Senin gibi insanlar bu ülkeyi bir hapishaneye çevirdiler. | Open Subtitles | أشخاص مثلك سيطروا على هذه البلاد و حولوها إلى معتقل |
Senin gibi insanlar bu ülkeyi bir hapishaneye çevirdiler. | Open Subtitles | أشخاص مثلك سيطروا على هذه البلاد و حولوها إلى معتقل |
Senin gibi insanlar umudu ve vizyonu olan fasulye gibi insanlar o kürsünün arkasında olup kararları vermeli. | Open Subtitles | أناس مثلك ، أناس ذوي آمال ورؤيةصائبة،ونزاهة، يجب أن يجلسوا في مقعد القاضي كي يقوموا بإتخاذ القرارات |
Bütün cepheler kokuşmuş, Senin gibi insanlar hariç! | Open Subtitles | جميع الاطراف فاسدة باستثناء الأشخاص مثلك. |
Senin gibi insanlar için aşk ne ifade ediyorsa... | Open Subtitles | منذ أن أصبح الحب دائما يبدوا هكذا لأشخاص مثلك |
Eğer Senin gibi insanlar, benim gibilerden ne olduğunu öğrenmezse o halde neyin anlamı olabilir ki? | Open Subtitles | إذا لم يتعلم الناس مثلك مما حدث لأشخاص مثلي إذن، ماهو الموضوع بحق الجحيم؟ |
Senin gibi insanlar benden sıkça vicdanımı sorgulamamı ister ve ben de ara sıra sorgularım. | Open Subtitles | دائما اشخاص مثلك يسألوني ان اختبر ضميري و انا افحصه بين الحين للاخر و ماذا وجدت جاك؟ |
Ben Amerika'da okurken "ezik" diye tabir edilen Senin gibi insanlar tanıyordum. | Open Subtitles | عندما كنت أدرس في أمريكا تعرفت على أشخاصاً مثلك "إنهم يُدعَونَ "بالخاسرين |
Senin gibi insanlar yüzünden caz ölüyor. | Open Subtitles | الجاز يحتضر بسبب أُناس مثلك. |
Senin gibi insanlar tarafından yeterince şeytana benzetildik. | Open Subtitles | لقد شُوِهَت سُمعتنا بما يكفى بواسطة أشخاص مثلك |
Senin gibi insanlar yüzünden, Başkan'ın karşısına çıkmak istemiştim. | Open Subtitles | أشخاص مثلك هم السبب أني ذهبت للرئيس منذ البداية |
Senin gibi insanlar yakutu asla parlatamaz. | Open Subtitles | أشخاص مثلك أبداً لن يجعلوا الياقوت يلمع. |
Senin gibi insanlar, içimden neler geçtiğini bilerek çok zeki olduklarını düşünürler bilmiyorsun ve asla da bilemeyeceksin. | Open Subtitles | أشخاص مثلك, تظن أنك ذكي جداً لتعرف ما بداخلي.. لكنك لا تعرف ولن تعرف أبداً. |
Senin gibi insanlar bana neden herkesin bizden nefret ettiğini hatırlatıyor. | Open Subtitles | أشخاص مثلك يُذكروني بسبب كره الجميع لنا. |
Tuhaf gelebilir Charlie ama Senin gibi insanlar hakkında yazıyorum. | Open Subtitles | ربما تجد هذا غريبًا يا "تشارلي"، ولكنني أكتب عن أناس مثلك. |
Evet, Senin gibi insanlar hayatıma giriyor. | Open Subtitles | أناس مثلك يدخلون في حياتي |
Pentagon bilmemi istiyor ki Senin gibi insanlar beni bir sahtekar gibi gösterebilir. | Open Subtitles | أن الأشخاص مثلك سيقومون بجعلي مثل المحتال |
Hastalık cihazdaydı, Senin gibi insanlar tarafından bizi yok etmek için bırakılmış. | Open Subtitles | المنارة المُرشدة التى حملت المرض تركت من قبل بعض الأشخاص مثلك لتدميرنا كُلنا |
Senin gibi insanlar için bir kabus olmamı sağlayan yetenekler. | Open Subtitles | مهارات تجعلني كابوس لأشخاص مثلك |
Eğer Senin gibi insanlar, benim gibilerden ne olduğunu öğrenmezse o halde neyin anlamı olabilir ki? | Open Subtitles | إذا لم يتعلم الناس مثلك مما حدث لأشخاص مثلي إذن، ماهو الموضوع بحق الجحيم؟ |
Bazen, Senin gibi insanlar çapraz ateşte kalırlar. | Open Subtitles | احيانآ,اشخاص مثلك يكونون متورطين فى هذه الحرب عِنْدي عيناتُ الدمّ يُمْكِنُ أَنْ أَذْهبَ إلى الشرطةِ |
Dünya iyiye gidebilir, çünkü Senin gibi insanlar.. | Open Subtitles | ...يمكن أن يتحسن العالم لأن أشخاصاً مثلك |
Senin gibi insanlar yüzünden caz ölüyor. | Open Subtitles | الجاز يحتضر بسبب أُناس مثلك. |
Bütün hayatım boyunca Senin gibi insanlar gördüm. | Open Subtitles | لقد عرفت أناساً مثلكِ طوال حياتي |
Makinelerden nefret ederim, ama Senin gibi insanlar çok daha kötü. | Open Subtitles | أنا أكـره الآلات لكن أمثالك من البشر هم أسوأ بـكثير |
Böyle yaparlar çünkü, Senin gibi insanlar yanılgı içinde dış görünüşün özel yaşam hakkında bize ipucu verdiğine inanır. | Open Subtitles | وهم يفعلون ذالك لأن اناس مثلك يظنون انهم ظاهرة مجتمع يحكون لنا عن حياتهم الخاصة |
İsa bir marangozdu. Senin gibi insanlar, kişi olarak iyi. | Open Subtitles | . الناس يحبونك لشخصك فإنك حقا ً فى وضع جيد |