tüm arkadaşlarım gitmeleri gerektiğini çünkü hedef olduklarını söyledi. | TED | كل أصدقائي قالوا بأنهم سيغادرون فهم أهداف محتملة |
New York'daki herkes bunu biliyor, tüm arkadaşlarım. | Open Subtitles | الكل في نيويورك يعرفون هذا كل أصدقائي هناك يعرفون هذا |
tüm arkadaşlarım gitti. Ernessa tüm zamanını Lucy'nin odasında geçiriyor. | Open Subtitles | جميع أصدقائي رحلوا أرنيسا قضت كل وقتها في غرفة لوسي |
-Son zamanlarda tüm arkadaşlarım okul için uzakta ve burada kalan tek kişi benmişim gibi hissediyorum bunun tam bir başarısızlık olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | كل ما في الأمر هو أنني أشعر مؤخراً أن جميع أصدقائي في الجامعة وأنا وحدي هنا مما يجعلني أشعر أنني فاشلة |
On saniyede 30 puan alırsam tüm arkadaşlarım girebilirler mi? | Open Subtitles | لو بإمكاني قتل 30 خلال 30 ثانية، فهل بإمكان كلّ أصدقائي الدخول؟ |
En yakın arkadaşım sensin çünkü tüm arkadaşlarım | Open Subtitles | انت اعز اصدقائي,لانه كل اصدقائي يكرهونني.. |
Gelecek yıldan sonra tüm arkadaşlarım büyük, özgür kadınlar olmak isteyecekler. | Open Subtitles | بعد السنة القادمة كل صديقاتي يردن أن يصبحن نساء مستقلات. |
tüm arkadaşlarım görmüş, bir tek ben görmedim. | Open Subtitles | اسمعى , كل اصدقائى سبق لهم رؤيتهم و انا لم اراهم |
Ama anne, diğer tüm arkadaşlarım Kuzey Kutbu'na gidiyor. | Open Subtitles | و لكن يا أمي كل الشباب ذاهبون للقطب الشمالي |
Sadece... Bir hastalık. Sanırım tüm arkadaşlarım yakalanıyor. | Open Subtitles | يوجد مرض أعتقد أن كل أصدقائي قد أصيبوا به |
tüm arkadaşlarım barlarda duman içinde aptalca eğlendiler. | Open Subtitles | كل أصدقائي ارتادوا البارات وشاهدوا رقص النساء |
Tüm Meksikalılar, Amerikalıdır ve benim de tüm arkadaşlarım Meksikalı olduğuna göre öyleyse tüm arkadaşlarım Amerikalı demektir. | Open Subtitles | كل المكسيكيين أمريكان .. وكل أصدقائي مكسيكيين .. إذن كل أصدقائي أمريكان |
tüm arkadaşlarım beni büyük şehir ile ilgili uyarmıştı, ama bakın, hemen bir beyefendi ile tanıştım. | Open Subtitles | كل أصدقائي حذروني من هذه المدينة الكبيرة لكن أنظر ,في الحال ألتقي رجل محترم |
Şu sıralar aşk hayatımla ilgili bir sorun yaşıyorum o yüzden ikimizin konuşması biraz garip olabilir, biliyorum ama bu konuda, bildiğin gibi diğer tüm arkadaşlarım tam bir angut. | Open Subtitles | إنني أواجه موقفاً يتعلق بحياتي العاطفية لذا فإنني أعلم أنه قد يكون من غير اللائق أن نتحدث عنه لكن في هذا المجال ، وكما تعلمين فإن كل أصدقائي أغبياء جداً |
Şovu izlemeye devam edersem tüm arkadaşlarım bebek olduğumu düşünecek. | Open Subtitles | جميع أصدقائي سيظنونني طفلا إذا واصلت مشاهدتكم |
Ne şanslıyım ki tüm arkadaşlarım yazılı medyadan uzaklar. | Open Subtitles | لحسن الحظ جميع أصدقائي مُبتعدين عن الإعلام المطبوع. |
tüm arkadaşlarım koleje gitmek için ayrıldığından beri oldukça zor geçiyor. | Open Subtitles | حسناً، الوضع صعب جداً منذ رحيل جميع أصدقائي للجامعة |
tüm arkadaşlarım pilot. | Open Subtitles | هل هذا كثير أنا أعني أني جميع أصدقائي طيارين |
tüm arkadaşlarım gitti. | Open Subtitles | كلّ أصدقائي غادروا. |
- ATF'teki tüm arkadaşlarım aldı bunları. | Open Subtitles | كل اصدقائي في اي تي اف أخذوها |
- Evet. Sessiz sinema partisi düzenliyorum ve tüm arkadaşlarım seni de - davet etmem için çok ısrar ettiler. | Open Subtitles | "سأقيم حفل "بدون كلام و كل صديقاتي أصرين على مجيئك |