمجكِ والدكِ على رؤية وسماع كل شيء على مستويات دقيقة جداً. |
Belki baban gitmiş olabilir, ama ölmeden önce yerini almam için beni programladı. | Open Subtitles | أبوك قد يكون ميت, ولكن قبل موته, برمجني لأخذ مكانه. |
Göze batmamak için elinden geleni ardına koymadın ama birisi Danica'yı seni bulması için programladı. | Open Subtitles | ذهبت إلى أطوال أستثنائية للحفاظ على الأنظار منخفضة، لكن شخص برمج رأس دانيكا لإيجادك. |
Bir dakikadan daha az bir süre içinde torpidoyu ateşlemeye programladı. | Open Subtitles | لقد برمج القذيفة على الانطلاق خلال أقل من دقيقة. |
Destin Sandlin örneğini ele alalım, bisikletini sağa yönlendirdiğinde sola gitmesi için programladı, sol yapınca da sağa gitmesi için. | TED | لنأخذ مثالًا "ديستين ساندلين"، الذي برمج دراجته لتتجه يسارًا عندما يوجهها يمينًا والعكس بالعكس. |
Hayır, onu da o programladı. | Open Subtitles | لا ، هو برمج ذلك أيضاً |
Birileri, L - Dub'ı sıvı nitrojen salımı için sinyal göndermeye programladı. | Open Subtitles | "إذاً، شخص ما من "الأبدية "برمج "ل.دب |
Indogene'im dronelarımızı yeniden programladı. | Open Subtitles | الاندوجين اعادت برمجة سفينتنا وجعلتها سفينتي |
Sam MR'ı Alice'in daktilo şeridini okumak için yeniden programladı. | Open Subtitles | أعادت (سام) برمجة الماسح المغناطيسيّ لقراءة شريط آلة (آليس) الكاتبة |
Tom isminde bir çalışanın kartları yeniden programladı. | Open Subtitles | أحد موظفينك، يُدعى (توم)، أعاد برمجة البطاقات. |
Gençler, bahse varım Jamie MeriCorp Energy için bu teknolojiyi geliştiriyordu, ama yanlışlıkla nanobotlarını hidrokarbon yerine karbon tüketmeye programladı. | Open Subtitles | يا رفاق، أعتقد أن جيمي كان يطور هذه التقنية لشركة "ميري كورب" للطاقة الا أنه قام عن طريق الخطأ ببرمجة هذه الروبوتات لاستهلاك الكربون بدلا من الهيدروكربون |
Radcliffe seni bunu yapman için mi programladı yani? | Open Subtitles | اذا ً ، هذا ما برمجكِ عليه رادكليف لكي تفعليه ؟ |
Captain, belirli birkaç kelime söylendiği takdirde... - ...bir takım protokolleri yerine getirmeye programladı. | Open Subtitles | (الكابتن هانتر) برمجني لتنفيذ تعليمات بعينها استجابة لكلمات مفتاحية معينة |
Dr. Radcliffe beni sahte bir model olmam için programladı. | Open Subtitles | دكتور (رادكليف) برمجني على أن أكون مفعمة بالحياة |