ويكيبيديا

    "sayıda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • من
        
    • أعداد
        
    • لعدد
        
    • بأعداد
        
    • بعدد
        
    • متعددة
        
    • عدد غير
        
    • عددٌ
        
    • على عدد
        
    • يحصى
        
    • تحصى
        
    • الأعداد
        
    • إصدار
        
    • بالعديد
        
    • العشرات
        
    Burada bulunanların çoğu çok fazla sayıda insanın bunu gördüğüne şahit oldu. TED العديد منكم هنا لديه الفرصة للتأكد من أن يشاهده الكثير من الناس.
    Benim yapmam gereken ise yiyecekleri daha çok sayıda insana ulaştırmaktı. TED ما أردت فعله هو إخراج الطعام إلي مدي أوسع من الناس.
    Bu salonda 600 kişi varmış gibi görünebilir; ama aslında çok daha fazla kişi var burada çünkü her birimizin çok sayıda farklı kişiliği var. TED تبدو هذه الغرفة وكأنها تحوي 600 شخص ولكن في الحقيقة يوجد اكثر من هذا العدد لان كل واحد منا يملك عدة شخصيات في نفسه ..
    Eğer seçmezseniz, beni memnun edecek daha fazla sayıda alırım. Open Subtitles لو لم تختاروا أنتم ، فسآخذ أنا أعداد أكبر بكثير
    İnsanlara tıbbı destek vermek için çok sayıda şefkatli bakıcıya ihtiyaç duymuyor muyuz? TED ألا تعتقد أننا نحتاج إلى الكثير من مقدمي الرعاية المتعاطفين لتقديم المزيد من الرعاية الطبية لعدد أكبر من الناس؟
    Bu leoparlar, insanların şehirlere çok sayıda getirdiği evcil hayvanları avlamayı tercih ediyor. Open Subtitles هذه الفهود تفضّل إصطياد الحيوانات الأليفة التي يجلبها الإنسان إلى المدن بأعداد كثيرة
    her geçen gün daha çok sayıda hastaya takılıyorlar. Hala klinik deney aşamasındalar ama, bunları rutin olarak kullandığınızı hayal edin, TED و يستفيد منها عدد أكثر فأكثر من المرضى. هي لا زالت قيد التجارب السريرية ، لكن تخيلوا حين نتمكن من توصيلها،
    Biz çok şanslıyız çünkü İrlanda'da çok sayıda büyük camgözlerimiz var. TED ونحنُ محظوظون في ايرلاندا , لدينا الكثير من اسماك القرش المُتشمسة
    Üniversitede gerçekten çok çalıştım ve üniversitemdeki çok az sayıda kadın bilgisayar bilimi mezunu arasında olmaktan gurur duydum. TED انا درست بجد شديد في الكليه , وكنت متفائله بكوني واحده من خريجين علم الكمبيوتر النساء الاقلاء في كليتي
    Ve bu da en fazla sayıda insanı memnun edecekti. TED و هذا ما سيتسبب في إسعاد العدد الأكبر من الناس.
    20-30 yıl kadar önce, bunun mümkün olabileceğini düşünen çok sayıda bilimci vardı. TED ظن الكثير من العلماء قبل عدة عقود أن مثل هذا الأمر ممكن الحدوث.
    Yine de sadece çok az sayıda kişi oy kullanabildi. TED ومع ذلك، فإن عددًا قليلًا جداً هو من يمكنه التصويت.
    Anlamak için ağ üzerine çok sayıda yavru midye koyduk. TED لاكتشاف ذلك قمنا بوضع الكثير من صغار المحّار على شبكة.
    Çok sayıda mutlu çalışanı olan organizasyonlar aksinin olduğu organizasyonlara göre üç kat daha fazla gelir elde ediyorlar. TED المنظمات التي لديها الكثير من الموظفين السعداء لديها ثلاثة أضعاف نمو الإيرادات، مقارنة مع المنظمات حيث هذا غير صحيح.
    Evet, bence bu pekala mümkün. Her yerde oldukça fazla sayıda robot olacak. TED أجل, أعتقد أن هذا محتمل, وسيكون هناك الكثير من الروبوتات في كل مكان
    Ancak, buna benzeyen bazı bölgelere baktığınız zaman, yıldızlardan daha fazla sayıda galaksi göreceksiniz ki bu bir tür muamma. TED ولكن عندما تنظرون الى بعض هذه المناطق مثل هذا، سترون مجرات أكثر من نجوم، وهذا أمر محير الى حد ما.
    Her zamankinden çok daha fazla sayıda sümsük kuşu havada dolanıyor. Open Subtitles تطير طيور الأطيش في الهواء في أعداد أكبر من ذي قبل
    Çok sayıda kadını güçlü ve etkili olabilecekleri konumlara taşımaya ihtiyacımız var. ve tabii erkeklerdeki dişil enerjiyi güçlendirmeye de. TED نحتاج لعدد حقيقي من النساء في مناصب قوة ونحتاج لإحياء الطاقة الأنثوية في الرجل
    Çok sayıda Oklahomalı daha iyi bir gelecek için California'ya gidiyor. TED حيث ينتقل سكان أوكلاهوما إلى كاليفورنيا بأعداد كبيرة من أجل مستقبل أفضل.
    Ernest, sen ve işbirlikçin Celestine, inanılmaz sayıda suçla itham ediliyorsunuz. Open Subtitles ايرنيست، أنت شريك سيلستين و متهمون بعدد لا يحصى من الجرائم
    Üzerinde çok sayıda bıçak yaraları, ciddi dayak ve işkence izleri varmış. Open Subtitles مع جروح طعنات متعددة و علامات تدل على ضرب و تعذيب شديد
    Diyeceğim o ki, burada keşfedebileceğimiz sınırsız sayıda dünya olacak. TED فالحقيقة سيكون لدينا عدد غير محدود من العوالم يمكن أن تكتشف هنا، الان سنذهب إلى المستقبل،
    Bazı suistimal iddiaları olmuş ve belli bir sayıda görev gücünün karıştığı vurma eylemleri. Open Subtitles كانت هنالك بعض الإدعاءات لسوء التصرف و عددٌ من حالات إطلاق النار المتعلقة بالضباط.
    Bir sayıya oynarsın. Seçtiğin sayıda durursa koyduğunun 36 katını alırsın. Open Subtitles راهن على عدد إذا يهْبط عليه, ترْبح رهانك ست وثلاثون مرة
    Sular çekildiğinde çok fazla sayıda küçük omurgasız çamurun altında sığınacak yer arar. Open Subtitles أثناء انحسار الماء، تظهر أعداد لا تحصى من اللافقاريات الصغيرة
    Neyse ki M.Ö. 300 yılı civarında Öklid'in sonsuz sayıda asal sayı olduğunu kanıtladığını hatırlıyordur. TED لحسن الحظ ، تذكر أنه وفي حوالي السنة 300 قبل الميلاد ، أثبت إقليدس أن هناك عدداً لانهائياً من الأعداد الأولية.
    O 1979 sınırlı sayıda, özel yapım Boba Fett. Open Subtitles هذا إصدار محدود1979 من بوبا فيت بشكل النعناع
    Çok sayıda cinsel tacizden suçlanan Cardinal Quinn, kanunsuzun son kurbanı oldu. Open Subtitles بالعديد من الاعتداءات الجنسية، وهو أحد ضحايا الحارس الليلي
    - Hayır, emekli olamazsınız. - Hayır, çok sayıda hayranınız var. Open Subtitles لا لا لايمكنك التقاعد لديك العشرات من المعجبين

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد