ويكيبيديا

    "suçlanacak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • اللوم
        
    • يُلام
        
    • الملام
        
    • يلام
        
    • سأتهمه
        
    • الملامة
        
    • سيحاكم
        
    • ستتهم
        
    • سيلام
        
    • سيُلام
        
    Korkuyorsun çünkü dener ve başaramazsan, suçlanacak tek kişi sensin. Open Subtitles أنتِ خائفة لأنّه إذا حاولت وفشلت فسيلقى اللوم عليكِ فحسب
    suçlanacak kimse olmayınca başarısızlıktan nefret ediyorum. Open Subtitles انا اكره الفشل عندما لا يوجد احد لالقاء اللوم عليه
    suçlanacak biri varsa o da Kurucu'dur, seni tetiği çekmeye o zorladı. Open Subtitles إذا كان هناك من يُلام فهو المؤسس، لقد أجبرك على إطلاق النار.
    Olan herşey için suçlanacak kişi benim. Herşey için. Open Subtitles أنا الملام على كل الأمر على كل شيء
    İşe yaramadıklarında, suçlanacak biri yada bir şey vardır. TED فلو لم تنجح، لابد وأن يلام أحد أو شيء ما.
    Bu kasabanın her santimetrekaresini arayacağım ve müdahele eden herkes de cinayetle suçlanacak, anladınız mı? Open Subtitles لا أحتاج إلى أي إذن سوف أقوم بتفتيش كل منطقة هنا، خلال الـ 3 ساعات القادمة وكل من يرفض سأتهمه بجريمة قتل، هل فهمتي ؟
    Yani hata benim mi? suçlanacak kişi ben miyim? -Hayır, benim kahrolası! Open Subtitles أنا الملامة, اللعنة أقر بذلك
    İkisinin de güçlü sebepleri var ve 12 saat içinde biri suçlanacak. Open Subtitles كل واحد لديه دافع قوي و في حولي 12 ساعة أحدهم سيحاكم
    Kontes duruşmada cinayetle suçlanacak. Open Subtitles ربما ستتهم بجريمة القتل
    Vampirlerin efendileri bu durumdan ötürü suçlanacak birine gereksinim duymuşlar. Open Subtitles مصاصو الدماء الملوك كانوا بحاجة لإلقاء اللوم على شخص ما لأجل الموقف
    Bunda suçlanacak birisi varsa, bu adamdır, çocuk değil. Open Subtitles لو هناك من يستحق اللوم فهو الرجل وليس الصبي
    O zaman suçlanacak olan, toplum. Öyle mi? Open Subtitles إذا , لنلقي اللوم على المجتمع , أليس كذلك ؟
    Domuz istenileni yapmayınca siz değil Sarah Louis suçlanacak. Open Subtitles أعني اللوم لن يلقى عليكم عندما يخفق الخنزير هي من ستتلقى اللوم
    Eğer dünyanın durumu için suçlanacak biri varsa o da benim. Open Subtitles إذا يوجد أحد يُلام على حالة العالم فإنه أنا
    Yapma dostum. Sabıkamı gördün. Böyle bir şey olduğunda ilk suçlanacak adam benim. Open Subtitles بربّك يا رجل، رأيت سجلي الجنائي، إن حصل شيء كهذا، أنا أول شخص يُلام.
    bu yanılgısından dolayı suçlanacak varsa, o da büronun kendisidir. Open Subtitles لو أن هناك أي شيء يُلام على غرورها فهو المكتب ذاته
    Olan herşey için suçlanacak kişi benim. Herşey için. Open Subtitles أنا الملام على كل الأمر على كل شيء
    - Seni suçlamıyorum... Evet, seni suçluyorum. suçlanacak olan sensin. Open Subtitles نعم , أنا ألومك أنت الملام
    Düzen bozulmaya başlayınca, ilk suçlanacak kişinin yeni eleman olduğunu bilirim. Open Subtitles إنه الفتى الجديد الذي يجب ان يلام لأنه حرك المنضدة
    Birini suçlaması gerekti. Ama suçlanacak kişi sen değilsin. Open Subtitles لقد كان يحتاج أن يلوم أحدًا ما لكن ليس أنتَ من يجب أن يلام
    Bu kasabanın her santimetrekaresini arayacağım ve müdahele eden herkes de cinayetle suçlanacak, anladınız mı? Open Subtitles سوف أقوم بتفتيش كل منطقة هنا، خلال الـ 3 ساعات القادمة وكل من يرفض سأتهمه بجريمة قتل، هل فهمتي ؟
    suçlanacak kişi sen olacaksın. Open Subtitles ستقع عليك الملامة
    Hırsızlıkla suçlanacak. Open Subtitles باستخدام هذه النسخة، سيحاكم بتهمة الانتحال
    Memur Roenick, cinayetten suçlanacak mısınız? Open Subtitles هل تظن أنك ستتهم لقتل الضابط (رونيك)؟
    Hayır, Josep Tufor bununla suçlanacak. Open Subtitles لا، جوزيف تيودور سيلام على كل هذا
    Ölümünden dolayı suçlanacak iblis. Open Subtitles إنه الشيطان الذي سيُلام على مَقتلكِ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد