Ama bir psikologa Sızlanmayı düşünsen iyi olacak. | Open Subtitles | ولكن ربما يجب عليك التفكير عن الأنين إلى يتقلص. |
Sızlanmayı bırakıp, yardım etmeye ne dersin? | Open Subtitles | فما رأيكَ أن تتوقف عن الأنين وتبدأ بالمساعدة؟ |
Sızlanmayı kes ve dövüşe başla. Aklını kullanarak savaş. | Open Subtitles | كف عن النحيب وإبدأ القتال قاوم الأمر بعقلك |
Etrafı gözlemek de bir o kadar zor! Bırak Sızlanmayı! | Open Subtitles | إنها فقط بصعوبة المراقبة توقفي عن النحيب |
Sızlanmayı kesin. Ne dediğinize bir bakın. | Open Subtitles | كفوا عن هذا التذمر اللعين، ماهذا الذي تقولونه؟ |
Sızlanmayı bırak ve bu pisliği uzak tut benden! | Open Subtitles | توقف عن التذمر ضع قذوراتك المخنثة بعيداً عن طريقي |
Lütfen uykusuzluğunuz hakkında Sızlanmayı kesip beni dinler misiniz? | Open Subtitles | هل يمكن ان تكف عن الشكوى من الارق وتستمع لى |
Sızlanmayı bırakıp arabaya binerseniz çok memnun olurum. | Open Subtitles | والدكم يحاول أن يفعل شيئاً لطيفاً لذلك سأكون ممتنه إذا توقفتوا عن الأنين |
Marnie'nın Sızlanmayı bırakıp, ondan ayrılması gerekiyor. | Open Subtitles | مارنيكانعليهاأنتوقف الأنين وتنفصلعنهمسبقاً |
Sızlanmayı bırak. Zaten kimse sana bakmayacak. | Open Subtitles | توقف عن الأنين لن ينظر إليك أحد على أية حال |
Neden Sızlanmayı bırakıp cesaretini toplayıp yapman gerekenleri yapmıyorsun? | Open Subtitles | لم لا تتوقف عن النحيب و تصبح رجلاً و تهتم بأعمالك ؟ |
Önce Sızlanmayı keseceksin. | Open Subtitles | حسناً. . في البداية ستتوقفين عن النحيب أمامك شّهر تقريباً، صحيح؟ |
Sızlanmayı kes lan. Geçtiğimiz anda her şey bitecek. | Open Subtitles | توقف عن النحيب سينتهي الأمر بأكمله حينما تعبر |
Sızlanmayı bırak, Myrna, git de kendine gözlük al! | Open Subtitles | توقفي عن التذمر يا ميرنا إذهبي وأشتري لنفسك نظارات |
O yüzden neden Sızlanmayı bırakıp keyfine bakmıyorsun? | Open Subtitles | لذلك ، لم لا تتوقف عن التذمر وتبتهج قليلا؟ |
- 5000 dolarlık bağış çeki yazdım Turtle. Sen yazmadın, o yüzden Sızlanmayı kes. | Open Subtitles | تبرعت بـ5000 دولار لا أنت، فكف عن التذمر |
- Sızlanmayı kes, Harry. Kahire'de develerin üzerinde de olabilirdik. | Open Subtitles | توقف عن الشكوى يا هارى كان بإمكاننا العودة إلى القاهرة على ظهور الجمال |
- Sızlanmayı kes, Harry. Kahire'de develerin üzerinde de olabilirdik. | Open Subtitles | توقف عن الشكوى يا هارى كان بإمكاننا العودة إلى القاهرة على ظهور الجمال |
Sızlanmayı kes de git, içi naylon olan bir çanta bul kimse bakmadığı zaman at yemekleri içine. | Open Subtitles | أعني، توقف عن الشكوى واذهب اشتري لنفسك كتاب الجيب البلاستيكي وضع به طعام عندما لا ينظرون |
Sızlanmayı bırak. | Open Subtitles | هدئى من أنينك ِ |
Belki hayatımı riske attığım için Sızlanmayı keser ve bana biraz rahat verir. | Open Subtitles | فلربّما ستتوقّف عن النواح وتتركني في حالي قليلاً بعدَ أن خاطرتُ بحياتي لأجلها |
Size iyi haberlerim var, gençler. Sızlanmayı kesebilirsiniz, çünkü gidiyorum. | Open Subtitles | أخبارٌ طيّبة يا رفاق، تستطيعون التوقّف عن التذمّر لأنّي راحلة. |
Evet, evet. Sızlanmayı kes. Onların bilgisayar ağının menzilindesin. | Open Subtitles | حسناً، كف عن التشكي أنت في نطاق الشبكة ادر الجهاز وحسب |