ويكيبيديا

    "savaştığı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • يقاتل
        
    • يحارب
        
    • حارب
        
    • يقاتلهم
        
    Alamo'da ki kuşatma altındaki her adamın uğruna savaştığı şey bu. Open Subtitles و هذا ما يقاتل من أجله كل رجل محاصر فى الآلامو
    Eğer Conrad Knox'u biraz tanıdıysam uğruna savaştığı şey için sonuna kadar mücadele eder. Open Subtitles أذا فهمت كونراد نوكس طالما انه يعتقد أن هناك شيء يقاتل من أجله فهذا ما سيفعله
    Bu zırhlardı kuşandığı azgın Norveç kralıyla savaştığı zaman. Open Subtitles - كما تشبه نفسك ذلك كان الدرع الذي كان يرتديه عندما كان يقاتل ملك النرويج الطموح
    Aklın savaştığı şeyi, vücudun da savaşmaya çalıştığı şeyi buldum. Open Subtitles لقد إكتشفت أن العقل يحارب ما يحاول الجسد محاربته أيضاً
    Ve insanların her gün yaşamak için savaştığı ve tek bir öğün dahi kazanamadığı yerlerde buldum. TED ووجدت نفسي في أماكن يحارب فيها الناس يومياً ليعيشوا دون أن يتمكنوا من الحصول على وجبة واحدة.
    Atalarımızın uğruna savaştığı siyasi bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık olmadan bir anlam ifade etmiyor. TED الحرية السياسية التي من أجلها حارب أسلافنا لا معنى لها من دون الحرية الاقتصادية.
    Bu babanın savaştığı düşman gibi değil. Open Subtitles هؤلاء ليسوا كمن كان أبوك يقاتلهم
    Özgür bir Irak için savaştığı zamanları. Open Subtitles -عندما كان يقاتل لحرية العراق -إنها لأجل الناس
    Kensei yanımda savaştığı sürece hiçbir şeyden korkmam. Open Subtitles , طالما أن (كينساي) يقاتل بجانبي أنا لا اخاف شيئاً
    Kötü şeylerin savaştığı yerlere. Open Subtitles حيث يقاتل فيه البشعون.
    Kötü şeylerin savaştığı yerlere. Open Subtitles حيث يقاتل فيه البشعون.
    Spartanın korunması için yüreğini ortaya koyarak savaştığı cansız bedeni ile savaş alanında yattığı zamandır, Open Subtitles إنّها تلك اللّحظة حين يقاتل من كلّ قلبه حاميًا (أسبرطة) ويرقد شهيدًا في ساحة القتال، إنّه النصر!
    - Uğruna savaştığı şeye inanıyor o. Open Subtitles -إنه يؤمن بما يقاتل من أجله
    - Uğruna savaştığı aile öldürdü. Open Subtitles - العائلة التي يقاتل من أجلها
    Ve uğruna savaştığı sebep adına bir yenilgi. Open Subtitles ويفشل في القضية التي يحارب لأجلها وأنت ، يا جميل
    O ahlaksız herif, babanın meslek hayatı boyunca savaştığı her şeyin temsili gibi. Open Subtitles ذلك الحثالة يمثل كل شيء قضى والدك حياته كلها يحارب ضده.
    O kendine değer veriyor, sana değer veriyor, ve onun uğruna savaştığı şey bu. Open Subtitles ويهتم بنفسه، وقال انه يهتم لأمرك وهذا ما يحارب ل.
    İsrailoğullarının uğruna savaştığı her şey, artık tehlike altındaydı. Open Subtitles كل شيء حارب الإسرائيليين من أجله أصبح تحت التهديد
    Senin yüzünden, halkımın korumak için savaştığı her şey yok olacak. Open Subtitles بسببك كل شيء حارب قومي لحمايته -سيتدمر -مهلًا
    Dün akşam gördüklerin ve Beyaz Şapkalı denen o adam Danny ve Colleen'in savaştığı insanlarla bağlantılı olabilir. Open Subtitles ‏‏مهما كان ما رأيته ليلة أمس، ‏فإن "ذو القبعة البيضاء"،‏ ‏‏قد تكون له علاقة ‏بمن كان يقاتلهم "داني" و"كولين". ‏

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد