Kendi hakkımda söyleyecek bir şeyim olsa, bir şeyler yapmış olsam... | Open Subtitles | إذا كان لدي شيء أقوله عن نفسي إذا عملت أي عمل |
Keşke aklıma söyleyecek birşeyler gelebilseydi. | Open Subtitles | أتمنى لو كان بإمكاني التفكير في شيء أقوله |
söyleyecek bir şey olmayabilir.. ...ama kesinlikle yapılacak çok şey var. | Open Subtitles | قد لا يكون هناك المزيد لتقوله لكنْ بالتأكيد هناك المزيد لتفعله |
Birbirinize söyleyecek bir şeyiniz yok. Bu yüzden sohbeti keselim. | Open Subtitles | ليس لديك ما تقوله لأحدهما و على ذلك أقطع الثرثره |
İçgüdülerim bana doğal bir şekilde ne yapmam gerektiğini söyleyecek. | TED | كنت معتقدة أن غرائزي ستخبرني فطريًا بما ينبغي علي فعله. |
Benimle konuşmak istediniz, efendim belki de benim söyleyecek bir şeyim olmadığını düşündünüz. | Open Subtitles | لقد طلبت التحدث لى ياسيدى ربما لأنك تعتقد أنه ليس لدى شيئاً لقوله |
Oyunculuğun geçici bir heves olduğunu ve boşvermem gerektiğini söyleyecek. | Open Subtitles | سيقول لي أن التمثيل نزوة و يجب أن أنسى الأمر |
Son sözünüz buysa bana söyleyecek bir şey kalmıyor. | Open Subtitles | ،إذا كان هذا رأيكم في الأمر أعتقد أنه لم يتبق لي شيء أقوله |
Buna bir sebep belirtmediğin için, söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | ليس لدي ما أقوله طالما لم تعطني سبباً واضح |
Daha fazla söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | ستضطر للحصول عليه منه فأنا ليس لدي ما أقوله |
söyleyecek bir şeyiniz varsa bana değil tüm kurula söyleyin Bay Staples. | Open Subtitles | اذا كان لديك شيئاً ما لتقوله قله امام المجلس, ليس لي وحدي |
Size beş dakika ayırıyorum, eğer söyleyecek birşeyiniz varsa. | Open Subtitles | استطيع منحك 5 دقائق لو كان لديك شئ لتقوله. |
Eğer bana söyleyecek bir şeyin varsa, hemen söylesen iyi edersin. | Open Subtitles | إذا لديك شيء تود قوله لي، من الأفضل أن تقوله الآن. |
söyleyecek birşeyin varsa söyle. Bir kere olsun, erkek ol. | Open Subtitles | إن كان لديك ما تقوله فقله كن رجلاً لمرة واحدة |
Bana ne bulduğunu söyleyecek misin yoksa benimkini anlatmaya devam mı edeceksin? | Open Subtitles | إلى أفخامي في مارس أنت ستخبرني تقدمك أو ستذكريني بأن افعلها بنفسي |
Sandığınızdan daha önce diyeceksiniz çünkü benim söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | والذي ستقولينه أبكر مما تظنين لأنه ليس لدي اي شيء لقوله |
Sevgili ağabeyin, Koca Baba'ya seni oraya yatırmasını söyleyecek. | Open Subtitles | انه المكان الذى سيقول فيه الأخ للأب الكبير أن يخلعك |
Ama size ne söyleyeceğinizi söyleyecek değilim. Siz ne diyeceğinizi bilirsiniz. | Open Subtitles | و لكنني لست هنا لأضع الكلمات في فمك ستعرف ماذا ستقول |
Cinayet hakkında bana bir şey söyleyecek misin, söylemeyecek misin? | Open Subtitles | هل يمكن أن تخبرني شيئا عن جريمة قتل أم لا؟ |
Demek istediğim, herhangi bir kimse ne istediğini gündelik dilde söyleyecek, | TED | أقصد أنه سيكون بإمكان أي كان قول ما يريد بلغة واضحة، |
Herkesin söyleyecek bir fikri, yapacak bir yorumu var yani. | Open Subtitles | فجأة كل شخص لديه شيء ليقوله أتعلمين, رأي أو نظرية |
Benden ne istediğini söyleyecek misin, yoksa bu bir sır mı? | Open Subtitles | أيمكنك إخباري ما الذي تريدني أن أفعله، أم أنه سر؟ |
söyleyecek hiçbir şeyim yok. Sadece lafını burada kesmek istedim. | Open Subtitles | ليس لدي ما اقوله انا فقط اردت ان اوقفك هناك |
Ve biz dinleyen 50 milyar çift kulağa... söyleyecek birşeyi var. | Open Subtitles | ولديه شيئ يقوله لتلك الـ 50 البليون من أزواج الآذان هناك |
Bu salaklara deli olmadığımı söyleyecek misiniz ? | Open Subtitles | هـلّ ستخبر هؤلاء الحمقى بأنّي لست مجنوناً؟ |