ويكيبيديا

    "sert" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بقوة
        
    • قوي
        
    • قوية
        
    • القوي
        
    • قاسي
        
    • قاسياً
        
    • صعبة
        
    • القاسي
        
    • بشدة
        
    • صعب
        
    • قوياً
        
    • القاسية
        
    • الصعب
        
    • القوة
        
    • الصلبة
        
    Demek ki doğrudan isabet eden bir mermi kadar sert çarpmamış. Open Subtitles إنها ممزقة مما يعني أنها أخترقت بقوة أقل من ضرب مباشر
    - İçtiğiniz şey çok sert bayım. - Ne demezsin. Open Subtitles ـ هذا شراب قوي فعلا يا أستاذ ـ كما تقولين
    Kolayca gözden kaçabilir ama sert cisimle darp aldığı belli. Open Subtitles من السهل أن تغفل عنها، لكنها تشير إلى ضربة قوية
    Ver şu silahı. Ne zamandan beri sert erkeklik taslıyorsun? Open Subtitles أعطني سلاحك اللعين منذ متي وأنت تلعب دور الفتي القوي
    Isabel'e deriyi kesip kemiği delecek kadar sert bir şeyle vurulmuş. Open Subtitles لقد ضربها شيء قاسي لدرجة أن يكسر بشرتها ويغرس في العظم
    O zaman çok yumuşak davranma. Ama çok da sert olma. Open Subtitles انت يجب الا تتساهل معها ولكن عليك الا تكون قاسياً أيضاً
    Kendini dengele. Şu ayağını uzaklaştır. Şimdi güzelce ve sert. Open Subtitles ثبيت وضعك ضع ذلك الساق في النهايه ليس صعبة الآن
    Kafamı o kadar sert vurdum ki, gerçekten çizgi kuşlar gördüm. Open Subtitles لقد ضربت رأسي بقوة جداً لدرجة أنني رأيت عصافير رسوم متحركة
    O kadar sert düzmüş ki, âleti kadının dişlerine sıkışmış. Open Subtitles لقد جامعها بقوة وجدت بقايا من جلد قضيبة في فمها
    Önemli olan ne kadar sert vurduğun değil ne kadar iyi vurduğun. Open Subtitles ما أريدك فعله,ليس ضربها بشكل قوي لكن كيف تتقنين الضربه انظري الي
    Röntgenlerde omurganın boyun kısmında sert bir travma durumuna uygun kırıklar olduğu görünüyor. Open Subtitles الأشعة السينية تظهر تشظياً في الفقرات العنقية مما يتوافق مع جرح قوي حاد
    Açıkça, kurulu dağıtıp oybirliği ile seçim fikri çok sert tepkilere yol açtı. Open Subtitles من الواضح أنّ اقتراح حلّ المجلس ..لانتخاب أعضاء جدد قد أنتج معارضة قوية
    Kaburgaları da kırıImış. Adama, künt bir cisimle çok sert vurulmuş. Open Subtitles وأن تحطم ضلوعه، هذا الرجل عانى بشدة من جراء صدمة قوية
    Bakıyorum beni çok sevdin sert çocuk, ziyaretime gelmeden yapamıyorsun! Open Subtitles إنك تحبني أيها الشاب القوي هذا واضح، فأنت تستمر بزيارتي
    sert çocuk o kadar aşağılanmıştı ki arkadaşlarını orada bırakıp gitti. Open Subtitles ذاك الرجل القوي المحلي تعرض لمذلة شديدة و غادر مع أصدقائه
    Onur Kuvvetleri, dışarından birine sert görünebilir ama işe yarıyor. Open Subtitles فيلق الشرف قد يبدو قاسي لشخص من الخارج ولكنه فعال
    Şans oyunları sert bir iştir. Bunu kendim de yaşadım. Open Subtitles الغش المستمر قد يكون قاسياً وقد يدمرك وأنت شاهدت هذا
    Kanzi'nin kullandığı kaya oldukça sert ve taştan alet yapmak için ideal, ama onu tutmak büyük beceri istiyor. TED الصخرة التي يستخدمها كانزي قاسية جدا مثالية كأداة حجرية، ولكن صعبة التعامل، تتطلب مهارة كبيرة.
    sert sözler ve tehditler kullanmayı denedim. Ancak hiçbir sonuç alamadım. TED لقد جربت الكلام القاسي .. والتهديد .. ولم استفد من ذلك بشيء ..
    Gene bayıldı. sert bir tokat atın, bakalım ayılacak mı? Open Subtitles لقد فقد الوعى ثانيةً اصفعه بشدة لنرى هل سيستعيد وعيه
    Afedersiniz, efendim. Majesteleri daha sık yıkanırsa, bu kadar sert ovmak zorunda kalmam. Open Subtitles أنا لا يجب أن أَفرك صعب إذا فخامتك تستحم في أغلب الأحيان أكثر
    sert bir şey demedim. Reçetesiz bir şey var mı diyorum. Open Subtitles لا, ليس شيئاً قوياً أنا أتحدث عن دواء من دون وصفة
    Bütün hikaye Pennsylvania, Pittsburgh'da, ölüymüşler gibi herkesin onlardan vazgeçtiği sert bir mahallede lise öğrenci olan benimle başlıyor. TED كل القصة في الواقع تبدأ كفتى في الثانوية في بيتسبورغ، بنسلفانيا، في احد الاحياء القاسية التي يئس منها الجميع.
    Yedinci sinifta o kadar sert otuzbir çektin ki omzunu çikardin. Open Subtitles عندما الدرجة 7 كنت الاستمناء من الصعب جدا عظم الكتف الانزلاق
    Çok sert vurmak zorunda değildin. Hiç tereddüt bile etmediğini fark ettim. Open Subtitles لم يكن يفترض أن تضرب بهذه القوة بخلاف أنه لم يتردد أصلا
    Hiç bir telsiz sinyali o kadar sert kayayı delemez. Open Subtitles لا يوجد إشارة يمكن أن تخترق تلك الصخورة الصلبة الكثيرة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد