ويكيبيديا

    "takılıyorsun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تتسكع
        
    • تخرجين
        
    • ترافق
        
    • تعبثين
        
    • تخرج مع
        
    • تتسكّع مع
        
    • الوقت مع
        
    • أنت تتسكعين
        
    • أنت تخرج
        
    • أنتِ تتسكعين مع
        
    • القليل من التذمر
        
    • تعبث مع
        
    Ben bir şeyin peşindeyken sen bu iskelede mi takılıyorsun yani? Open Subtitles تتسكع على هذا الميناء بينما أنا على وشك الوصول الى شيء
    Sürekli işten geç çıkıyorsun ve ofiste uyuyorsun ve bu arada barlarda, beş para etmez kadınlarla takılıyorsun. Open Subtitles دائما ما تتحدث حول عملك لوقت متأخر و نومك فى المكتب، بينما انت تتسكع فى الحانات و تلتقط القمامة
    Nişanlıydınız, ayrıldınız gay olduğun ortaya çıktı ve evde olmadığı zamanlarda onun dairesinde takılıyorsun. Open Subtitles أعني، كنتمامخطوبان،ثم أنفصلتما، ثمأعلنتأنكشاذ ،أو أياً كان، وأنت الآن فقط تتسكع في شقتها
    Ve dokunduğu her şeyi yakan biri ile takılıyorsun. Open Subtitles وانت تخرجين مع رجل يشعل كل شيئ يلمسه
    Hala bu serseriye mi takılıyorsun? Open Subtitles ألازلت ترافق هذا الخاسر؟
    Şu aptal şapkası olan dedektifle takılıyorsun. Open Subtitles أنت تتسكع مع هذا المحقّق. المحقّق ذو القبعة السخيفة.
    Bu akşam yanlış insanlarla takılıyorsun, tatlım. Open Subtitles كنت تتسكع مع الناس الغلط هذه الليلة يا عزيزي.
    Süper modellerle, rock yıldızlarıyla falan takılıyorsun. - Bana ihtiyacın yok. Open Subtitles أنت تتسكع مع العارضات والنجمات أنت لا تحتاجني
    Şu haline bak bu kadar paranla, kızlarla takılıyorsun. Open Subtitles أنظر إلى حالك، تتسكع هناك مع فتياتك ونقودك. هل تشعر بالسعادة؟
    Beş para etmez bir çocukla niye takılıyorsun, anlamıyorum. Open Subtitles لا أفهم لماذا تتسكع مع فتى متشرد
    Bütün gün binanın batı tarafında Seinfeld'le takılıyorsun beraber gülüyorsunuz, hayatlarınızı harcıyorsunuz. Open Subtitles أنت تتسكع بالجانب الغربي من المبنى معساينفيلدطوالاليوم... تضحكون فقط... وتضيع حياتك
    ...ve sen gece klüplerinde mi takılıyorsun? Open Subtitles بينما كنت تتسكع بهذه النوادي الليلية
    Yine o maymunla takılıyorsun, değil mi? Open Subtitles لقد كنت تتسكع مع القرد ثانية أليس كذلك؟
    Bir Suzuran serserisi ile mi takılıyorsun? Open Subtitles لقد كنت تتسكع مع غلام من سوزوران ؟
    Şimdi de sen, eski kız arkadaşımla takılıyorsun. Open Subtitles والأن أنت تخرجين مع حبيبتي السابقة
    Hala Charlie'yle mi takılıyorsun? Open Subtitles الا زلت ترافق شارلي ..
    Bana takılıyorsun ve ben Tanrı ile öyle çalışmam. Open Subtitles , أتعلمين أنتي تعبثين معي . وأنا لا أعبث مع الله بهذه الطريقه
    hadi ama bebeğim, ben seni zar zor görebiliyorken sen hergün arkadaşlarınla takılıyorsun Open Subtitles عزيزي ، هيـــا ، إنكَ تخرج مع اصدقــائك كل يومـ
    Bir saat sonra arabayı buluyoruz ve bu hıyarla takılıyorsun. Open Subtitles وبعد ساعة نعثر على السيّارة ويصدف أنّك تتسكّع مع هؤلاء الأوغاد.
    Zevk için hafta sonlarında özel ders veriyorsun ve de Yıldızlar ve Gezegenler grubuyla takılıyorsun. Open Subtitles وأجل للمرح، تحبين التدريس في عطلة نهاية الأسبوع لتُمضي بعض الوقت مع الأولاد الصغار اللطيفين
    Belli ki benimle beni eşcinsel sandığın için takılıyorsun. Open Subtitles أنت تتسكعين معي فقط لأنك ظننت بأني مثليه
    Ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu? İneklerle takılıyorsun. Open Subtitles استمع لنفسك يا رجل ، أنت تخرج مع مغفلين
    Kocan ve yengen zor işler yaparken sen arkadaşlarınla takılıyorsun. Open Subtitles زوجكِ و أختكِ محاميان يقومون بكل الأعمال الشاقه بينما أنتِ تتسكعين مع أصدقائكِ
    Çekingen ve aval takılıyorsun. Open Subtitles القليل من التذمر والضعف الشديد إذا سألتني
    Peki sen niye o kadar genç biriyle etrafta takılıyorsun? Open Subtitles و لماذا تعبث مع شخص ما صغير جداً؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد