ويكيبيديا

    "rahibeler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الراهبات
        
    • الأخوات
        
    • راهبات
        
    • أخوات
        
    • الأخوية
        
    • الاخوات
        
    • أخواتي
        
    • الرّاهبات
        
    • والراهبات
        
    • الراهبة
        
    rahibeler tarafından işletilen, tümüyle beyaz bir katolik okulundaki siyah ateist çocuktum. TED كنت الطفلة السوداء الملحدة في مدرسة مرتاديها من البيض الكاثوليك تديرها الراهبات.
    rahibeler şarkı söylemeleri için bize koroyu getirdiler. Sanki cennetteydik. Open Subtitles الراهبات اتين بالجوقه ليغنوا لنا و كاننا كنا في الجنه
    rahibeler bana böyle derdi. Annem ya da babam yoktu. Open Subtitles هكذا كانت الراهبات يدعةنني، لم يكن لدي أم أو أب
    Çocuğa Erwin adı kondu, ve tüm rahibeler onu sevdi. Open Subtitles الطفل جرى تعميده باسم ايروين و قد أحبّته الأخوات جميعهن
    Başladığımdan beri rahibeler dışında herhangi bir hemşireyle çalışmadım. Open Subtitles لم أعمل مسبقآً مع أيّ نوع من الممرضات سوى راهبات منذ أن بدأت.
    Anne ve çocuk yuvaları genellikle rahibeler tarafından çalıştırılırdı. TED غالبا ماتكون منازل الأمهات والأطفال منظمة من قبل الراهبات
    Evet ve rahibe evindeki size dua eden tüm rahibeler, biliyorum. Open Subtitles نعم، و بقيّة الراهبات يصلّين من أجل عودتكِ إلى بيت الأمّ. أعلم ذلك.
    rahibeler Peder Garniec'in onlara gelmesini istedi. Open Subtitles الراهبات أردن أن يأتي إليهنّ الأب غارنيك
    Sen tüm işi yaparken rahibeler dua ediyor. Open Subtitles الراهبات ستؤدين الصلاة بينما تقومين أنتِ بالعمل كله
    rahibeler adımın çok üzerine düştüler. Open Subtitles الراهبات أثاروا ضجة كبيرة حول اسمي الأول
    Ne olursa olsun, çok geç. rahibeler şikayet etti. Open Subtitles على أية حال، فات الأوان فقد قدّمت الراهبات شكوى.
    rahibeler küçük kiliseye sığınıp, sürü gibi sunağın etrafında toplanmıştı. Open Subtitles كانت الراهبات ملتجآت في الكنيسة وقد تجمعن حول المذبح
    Fakat bir akşam, diğer rahibeler bu durumu kıskanmışlar. Open Subtitles ولكن ذات ليلة احست باقي الراهبات بالغيرة
    Ondan sonra, tüm rahibeler artık güzel vakit geçirmişler! Open Subtitles بعد ذلك ، استمتعن جميع الراهبات . بوقتهن
    O saatte, diğer tüm rahibeler şekerleme yapıyor olacaklar. Open Subtitles في هذا الوقت تنام باقي الراهبات فترة القيلولة
    rahibeler senden bir şey istediler, onlara hayır dedin ve devam edeceksin, hah? Open Subtitles الأخوات تطلب منكم شيئا، قلت لهم لا. للحفاظ على حقك في الذهاب.
    Karşılık olarak, rahibeler de çocuğun onları sevmesini bekledi. Open Subtitles و بالمقابل فقد توقعت الأخوات أن يحبهن هو
    "Zamanımız yok rahibeler! ...Aranıza yeni rahibe adayları katılınca tekrar geleceğiz." Open Subtitles ليس لدينا وقت، ولكننا سنعود عندما يكون هناك راهبات شابات
    Neden yapıyorsun? İleride rahibeler olabilirdi, onları göremezdik bile. Open Subtitles لِم، من الممكن أن يكون هناك راهبات مقبلات، نحن لن نراهم حتى.
    Yoksul rahibeler iyiliğiniz için dua etmekten ve iyi komşu olmaktan başka birşey yapamazlar. Open Subtitles .نحن فقراء جدا يا بني أخوات فقيرات ندعوا للآخرين و لا نسأل أكثر من أن يكونوا جيرانًا صالحين
    rahibeler, yardım etmek için yemin etti. Open Subtitles لقد أقسمت الأخوية على المساعدة -عن طريق القتل ؟
    rahibeler olgun ve haysiyetli bir karar.. Open Subtitles أنا متأكدة من أن الاخوات اكثر من قادرات على
    Affedersiniz, rahibeler. Protestanlar ele avuca sığmıyor, biliyorsunuz. Open Subtitles عذراً، أخواتي نحن نعتذر منكن
    rahibeler seni artık takip edemezler. Open Subtitles الآن لنّ تتمكن الرّاهبات من تتبعك.
    rahibeler, anneme sizinle oynadığımı görürlerse onu kovacaklarını söylemişler. Open Subtitles والراهبات أخبروها إن رآوني العب مع الأطفال فسيعاقبونها بالطرد
    rahibeler okuluna gittiğinde orada sana ilk yardım eğitimi vermişlermiydi ? Open Subtitles عندما تذهب الى المدرسة الراهبة انها لا تحصل على أي تدريب على الإسعافات الأولية؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد