ويكيبيديا

    "tüylü" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الريش
        
    • فزي
        
    • الفرو
        
    • فازي
        
    • فروي
        
    • المشعرة
        
    • ريش
        
    • بالفرو
        
    • الفراء
        
    • الفروي
        
    • مشعرة
        
    • المشعر
        
    • ريشة
        
    • ضبابي
        
    • الكائنات
        
    tüylü kanatları hasara karşı daha dayanıklıdır pterosaurun deri yapılı zarına nazaran, özellikle de dal ve çalı çırpı arasında. Open Subtitles لكن أجنحتها ذات الريش أكثر قدرة على مقاومة الأضرار من الأغشية الجلدية للديناصورات الطائرة لا سيما , بين الغصون والأشجار
    Bay tüylü Pantolon babasının ona verdiği son şey. Open Subtitles (مستر فزي بانتس) كان آخر شيء أعطاه إليها والدها
    Hiç küçük bir Rottweiler gördünüz mü, siyah tüylü, çirkin bir şey. Open Subtitles أنتم تنظرون الى الروت فايلر ذو الفرو الاسود ، هذا الشئْ قبيح
    Yavru için değişik isimler bulmaya çalıştım tüylü, Benekli ya da Hızlı gibi. Open Subtitles جربت أسماء مختلفة للصغير مثل "فازي", "سبوتس" أو "سبيدي"
    tüylü, dört ayaklı, herhangi bir şey olabilir ama benim aklıma kurt adam geliyor. Open Subtitles اوتري، لقد دهستُ حيواناً فروي .. بكل قوتي، يُمكنُ أَنْ يَكُونَ أيّ شئ 'لكني هنا افكر بـ 'مذؤوب ..
    Kardeşi François kontrbasçı. tüylü uzun elleriyle. Open Subtitles أخوه، فرانسوا، عازف الباس بيديه الطويلة المشعرة
    Erkeklerin duyargaları fırça gibi hatta tüylü gibi duruyorlar. TED الذكور لديها هوائيات كثيفة جداً، تبدو وكأنها ريش نوعاً ما.
    Peki, herhangi bir yerinizi oynattığınızda, tüylü dostumuz sizi taklit edecek. Open Subtitles عندما تحرك أي جزء من جسدك صديقنا المغطى بالفرو سيقلدك تماماً
    Yıllar içinde onu, bu tüylü ve tatlı hayvanları bizim hasta çocuklara getirip, ara sıra onlarla vakit geçirme konusunda ikna ettim. TED على مدى سنوات، أقنعته لنقل تلك البهائم ذات الفراء الجميل لتسلية مرضانا الأطفال من وقتٍ إلى آخر.
    Ve tüylü tavşan beyaz karların üzerine doğru koşuyor. Open Subtitles الأرنب الفروي يَركُض عبر ندف الثلج البيضاء الرقيقة
    Aldo Leopold bunun biyolojik bir kasırga, bir tüylü fırtına olduğunu söyler. TED كان ألدو ليوبولد يصفها بأنهاكانت كعاصفة بيولوجية أو كعاصفة من الريش.
    Kuşların en uzak tüylü akrabalarının tellere benzeyen düz tüyleri vardı. TED ذوات الريش من أقارب الطيور الأكثر بعداً كان لديهم ريش مستقيم والذي بدا مثل الأسلاك.
    tüylü dinozorların tam olarak nasıl uçtuğu hâlâ bir gizem. TED كيف بالضبط طارت الديناصورات ذوات الريش لا يزال لغزاً لدرجة ما.
    tüylü Pantolon'un yerini dolduramayacağımızı biliyorum ama şeyi merak ediyoruz... Open Subtitles أعلم أننا لا نستطيع أن نستبدل (فزي بانتس) لكننا كنا نتسأل
    "tüylü sevgilim" Open Subtitles ماي فزي فلانتاين ( فالانتاين المشوش ) 522 00: 24: 29,209
    tüylü hayranlar kitlesinin dışında olan birine pek uymayacak bir jargon. Open Subtitles إن هذا لتعريف دقيق جدا لشخص خارج اجتماعات الفرو يا سباركي
    Şimdi de hem tüylü hem komik Ayı Fozzie karşınızda! Open Subtitles والتالي, رجلنا الرح المليء بالفرو السيد "فازي" الدب
    Şu tüylü ve üzerlerinde şeritler olanlar. Open Subtitles تلك هي تلك التي هي فروي ولها المشارب عليها.
    Bu tarz hava, kuşlar ve küçük tüylü yaratıklar içindir. Open Subtitles هذا الهواء مقدر للطيور و للأشياء الصغيرة المشعرة
    İçinde yaratıklar var. En başta tüylü ve küçükler. Open Subtitles هناك مخلوقات فيه إنها صغيرة ومغطاة بالفرو
    Vahşi yaşamla bütünleşmiş bu sahillerde tüylü Foklar en kalabalık nüfusa sahiptir. Open Subtitles رأس الرجاء الصالح يعج بالحياة البحرية ومن بين اكثر سكانه انتشارا عجول البحر ذات الفراء
    Bakıyorum hâlâ o tüylü şeyle oynuyorsun. Open Subtitles أرى إنّك لازلت تتذكر ذلك الشيء الفروي الجني.
    Bunların hepsi avlarını yakalamak için tüylü balina çubuklarını kullanan dişsiz balinalardır. TED كل هذه هي حيتان بالينية وهي تستعمل صفائح بالينية مشعرة بدلًا من الأسنان لاصطياد فرائسها.
    Ve ayrıca suçlanacak biri varsa o da şu tüylü yaratıktır. Open Subtitles إلى جانب أنه يجب أن نلوم ذلك المشعر ماذا؟
    Eğer uslu durursanız, size daha uzun tüylü bir şapka alırım. Open Subtitles وإذا كنتما فتاتين مطيعتين فسأشتري لكما قبعة كبيرة لها ريشة أكبر
    Küçük, tüylü bir ayıcık gibi. Open Subtitles أتعرف؟ ,مثل دب ضبابي طيب إلى حد ما
    Yakındaki dağların yükseklerinde tüylü kozalak çamları, gezegenin en yaşlı organizmaları bulunur. Open Subtitles هناك في أعلى الجبالِ القريبةِ , صنوبريات برستليكون ، الكائنات الحية الأطول عمراً على الكوكبِ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد