Bence ölüler söyleyecek bir şeyleri yoksa susmalılar. | Open Subtitles | أعتقد بأن الموتى يجب أن يخرسوا الا إن كان هناك شيء ليقال |
Eğer burada durup konuşursak, söyleyecek bir şey kalmayacak. | Open Subtitles | لو وقفنا هنا نتحدث ، لن يكون هناك شئ ليقال |
söyleyecek bir şeyin varsa, bir ara ofisime gelip söyleyebilirsin. | Open Subtitles | اذا كان هناك ما تريد قوله فسنحدد لك موعدا لتأتي لمكتبي |
Eğer bana söyleyecek bir şeyin varsa, hemen söylesen iyi edersin. | Open Subtitles | إذا لديك شيء تود قوله لي، من الأفضل أن تقوله الآن. |
Gerçekten bir şey bilmiyorum, söyleyecek bir şeyim de yok. | Open Subtitles | أنا لا أعرف أيّ شيء حقاً، وليس لديّ ما أقولهُ أيضاً |
söyleyecek bir şeyim varsa ya söylerim ya da ağzımı açmam. | Open Subtitles | وانت على حق , اذا كان لدي شئ لاقوله علي ان اقوله او ان أغلق فمي |
Ama sizin söyleyecek bir şeyiniz varmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | لكن يبدو إنك تملك شيئاً لتخبرني به |
Sana söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | لا شيء لديّ لأقوله لك. |
Benim söyleyecek bir şeyim kalmadı yalnız... | Open Subtitles | اعتقد انه لم يعد هناك شيىء ليقال الا |
söyleyecek bir şey yok ki zaten. | Open Subtitles | لا يوجد شيء ليقال |
Başka söyleyecek bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء آخر ليقال |
Daha fazla söyleyecek bir şey yok. | Open Subtitles | ليس هناك شئ ليقال |
Eğer söyleyecek bir şeyin yoksa lütfen git. | Open Subtitles | اذا لا يوجد شئ اخر تريد قوله . اذن غارد الان |
Bana söyleyecek bir şeyin yok mu? | Open Subtitles | هل عندك شيء تريد قوله لي؟ |
Halen söyleyecek bir şeyin yok mu? | Open Subtitles | مازلت لا شيء تريد قوله ؟ |
Bana söyleyecek bir şeyin varsa durma, söyle. | Open Subtitles | إنْ كان لديك شئ تود قوله لي خير لك أن تقله الآن |
söyleyecek bir lafın varsa yüzüme söylesene dostum! | Open Subtitles | أهناك ما تود قوله لمَ لا تقوله أمامي يا رجل؟ |
Joe, eğer bana söyleyecek bir şeyin varsa çıkar ağzındaki baklayı. | Open Subtitles | جوي ، إذا كان لديك شئ تود قوله لى فقط انطق به |
Beni mihrapta bir başıma bırakıp gelmeyen, ardından da aylar sonra birden karnında başka bir herifin çocuğuyla çıkagelen bir kadına söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | ليسَ لديَ ما أقولهُ للمرأة التي تركتني يومَ زفافنا و فجأةً تظهَر بعدَ بضعة أشهُر تحملُ طفلَ رجلٍ آخَر |
- Hayır. Sana söyleyecek bir şeyim de yok, gidiyorum şimdi. | Open Subtitles | وانا ليس لدي اي شيىء لاقوله لك, اذا انا راحل |
Eğer bana söyleyecek bir şeyin olursa söylersin. | Open Subtitles | إذا كان لديك شيء لتخبرني به ، لأخبرتني |
söyleyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | لا شيء لديّ لأقوله |