| sorunun ne? | Open Subtitles | ما مشكلتك ؟ ذلك الفتى الصغير كان لطيف معها |
| Tanrım, niye bu yere gelmemizi istedi. Aa, tatlım, tatlım, yavaş. Oğlum senin sorunun ne? | Open Subtitles | لماذا أرادت المجيء إلى هنا ؟ ما مشكلتك ؟ |
| Normal bir herif değilsin. Kadın haklı! Senin sorunun ne? | Open Subtitles | أنت لست طبيعياً، إنها محقة ما خطبك يا هنري؟ |
| Efendim, sanırım sorunun ne olduğunu biliyoruz. Acele hareket etmeliyiz. | Open Subtitles | سيدي أعتقد أني عرفت ما المشكلة يجب أن نتصرف بسرعة |
| Bak dostum, sorunun ne bilmiyorum ama o benim kız kardeşim. | Open Subtitles | لا أعرف ما هي مشكلتك و لكن هذه الفتاة هي اختي الصغيرة |
| sorunun ne bilmiyorum ama buna katlanmayacağım. | Open Subtitles | أنا لا أعلم ماهي مشكلتك لكن لا أستطيع أتحمل هذا |
| Sana sorunun ne olduğunu sorarsam, bunu yapmayı kesecek misin? | Open Subtitles | إذا سألتك ماذا بك , هل ستتوقفين عن فعل ذلك ؟ |
| sorunun ne bilemiyorum, arkadaş, ama... | Open Subtitles | لا أعلم ما مشكلتك ياصاح, لكن ـ ـ ـ |
| Senin sorunun ne? Ben sana yardım etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | ما مشكلتك أنا أحاول تقديم المساعده |
| Sen Hynerian'sın! Siz suda yaşarsınız! Senin sorunun ne? | Open Subtitles | أنت هاينريان أنت مائى ما مشكلتك |
| Biz sadece konuşuyoruz. Senin sorunun ne Johnny? | Open Subtitles | كنا نتكلم فقط هنا ما مشكلتك جوني؟ |
| sorunun ne ? | Open Subtitles | من الافضل ان تبتعد عن الطريق ما خطبك بحق الجحيم؟ |
| Senin sorunun ne? Seni Serinletip, Kapatma Zamanı. | Open Subtitles | ما خطبك ؟ لقد حان وقت وضع الامور في نصابها |
| Jin Yoo Jin, senin sorunun ne? | Open Subtitles | جي بي أوبا , أرجوك دعه وشأنه , جين يو جين , ما خطبك ؟ |
| sorunun ne olduğunu anladım. Onu gerçek bir erkek olduğu için kıskandın. | Open Subtitles | أعرف ما المشكلة, أنت تغار لأنة رجل بمعنى الكلمة |
| - Lütfen sorunu çözdüğünü söyle. - Daha sorunun ne olduğunu bilmiyoruz ki. | Open Subtitles | أرجوك قل لي إنك أصلحت المشكلة - نحن لا نعرف ما المشكلة - |
| Senin sorunun ne biliyor musun? Rahatlaman ve eğlenmen lazım. | Open Subtitles | هل تعرف ما هي مشكلتك , أنت تحتاج إلى الراحة , إلى بعض التسلية |
| sorunun ne bilmiyorum ama benim kızım iyi bir insandır. | Open Subtitles | بأن تجعلك تحبينها لا أعلم ماهي مشكلتك ولكن ابنتي هي فتاة صالحة |
| Saçmalamayı kesip, sorunun ne olduğunu söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | اريدك ان تُنهي هذا الهراء و تخبريني ماذا بك |
| sorunun ne olduğunu söyleyecek kadar bilginiz var artık. | TED | أنتم تعلمون ما يكفي لتجيبوني. ما الخطأ في تلك العبارة؟ |
| Evet anne, sorunun ne senin? | Open Subtitles | نعم، يا ماما ، ما المسألة معك؟ |
| İlginç. Asıl soru şu ki, kızla sorunun ne? | Open Subtitles | مما يطرح السؤال، ما مشكلتكَ معها؟ |
| Senin sorunun ne biliyor musun, Bayan her kimsen? | Open Subtitles | هل تعرفين ماهي المشكلة معك ، أنسة. أيا كان أنتِ ؟ |
| - Biraz fazla oldu, biliyorum. - sorunun ne senin? | Open Subtitles | لقد بالغت في الرد أعرف ذلك - ما خطبكِ ؟ |
| Senin sorunun ne? | Open Subtitles | لقد كبحتني من المؤخرة ماذا جرى لك؟ |
| Hatta önemli de bir haber. sorunun ne yani? ! | Open Subtitles | في الواقع، إنها مهمة، لذا، مامشكلتك اللعينة؟ |
| Onu tedavi etmeyecekler, çünkü sorunun ne olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | هم لن يعالجوه لأن هم لا يعرفون ما هو الخطأ فيه. |
| Senin sorunun ne? | Open Subtitles | ماذا حل بك بحق السماء؟ |