ويكيبيديا

    "sözcü" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المتحدث
        
    • متحدث
        
    • المتحدثة
        
    • سبيكر
        
    • الوَسيط
        
    • رئيسة المجلس
        
    • رئيس مجلس
        
    • نجا و
        
    • هوكستراتن
        
    Sayın Sözcü, Just Born Incorporated şirketindeki şeker üreticilerini kutlamak istiyorum. Open Subtitles السيد المتحدث اليوم أرتفع لأقدم التهاني إلى الحلوانيين مُتضمن حديثي الولادة
    Bu stüdyodan bir Sözcü yorum yapmaktan kaçındı. Open Subtitles كان عليهم تصوير الطفل المفقود اليوم المتحدث بإسم الأستوديو رفض التعليق
    Bu yüzden, bir daha ki sefere belli bir ürüne bakarken, ve size bunu almanızı öneren bir reklam varsa, bu sadece tipik bir Sözcü olmayacaktır, TED لذا في المرة التالية التي تبحث فيها عن منتج معين، و هناك إعلان يقترح أن تشتريه، فإنه لن يتضمن متحدث عادي.
    Entegrasyon konusunda Sözcü bulmamız için bir buçuk saatimiz kaldı. Open Subtitles يجب ان نهذب خطابها ان كانت ستصبح المتحدثة خلال ساعة ونصف.
    Siz Sayın Sözcü, Başkanlık makamını devraldığınızı duyuracaksınız. Open Subtitles والآن سيد سبيكر ستُعلن ستفترض أنك كنت رئيساً
    Ve söylendiği gibi de, Bay Sözcü, İnanıyorum ki öneremiz parlamentodan geçecektir. Open Subtitles وهذا الشَخص هو، السيد "الوَسيط" اعتقِد أننا لدينا اقتراح على الطابِق.
    Sayın Sözcü, tekrarlıyorum. Oylama talep ediyorum. Open Subtitles حضرة رئيسة المجلس اكرر طلبي بإجراء تصويت
    Bu deklarasyonu ortaya sen attığın için Sözcü sensin. Open Subtitles منذ أن خرجت لنا بهذا المرسوم فأنت المتحدث الرسمي
    Ah. Sözcü olman için sana 150,000 dolar teklif ediyorlar. Open Subtitles هناك عرضاً بمائة وخمسون ألف دولار لتكون المتحدث الرسمي
    Dinleyen bunu saklamıştı. Sözcü zamanı gelince kendini kurban edecekti. Open Subtitles وفي بعض المناسبات، المتحدث يُقدم نفسه كضحية.
    Başkan Denkins'in ofisinden bir Sözcü iddiaları reddetti. Open Subtitles المتحدث بأسم العمدة دينكينز نفي جميع الادعاءات
    Madrit'te yaşayan bir Şii Sözcü bu komando gurubunun kendi başlarına hareket ettiğini... Open Subtitles فقد قال متحدث شيعيى يعيش فى مدريد إن هذه الجماعة تتصرف على مسئوليتها الشخصية
    Great Bridge bakışını ortaya çıkaracak bir şey gerekiyor. Yani bir Sözcü gibi. Open Subtitles أعتقد بأننا في حاجة لـ وجه لشركة بريدج ... للتأمين ، متحدث رسمي
    - Bana Sözcü değil, plan lazım. Open Subtitles أنا لست بحاجة إلى متحدث باسمي أنا في حاجة الى خطة
    Bayan Sözcü, lütfen ilk sorumu evet ya da hayır olarak cevaplayın. Open Subtitles المتحدثة الرسمية، رجاءاً أجيبي سؤالي بـ "نعم" أو "لا"
    Bayan Sözcü, lütfen ilk soruma evet ya da hayırla cevap verin. Open Subtitles المتحدثة الرسمية، رجاءاً أجيبي سؤالي بـ "نعم" أو "لا"
    Forrest'in işi senin flaş belleği Sözcü Buell'e iletmek ve Beyaz Saray'da onunla birlikte sunmaktı. Open Subtitles مهمة فوريست أن تأخد الفلاش إلى سبيكر بيول وعرضها معه
    Başarısız bir darbe girişiminde bir komplocu olduğunu bildirdikten hemen sonra Sözcü Buell senato binasında kameralar önünde intihar etti. Open Subtitles فور اعترافه بمحاولة جمع قوة لعمل انقلاب سبيكر بيول) إنتحر في قاعة الممثلين)
    Sadece Sözcü konuşabilir. Open Subtitles الوَسيط وَحده هو من يتحدث.
    Sözcü kuralları çiğniyor. Open Subtitles الوَسيط هو خارِج عن النِظام.
    -Sayın Sözcü. Bir maruzatım var. Open Subtitles حضرة رئيسة المجلس تحقيق برلماني
    Sayın Sözcü! Open Subtitles حضرة رئيسة المجلس حضرة رئيسة المجلس
    Eğer Sözcü olacaksam, arkamda sen varken daha rahat uyurum. Open Subtitles سأقول هذا، إن كنت رئيس مجلس نواب سأرتاح أكثر في نومي وأنت ملازم أول
    "Sözcü, öldürülen polisin evli ve küçük bir çocuğu olduğunu söyledi." Open Subtitles أن الشرطى نجا و لديه زوجة و طفلة وحيدة الأمور تتعمق , هل فهمت الوضع ؟
    Sözcü Hookstraten'ın ve ülkemizin namına leke sürülecek." Open Subtitles سيكون عارًا للمتحدثة هوكستراتن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد