Tarama ne kadar hızlı yapılırsa, ailenize o kadar çabuk dönersiniz. | Open Subtitles | كلما خضعناكم إلى الفحص بسرعة، كلما يمكننا أن نعيدكم لعائلاتكم بسرعة. |
Tarama ne kadar hızlı yapılırsa, ailenize o kadar çabuk dönersiniz. | Open Subtitles | كلما خضعناكم إلى الفحص بسرعة، كلما يمكننا أن نعيدكم لعائلاتكم بسرعة. |
Asıl kafama takılan Shredder'ın merkezkaç Tarama işleminden nasıl kurtulduk? | Open Subtitles | كيف نجونا من عملية المسح المركزي التي قام بها شريدار |
Ve o gördüğün kutuda da floresan Tarama spektrometresi denen bir makine varmış. | Open Subtitles | والصندوق الذي رأيتيه هو شيء يدعى ومضان المسح الضوئي جهاز قياس الطيف الداخلي |
SPECT görüntüleme, beyindeki kan dolaşımını takip etmek için radyo aktif izleyici kullanan bir tür beyin Tarama teknolojisidir. | TED | تصوير SPECT هو نوع من انواع مسح و تصوير الدماغ يستخدم اشعاع نشط ليقتفي اثر سريان الدم في الدماغ |
Uzaylı teknolojisi kullanarak Tarama falan mı yapacaksın? Rose. | Open Subtitles | هل ستقوم بفحص المكان باحثاً عن تقنية فضائية ؟ |
Soldaki Tarama beynin bir resmi ve beyindeki bağlantıların bir haritası ve üzerine eklenen kısımlar da hasar görmüş bölgeler. | TED | لذا صورة الفحص الذي على يسارك هي تصوير للمخ، وهو خريطة للاتصالات الدماغية، وتلك الطبقة العليا هي منطقة الضرر. |
Lakin, günümüz doktorları rutin Tarama veya tedavi konusunda eğitilmemişlerdir. | TED | وحتى الآن، الأطباء ليسوا مدربين اليوم في الفحص أو العلاج الروتيني. |
Tarama ekibini iki katına çıkarın. Bu geminin her yerinin aranmasını istiyorum. | Open Subtitles | احضر الضعف هنا من طاقم الفحص أريد كل جزء من أجزاء السفينة ان تُفحص |
Haftada bir gün kurulan ve insanların fotoğraflarını düzelttirdikleri geçici fotoğraf kitaplıklarında Tarama ekipmanlarımızı hazırlıyorduk. | TED | ومرة واحدة كل أسبوع، نقوم بتثبيت معدات المسح لدينا في مكتبات الصور المؤقتة التي أنشئت، حيث كان الناس يستردون صورهم. |
Gerçek şu ki, bunu yapmak için kalan son tıkanma noktası, beyin Tarama sistemlerinin çözünürlüğünü arttırmak. | TED | والحقيقة. ان رغم العوائق لفعل ذلك هو يوسع الادراك لأنظمة المسح للدماغ. |
Şu an 3 farklı ülkede 8 tane Tarama merkezimiz var, ve kütüphaneler kitaplarını taratmak isteyenler için hizmette. | TED | و لدينا ثمانية من مراكز المسح في ثلاث دول و المكتبات على طريق مسح كتبها |
Nero bilimdeki ortak fikir şudur ki biz henüz akıl hastalığına, tek bir Tarama ile teşhis koyamıyoruz. | TED | هناك اجماع كبير في علم الاعصاب على انه لا يمكننا حتى الان تشخيص الامراض العقلية من مجرد صورة مسح دماغي |
Daha sonra içinde yeni görüntüler, yeni insanlar yeni hayvanlar olan bir film gösterildi ve yeni bir Tarama seti kaydedildi. | TED | ثم يتم عرض فلم جديد يحتوي على صور جديدة, اشخاص جدد, وحيوانات مختلفة فيه, وخلال ذلك يتم مسح نشاط الدماج من جديد. |
Yalnızca tesise termal Tarama yapıyorduk... | Open Subtitles | نحن نقوم بفحص المصنع حرارياً وليس المنطقة كلها |
Hem 3 boyutlu olarak gerçek zamanlı Tarama hem de hareket yakalama kullanılmıştır. | TED | وهنا نقوم بمسح ثلاثي الأبعاد للحركة و بالوقت الحقيقي مع تسجيل الحركة. |
Tam Tarama yap. Doğumlar, evlilikler, ölümler, sabıka kaydı, pasaportlar. | Open Subtitles | ،أجري مسحاً شاملاً على، المواليد، الزيجات الوفيات، السجلات الإجرامية، جوازات السفر |
Bir de biyolojik ve metabolik Tarama yapıp, doku profili çıkarın. | Open Subtitles | وللمرح فحسب ، هلّا أجريتِ فحصاً حيوياً وفحصاً للأنسجة ومعدل الأيض |
Özel tim Tarama yapıp bunu bulduğunda tetikçinin burada olduğunu anlayacaklar. | Open Subtitles | عندما يقوم الفريق بالبحث و إيجاد ذلك سيعلمون أنّ المنفذ هُنا |
Siber Güçler'in bütün sistemleri aynı el Tarama sistemini kullanıyor. | Open Subtitles | كل أنظمة سيبركوم، تستخدم فحص اليد للأنسجة الحية لتأكيد الهوية |
Tabii ki binlerce arama içerisinden Tarama yapmak gerekiyorsa, söylemek, yapmaktan daha kolaydır. | Open Subtitles | بالطبع إن كان عليك عمل تمشيط كبير من خلال الآلاف من المكالمات فالقول أسهل من الفعل |
Seni yerleştirmeden önce departman ayrıntılı bir Tarama yapmıştı ama bunu gözden kaçırmışız. | Open Subtitles | المركز قام بتمشيط عالي المستوى لمنزلك قبل أن تتم إعادتك لكننا فقدنا ذلك |
CT Tarama için seni Mobile'e götürmesini Addy'e söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأدع ادي تأخذك إلى موبيل لعمل أشعة مقطعية |
Ben Yarbay Robert Neville. Sana tekrar Tarama yapmanı emrediyorum. | Open Subtitles | أنا الملازم الأول الكولونيل روبرت نيفيل أنا أأمرك بفحصها مرة أخرى |
Mantıklı değil. Daha yeni bir tam Tarama yaptık. | Open Subtitles | لا يعنى هذا شيئا لقد أجرينا للتو فحصا شاملا |