"sizin hatanız" - ترجمة من تركي إلى عربي

• خطأك
• خطؤك
• غلطتكِ
• خطئك
• غلطتكم
• خطأكم

Reytingler baş aşağı giderse ya da bir müşteriyi kaybederseniz sizin hatanız olmasa bile, günah keçisi olan hesap yöneticisidir.
حسناً ، إذا انخفض التقييم أو أنك فقدت عميل حتى و إن لم يكن خطأك فإن العنزة هى الحساب التنفيذى

"Tüm bela neyle ilgili bilmiyorum ama, eminim bu sizin hatanız olmalı."
انا لا اعرف ما المشكلة لكنى متأكد انه يجب ان يكون خطأك

sizin hatanız değildi; siz iyisiniz.
ولم تكن الكثير من الامور من خطأك .. انت بحالة جيدة

Bu sizin hatanız değildir belki. Bütün beklenmedik şeyler beni bulur zaten!
على الأرجح لم يكن خطؤك انا حتى لم أدفع فاتورة المطعم

— Hayır, sizin hatanız değil ki?
ــ اهدأي، ليست الغلطة غلطتكِ

Bunların hepsi sizin hatanız. Kim olduğunuzu söylediğimde, göreceksiniz.
هذا كله خطئك انتظر حتى اخبرهم من انت

sizin hatanız, doğru olan bir şeyin aynı zamanda iyi olması gerektiğini kabul etmeniz.
خطأك بأنك تفترض ذلك؛ لأن شيئًا ما صادق هو جيّد.

Hepsi değil ama kısmen sizin hatanız. Bunu inkâr etmenin gereği yok.
ليس كل شيء، ولكن جزئياً خطأك ولا فائدة من إنكار ذلك.

Evet ama kardeşimde bir sorun var ve bu sizin hatanız olabilir.
أجل، لكن هنالك خطب بأخيّ . وقد يكون خطأك

Bunların sizin hatanız olduğunu söylüyorsanız, hayır.
لا، ليس إن كنتي تقولين أنه خطأك.

Hepsi sizin hatanız. Bu motosikleti hiç almamalıydım.
إنه كله خطأك, تلك "الدراجة البخاريه" كانت كل ما أمتلك

Bu sizin hatanız değil biliyorum, Fakat halkım aç.
اعلم انه ليس خطأك ولكن شعبى يموت جوعاً

Bir sorun olduğunu biliyorsanız ve onlara bir şey olursa bu sizin hatanız olur.
و إذا كنت تعرف مُشكلتهم و حدث لهم مكروه... فهذا سوف يكون خطأك.

Kızmayacağım, biliyorum bu sizin hatanız değil.
{\fnTraditional Arabic\fs36\b1}لن اكون غاضباً {\fnTraditional Arabic\fs36\b1}اعلم انه لم يكن خطأك

Boynum için daha geniş olması lazım, ama bu sizin hatanız değil.
رقبتي أقصر من اللازم ليس خطأك

sizin hatanız değildi.
انسي الأمر إنه لم يكن خطأك

Efendim sizin hatanız değildi. Biz, yapmak zorundaydık fırsatımız varken.
لم يكن خطؤك يا سيدى كان لابد أن نستغل الفرصة عندما سنحت لنا

Hastamdan özür dileyip, bunun sizin hatanız olduğunu söyleyin. Fazla bir şey değil.
تعتذر لمريضي وتخبره أنه كان خطؤك, لا مشكلة؟

Yoktu ama sizin hatanız değildi.
-كلا، ولكنّها ليست غلطتكِ .

sizin hatanız değildi, Teğmen.
إنه ليس خطئك .. أيها الملازم

Benden, sizin hatanız olmadığını, sizi daha az sevmeyeceklerini yetişkin ilişkilerinin karmaşık olduğunu, falan filan feşmekanı söylemem istendi.
لقد منحت السلطة لتأكيدي لكما ان هذه ليست غلطتكم حبهم لكم لا ينقص

Hayır, sizin hatanız değil, ve geminin hatası da değil.
لا ماثيزار, انه ليس خطأكم وليس خطأ السفينه