| Tanrım, sevdiklerimiz güvende olduğu iç in... ve yiyeceğimiz yemekler iç in sana şükürler olsun. | Open Subtitles | نحمد الله على سلامة أحبائنا وعلى الطعام الذى نوشك على الحصول عليه , آمين |
| Tanrım, bu nimet için, bugün aldığımız nefes için sevdiklerimiz, kardeşlerimiz, annelerimiz için şükürler olsun. | Open Subtitles | ،ربي، نشكرك على هذه الهبة ..على الهواء الذي تنفسناه اليوم ،على أحبائنا أخواننا، أخواتنا وأمهاتنا |
| Ve bu çok önemli, sadece kendimiz için değil, tüm sevdiklerimiz için. | TED | وهذا شيء شديد الأهمية ليس لأنفسنا وحسب، ولكن لكل الذين نحبهم. |
| Ölümlerimize sevdiklerimiz için, zamansız ve uygunsuz olmaları dileğiyle. | Open Subtitles | إلى وفيّاتنا... علّها تكون في غير أوانها وغير ملائمة لكلّ أحبّائنا |
| Değer vermemiz gereken sevdiklerimiz var. | Open Subtitles | أننا نمتلك أحباء لا يمكننا الإستخفاف بقيمتهم؟ |
| sevdiklerimiz öldü diye neden öldüklerini sorgulayamayız. | Open Subtitles | لا يوجدُ هناك أي سبب كبير ذو معنى تكون نتيجته أخذ شخص نحبه |
| Çünkü gerçekten istediklerimiz gerçekten sevdiklerimiz öldü, ölüyorlar... | Open Subtitles | ... لأن من نرغب بهم حقاً ... الذين أحببناهم قد اصبحوا موتى |
| En kötü anlarımızda sevdiklerimiz bize her zamankinden daha yakındır. | Open Subtitles | في أوقاتنا المظلمة يكون أحبتنا هم الأقرب، |
| İşimizin çok önemli olduğunu kimse inkar edemez ama aynı zamanda değer vermemiz gereken sevdiklerimiz var. | Open Subtitles | لا يمكن لأحد أن ينكر أهمية عملنا، لكننا أيضاً لدينا أحبائنا الذين لا يمكننا الإستخفاف بقيمتهم. |
| Bazı dostlarımız ve sevdiklerimiz şu an yaşam savaşı veriyor ve bu iyi de olsa kötü de olsa bu kasabadaki kimse vampirleri benden iyi tanımıyor. | Open Subtitles | لكن بعض أصدقائنا و أحبائنا يقاتلون من أجل حياتهما حالياً، و للأفضل أو للأسوأ، |
| Yapmamız gerekenleri sevdiklerimiz için yaptığımız bir dönemdeyiz. | Open Subtitles | نحن نعيش في زمن, يجب أن نفعل أي شيء من أجل أحبائنا |
| Yapmamız gerekenleri sevdiklerimiz için yaptığımız bir dönemdeyiz. | Open Subtitles | نحن نعيش في زمن، يجب أن نفعل أي شيء من أجل أحبائنا |
| karşı empati kurmaniza engel olmamali. sevdiklerimiz için yapabileceğimiz en iyi şey belki de onları insan gibi düşünmektir. | TED | أفضل ما يمكننا فعله مع من نحبهم. هو في الحقيقة تجسيدهم |
| En sevdiklerimiz dönüşürse, eve geri dönüp en sevdiklerini yok eder. | Open Subtitles | أولئك الذين نعزهم لو تحولوا... لعادوا ودمروا هؤلاء الذين... نحبهم أكثر. |
| Ama konu sevdiklerimiz olunca hepimizin gözü kör olur. | Open Subtitles | لكن بعض الاوقات نحن نملك بقع عمياء عندما يأتي الموضوع الى الاشخاص الذي نحبهم. |
| sevdiklerimiz sonsuza dek bizimle olacak. | Open Subtitles | حيث سنكون برفقة أحبّائنا إلى الأبد |
| Diğer tarafta bizi bekleyen hayaletler, şeytanlar veya sevdiklerimiz yok. | Open Subtitles | ليس ثمة أشباح أو شياطين أو أحباء ...بإنتظارنا على الجانب الآخر |
| sevdiklerimiz, sevmediklerimiz. | Open Subtitles | ما نحبه و ما نكرهه اهتماماتنا |
| sevdiklerimiz bizi terk etti. | Open Subtitles | كلانا هُجرنا من قبل الذين أحببناهم |
| sevdiklerimiz yüksek beklentilerimizi karşılamayınca çok üzülürüz bilirsin. | Open Subtitles | من المحزن عدم وصول أحبتنا إلى معاييرنا العالية |
| Kolyeyi hemen perilere götürmezsek hem biz hem de sevdiklerimiz bu korkunç büyüye kapılacak. | Open Subtitles | ما لمْ نوصل القلادة للحوريّات فوراً فنحن وأحبّاؤنا سنُضرب بتلك التعويذة الوحشيّة |
| Bunu sevdiklerimiz için yaparız, silah arkadaşlarımız için. Böylece ödleklere benzemeyiz. | Open Subtitles | نحن نفعل ذلك لنحمى من نحب ، لأخوننا فى السلاح وحتى لا نبدوا كالجبناء. |
| sevdiklerimiz bize yük, düşmanlarımız tarafından bize karşı kullanılabilirler. | Open Subtitles | الروابط عبارة عن عوائق، نفوذ يتمّ إستخدامهم ضدّنا بواسطة أعداءنا. |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 