Ve düşündüm ki, daha taze bir yaranın üzerinde Sanki bir yarış varmış gibi düşünmek hayret verici birşey. | TED | وفكرت أنه من المدهش أن نخمن كما لو كانت منافسة، على أمر أعتبره جرحا نديا |
Onun resimlerinin hepsini çekmeyece kaldırdım ve kilitledim, ...Sanki bir fark yaratacakmış gibi. | Open Subtitles | وضعت جميع صور زوجي في درج و أغلقته و كأن هذا سيصنع فرقا |
Bu Sanki bir gelecek bahçesi, tüm modern teknolojileri kutladığımız. | TED | إنه مثل حديقة المستقبل النباتية، حيث نحتفل بكل هذه التقنيات الحديثة. |
Sanki bir şey düşmüş gibi bir çarpma sesi... - ...ve sonra ışıklar sönüp yandı. | Open Subtitles | تحطّم و كأنّ شيئاً سقط و بعدها أومضت الأنوار |
Sanki bir sorun varmış da bana söylemiyormuşsun gibi geldi. | Open Subtitles | أشعر وكأن هناك خطباً ما وأنت لا تقول اي شيء |
Tuhaf bir koku duydum. Sanki bir şey yanıyormuş gibi. | Open Subtitles | لاحظت رائحة غريبة في الجو كما لو أن شيئاً يحترق |
Bu konunun Sanki bir tür ekonomik yükmüş gibi ele alınması ise benim için tam bir muamma. | TED | وكل هذا النقاش كما لو أنه نوع من العبء الإقتصادي، هو لغز بالنسبة لي. |
Kesinlikle öyleydi. Sanki bir rüyada gibiydim. | Open Subtitles | ذلك ماذا كان ، كان مثل أن تعيش حلماً ، حلم كبير |
Sanki bir Sibirya kurdu sürüsü tarafından takip ediliyormuş gibi, Esplanade'den Canal Street'e kadar yürüdüm. | Open Subtitles | من شارع المتنزه إلى شارع القناة كما لو كانت تتبعها مجموعة من ذئاب سيبيريا |
Sanki bir kaç dakika içinde bir şey kazanacaklar, bir şey değiştirecekler gibi. | Open Subtitles | كما لو كانت بضع دقائق يكتسبونها من شأنها أن تغيّر أي شيء في حياتهم. |
Her şeyi ben yaptım. Bugün Sanki bir tarafına takıyormuş gibi gelmen gerekmiyordu. | Open Subtitles | لقد قمت بكل شيء لا داع لأن تتظاهري اليوم و كأن الأمر يعنيك |
Sanki bir çeşit - oyun - oynuyormuşum gibi, ama kurallar benim için birşey ifade etmiyor. | Open Subtitles | إنه مثل الإنغماس في نوعاً ما من اللعب لكن الوقاحة لا تعني لي أي شئ |
Sanki bir daire, bir genç kızı, mutsuz bir kız kurusuna çevirebilirmiş gibi. | Open Subtitles | و كأنّ شقّةً صغيرةً يمكن أن تتحوّل إلى هدفٍ للعانسات الحزينات. |
Evet, haklısın. Sanki bir tomar para ve ehliyetle yapılabilecek bir şey... | Open Subtitles | صحيح ، وكأن هناك طريقة ستمتع بعض أطفاليحملونمالوفيرورخصةقيادة .. |
Çünkü bu mucizeyle, Sanki bir şeyler onları devam etmeye yönlendiriyor. | Open Subtitles | لأن هذه المعجزة كما لو أن شيء ما يطلب منهم الاستمرار |
Diyorum ki, zavallı kardeşiniz üzerine Sanki bir olay incelemsi yapıyormuş gibi teoriler üretmenin zamanı değil. | Open Subtitles | ما اقوله أنه هذا ليس الوقت أن نحلل شخصية شقيقك كما لو أنه حالة دراسية |
Sanki...bir aura gibiydi, onu koruyan bir şey gibi. | Open Subtitles | ،كان مثل.. كان مثل الهالة مثل شيء يحميها |
Sanki bir şey gördüm de. Ben sadece komşuluk yapıyordum. | Open Subtitles | كما لو أنني سأتعلّم شيئاً لقد كنتُ في الجوار فحسب |
Ve sonra tüm bu özel yeteneklerini listenin en altına ekliyorlar Sanki bir önemi varmış gibi. | Open Subtitles | لذا يجعلونك تضع كل المواهب الخاصة في ملخصك كما لو أنها مهمة |
Ondan sonra hayatım, Sanki bir solukta geçmiş gibi geldi. | Open Subtitles | ثمّ حياتي شعرت كما لو أنّ هي كانت طول نفس واحد، |
Sanki bir şeye karşı direniyormuş, bir şeyle savaşıyormuş gibiydi. | Open Subtitles | كان كما لو انه يقاوم شيئاً يقاتل كما لو ان شخصاً |
Sanki bir gölgeymiş gibi uçar ve asla aynı yerde kalmaz. | Open Subtitles | كان يطير كما لو كان شبحا, ولم يستمر فى مكان واحد |
Babamın bana bakışını görmeliydin. Sanki bir uzaylıymışım gibi baktı. | Open Subtitles | كان يجب أن ترى كيف نظر لي أبي كأني مخلوق فضائي |
Duvardaki şu hayvanlar burayı Sanki bir doğa tarihi müzesine çevirmiş. | Open Subtitles | كل هذه الحيوانات في الحائط .. إنه يبدو كمتحف للتاريخ الطبيعي |