Biri sahnede, öteki Seyirciler arasında. | Open Subtitles | واحدة كانت على المسرح و الأخرى كانت بين الجمهور للتفاعل |
Seyirciler arasında bulunan çok sevdiği bir bayan için şarkı söyleyecek. | Open Subtitles | سوف يغني أغنية لفتاة مميزة بين الجمهور يحبها كثيراً |
Tom Frank Seyirciler arasında. | Open Subtitles | - توم فرانك إنه بين الجمهور. - أهذا انت. توم؟ |
Ve bu gece Seyirciler arasında, beş Einstein olmadığına adım gibi eminim. | TED | وأنا لا أشك بوجود خمسة أشخاص مثل أينشتاين في هذا الحضور الليلة. |
Ve komiktir ki, bütün bu macera, bir TED katılımcısı ile başladı -- bugün Seyirciler arasında bir yerlerde olduğunu umduğum Chee Pearlman. | TED | وبدأت رحلتي, مضحك بما فيه الكفاية, مع أحد الحضور في تيد شي بيرلمان, الذي أتمنى أن تكون في مكان ما مع الحضور اليوم |
Seyirciler arasında pek çok sponsor olacak. | Open Subtitles | وهناك العديد من الرعاه بين الجمهور |
Ceti Alpha Three'den Kumandan Umfrumf'un Seyirciler arasında olduğunu ruhun duymadı. | Open Subtitles | لم يكن لديك أي فكرة أن القائد أومف-رمف من كوكب سيتي آلفا ثري كان متواجد بين الجمهور. |
Belki Seyirciler arasında meşhur biri vardır. | Open Subtitles | لعلَّه مِن بين الجمهور شخصٌ مشهور |
- Seyirciler arasında. | Open Subtitles | انه بين الجمهور |
Seyirciler arasında özel bir konuğumuz var. | Open Subtitles | لدينا ضيفاً خاصاً بين الجمهور |
Seyirciler arasında yedi polis varmış. | Open Subtitles | rlm; وكان ثمة 7 رجال شرطة بين الجمهور. |
Seyirciler arasında bir kız var. | Open Subtitles | -هناك فتاة بين الجمهور |
Ve sanırım şüphelilere de ihtiyacım var. Evet. Bu listedekilerin de Seyirciler arasında olmasını sağlayın. | Open Subtitles | وأعتقد أنني بحاجة للمشتبه بهم أجل ، تأكّدي أنّ هؤلاء الناس ضمن الحضور |
Ve sanırım şüphelilere de ihtiyacım var. Evet. Bu listedekilerin de Seyirciler arasında olmasını sağlayın. | Open Subtitles | وأعتقد أنني بحاجة للمشتبه بهم أجل ، تأكّدي أنّ هؤلاء الناس ضمن الحضور |
FB: Bir kız, kız kardeşini sevdiğinde, Washington DC'de Ulusal Tiyatro'da ilk gösterini oynarken kardeşinin Seyirciler arasında olmasını ister. | TED | عندما تحب أختٌ أختها، تريدينها بين الحضور عندما تؤدين العروض الأولى في المسرح الوطني في "واشنطن" العاصمة. |
Şimdi bu Seyirciler arasında bahse varım ki; bazı inanılmaz teknolojileri düşünüyorsunuz, benim bile duymadığım bazı şeyler, Bundan kesinlikle eminim. | TED | أنا أراهن، أن هذا الحضور يفكر في تقنية رائعة و مبهرة ربما فكرتم في أشياء لما أسمع بها حتى ! أن متأكد جدا |
Seyirciler arasında pilotun da olduğunu görmek beni ürküttü. | Open Subtitles | رؤية الطيّار بين الحضور أفزعتني. |
Seyirciler arasında bu noktada şüphe duyan birileri olduğunu biliyorum ve belki "Ama, Naomi. Tyra. Joan Smalls. Liu Wen" diyecek bazı moda tutkunları var. | TED | وأنا أعرف أن هناك أشخاص في الحضور من المتشككين عند هذه النقطة، وربما هناك بعض العاملين في الموضة الذين هم، مثل، "انتظري. نعومي. تايرا. جوان سمول. ليو ون. " |