ويكيبيديا

    "saatlerce" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الساعات
        
    • لعدة ساعات
        
    • لساعات وساعات
        
    • لساعات طويلة
        
    • ساعات طويلة
        
    • قضيت ساعات
        
    • لساعاتِ
        
    • لساعة
        
    • قضاء ساعات
        
    • منذ ساعات
        
    • بالساعات
        
    • ساعات في
        
    • لمدة ساعات
        
    • ساعات من
        
    • ساعات وساعات
        
    Ses için kullanılacak çeşitli tonlamaları uzun saatlerce kaydettiğini söyledi. TED وقال انه سجل العديد من الساعات بمختلف الهيئات لكي يتم استخدامها في الصوت
    Ve saatlerce bizim kapı tokmağına dönüşmemizi kaydetti. TED وقد أمضى ما يقارب الساعات وهو يصورنا نضغط على الأزرار.
    Başında durup saatlerce farklı kombinasyonlara bastım ama hiçbir şey olmadı. Open Subtitles جلست لعدة ساعات أضغط عل مختلف المجموعات, لكن لم يحدث شيء
    Artık tedavinizi ve testlerinizi yaptırmak için saatlerce araba sürmeye gerek yok. TED وليست هناك حاجة للقيادة لساعات وساعات من أجل الحصول على علاجك وتحاليلك.
    Babam, Drakula'nın inini bulmak için saatlerce o tabloya bakardı. Open Subtitles أبي كان يحدق بهذه الخريطة لساعات طويلة محاولاً إكتشاف مخبأه
    Küçük çocuklar bu videoları tekrar tekrar izliyorlar ve bunu saatlerce yapıyorlar. TED والصغار يشاهدون هذه الفيديوهات مرارًا وتكرارًا، ويستغرقون ساعات طويلة في مشاهدتها.
    Küçükken saatlerce, Xander'la evliliğimin nasıI olacağını hayal ederdim. Open Subtitles عندما كنت صغيرة . لقد قضيت ساعات في التخيل كيف سيكون شكل حفل زفاف أكساندر
    Ama her anlattığını o kadar ilginç kılıyor ki saatlerce dinleyebilirim. Open Subtitles ورغم ذلك تَجْعلُ كُلّ قصّة مثيرة جداً، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَستمعَ إليها لساعاتِ.
    Bu ünlü doktorlar insanları saatlerce bekletiyor sonra teşrif etme nezaketi göstermiyorlar. Open Subtitles هؤلاء الاطباء المهمين يبقونك منتظرا لساعة ومن ثم لا يظهرون
    Her gün saatlerce alfabeyi sıralayarak, onun ağzı olduk o göz kırpmalarıyla bize vaazlar ve şiirler fısıldarken. TED أصبحنا ننطق بلسانه، نقضي الساعات كل يوم لنلقنه الحروف حين كان يهمس بالمواعظ والأشعار برمش عينيه.
    saatlerce boşta kalan arabaya para ödemiyorum. TED كل هذه الساعات للسيارة غير المستخدمة، لا أدفع لها.
    Hem dinî hem de eğlence sebeplerle geçen saatlerce kitap okuma saatlerce televizyon izlemekten çok daha üstün geliyordu. TED الساعات التي قضيتها في القراءة، الدينية منها والترفيهية، فاقت ساعات مشاهدة التلفاز بكثير.
    İnsanların bir odada saatlerce oturup dinlemesi fikrine bayılıyorum. TED احب فكرة جلوس الناس معا لعدة ساعات ليسمعوا
    C.A. : Bu sohbete saatlerce devam edebilmeyi çok isterdim. TED كريس أندرسون : لكم اود ان اكمل هذا الحوار معك لعدة ساعات مقبلة
    Arkana yaslanıp oturup, kemerini gevşetip, saatlerce sindirmek. Open Subtitles أحب أن أستريح وأحلّ الحزام وأهضم لعدة ساعات.
    Ve tabir-i caizse beni her gün saatlerce pratik yapmam için zorladı. TED وأجبرني، في الأساس، على التدرب لساعات وساعات كل يوم.
    saatlerce pencereden dışarsını seyretmiş olmalısınız. Open Subtitles لابد أنك كنت تراقب هذة النافذة لساعات طويلة
    Bir de otomatik oynatma var, bu videoları bir döngü içinde sonsuz bir şekilde saatlerce tekrar tekrar oynatan. TED وهناك تشغيل تلقائي، حيث تستمر في عرض هذه الفيديوهات مرارًا وتكرارًا في حلقة لا نهائية لمدة ساعات طويلة في كل مرة.
    Şimdi saatlerce katillerle konuşuyorum. Open Subtitles خصتهم هذه الجريمة في كينساس و قضيت ساعات أتحدث الي القتلة و قضيت وقت اكثر
    Kalktığımda da saatlerce sinirli oluyorum. Gerçekten mi? Open Subtitles وعندما أنا أخيراً أعْمَلُ، أَنا عصبيُ لساعاتِ.
    Arabasında saatlerce oturup, Pete'in çıkmasını beklemiş. Open Subtitles تعلم، جلست في سيارتها لساعة تنتظره ليخرج
    Ayrıca, gerçekten maskot güvenliği hakkında endişeliler çünkü kafamızda dev bir başlıkla saatlerce duruyoruz ve bu omurgaya zarar verebilir. Open Subtitles أيضاً ,إنهم قلقون بشأن سلامة التميمة, لأنه عند قضاء ساعات طِوَال مرتدين الرأس يمكن أن يؤذي العمود الفقري.
    Hadi oradan! Evimin önüne park edip saatlerce durduğunu gördüm. Open Subtitles رجاءً , رآيتك ركنت سيارتك في منزلي منذ ساعات
    Harika. O koca şeyin karşısında saatlerce oturabiliyorlar. Open Subtitles انه رائع يمكنهم الجلوس أمام هذا الشىء بالساعات
    Vaktimizi ablası Alexia ile saatlerce yakalamaca oynayarak geçiriyorduk ve "Seni yakaladım!" dediğimizde, TED كنا نمضي ساعات في لعب الغميضة مع اخته اليكسيا، وعندما كنت أقول"أمسكت بك!"
    Yine de saat 11.55'te, saatlerce sorgulamadan sonra Dr. Rainsford sanığa demiş ki... Open Subtitles مع ذلك، في 11: 55 صباحا بعد ساعات من الاستجواب د.راينسفورد قال للمتهم
    Ama kısa bir süre sonra en sevdiği internet sayfasında saatlerce bağlı kalmaya başladı. Open Subtitles ولكن قريبا جدا كان تسجيل الدخول ساعات وساعات على موقعه على الانترنت المفضلة لديك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد