ويكيبيديا

    "sürer" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • سيأخذ
        
    • تستغرق
        
    • يأخذ
        
    • ستأخذ
        
    • من الوقت
        
    • سيتطلب
        
    • سيدوم
        
    • يتطلب
        
    • المدة
        
    • تستمر
        
    • سوف يستغرق
        
    • تدوم
        
    • يدوم
        
    • يستمر
        
    • سنستغرق
        
    Biraz daha uzun sürer, ama en azından hata olmaz. Open Subtitles ربما سيأخذ الأمر وقت أطول ولكن لن يكون هناك ثقوب
    Evet. Dört ay sürer, ondan sonra uzun mesafe gidebilirsiniz. Open Subtitles نعم ، تستغرق أربعة أسابيع ويمكنك بعدها الانطلاق لمسافة بعيدة
    -Eğer yeterince soğuk ve derindeyse, cesedin komple çürümesi bir yıl sürer. Open Subtitles الجسد يأخذ سنه لكي يحلل مده طويله جدا إنه بارد بدرجه كافيه
    Hedge her saniyede bir kombinasyon deneyecek olursa, sadece 10 farklı bloktan oluşan bir yığını tüketmek 42 gün sürer. TED إذا حاول هيدج تجربة نمط كل ثانية، الرزمة المكونة فقط من 10 أحجار مختلفة ستأخذ منه 42 يوم حتى ينهك.
    Peki normalde iş yerinden birini baştan çıkarman ne kadar sürer? Open Subtitles حسناً, كم من الوقت يأخذ منك اغراء احد زملاء العمل عادةً؟
    Göğsünü yeni açtıklarına göre, en az birkaç saat sürer. Open Subtitles وبما أنهم يفتحون صدرك الآن فهذا سيتطلب ساعات على الأقل
    İnanıyorum ki gerçekten aşık olmak... Siz de düşünmelisiz sonsuza dek sürer. Open Subtitles أنا أؤمن بأنه لكي تحب حقاً عليك الإعتقاد بأن الحب سيدوم للأبد
    Genellikle, aynasızlar oldukça aptaldır... bir şeyler döndüğünü hissetmeleri üç ay sürer. Open Subtitles عادة الشرطة أغبياء يتطلب منهم الأمر ثلاث أشهر ليعلموا أن شيأ يحدث
    Teorik olarak evet ama bunu yapmak oldukça uzun yıllar sürer.. Open Subtitles نظريا ، نعم و لكن سيأخذ ذلك سنين لحقن كل واحد
    Frost'un avukatı ise en az bir sene sürer diyor. Open Subtitles يقول رجل فروست أن الأمر سيأخذ عام آخر على الأقل
    Sence ne kadar sürer birinin bunun sahte bir ilişki olduğunu anlaması? Open Subtitles كم من الوقت بأعتقادك سيأخذ من شخص ليكتشف ان هذه العلاقه مزيفه؟
    O buralarda... Sari giymek ne kadar uzun sürer bilirsin! Open Subtitles إنّها على الطريق تعلم كم تستغرق وقتاً لكي ترتدي الساريّ
    Kuş gribini öyle bir şeye dönüştürmek ne kadar sürer? Open Subtitles سلاح بيولوجي وكم تستغرق, لتحويل انفلونزا الطيور إلى شيء كهذا؟
    Sorun şu ki, hazırlaması bir kaç saat sürer. Open Subtitles المشكلة هى, إنها تستغرق ساعات تقريباً لبنائها
    Bu hızla şifreyi çözüp veriyi göndermesi 20 ila 30 dakika arası sürer. Open Subtitles بهذا الشكل، ستأخذ من 20 الى 30 دقيقة لفك تشفير البيانات وإرسالها الينا
    İşe yararsa, tüm kasabaya yetecek kadar hazırlaman ne kadar sürer? Open Subtitles اذا نجح، كم من الوقت يستغرق لعمل ما يكفي البلدة بأكملها؟
    Eğer ayrıntılara girmeye kalkarsam, anlatması bütün gece sürer. Open Subtitles حسناً، اذا دخلت الى التفاصيل فأن ذلك سيتطلب الليل كله
    Futbol ne kadar sürer ki, sadece on yıl mı? Open Subtitles مستقبلك فى الكرة سيدوم لمتى ؟ عشر سنوات على الاكثر
    Buradan tekneye dönmen beş dakika sürer. Senin üç dakikan var. Open Subtitles يتطلب منك خمس دقائق لتصل إلى المركب ولديك ثلاثة فقط لتصل
    Eğer şu an gen aşısı olsam çalışması ne kadar sürer? Open Subtitles , إذا أخذت الجين كم المدة التي يأخذها حتى يعمل ؟
    - Verdiğin sözler kalacak. Kan davaları ömür boyu sürer. Open Subtitles الوعود التي قطعتها ستصمد لكن النزاعات الدموية تستمر لمدى الحياة
    Bu kadar kişiyi tahliye etmek en az 3 saat sürer. Open Subtitles لإخلاء عدد كبير من الناس سوف يستغرق على الأقل ثلاث ساعات.
    Bu provalar günde kaç saat sürer genellikle? Open Subtitles لكم ساعة باليوم تدوم تلك البروفات في الغالب؟
    Bakın, bu departmanda ilerlemek üç yıldan fazla sürer. Open Subtitles اسمع, ان التقدم في هذا القسم يدوم اكثر من ثلاث سنوات
    Sonsuzluk sonsuza kadar sürer çünkü o kısa süreli, değiştirilebilir geçici değildir. Open Subtitles الخلود يستمر إلى الأبد لأنه لا يقارن بالشئ العابر،
    Dağı eski haline getirmek ve madeni yıkmak bir hafta sürer. Open Subtitles سنستغرق أسبوعاً فى تحطيم المنجم وإعادة الجبل إلى سابق عهده

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد