ويكيبيديا

    "tayland" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تايلاند
        
    • تايلند
        
    • التايلاندي
        
    • التايلندي
        
    • التايلاندية
        
    • تايلاندي
        
    • تايلندي
        
    • التايلندية
        
    • تايلاندا
        
    • تايلندا
        
    • التايلاندى
        
    • تايلاندية
        
    • تايلندية
        
    • بتايلاند
        
    • تايلاد
        
    Baban, düğünden hemen sonra Tayland'a gizli bir operasyon planlıyor. Open Subtitles أبوك يخطط لعملية سرّية فى تايلاند بعد حفل الزواج بيوم
    6 ay Tayland'da kalıp bir kez aramadı. Şimdi bize geç kaldınız diyor. Open Subtitles ذهب دود الي تايلاند لستة شهور بدون كلمة ، الأن هو يفرق جمعنا
    Pek azı Tayland ormanlarındaki ak elli gibonlar kadar müziksel iletişim kurar. Open Subtitles قليلةٌ هي التواصلات الموسيقية كالتي تصدر من غابون اللار في غابات تايلاند.
    Tayland'da 19 yaşımda ameliyat olurken de benimle geldi. TED وهي أيضًا كانت معي حين خضعت لعملية الجراحة في تايلند في عامي التاسع عشر.
    Shepherd's olabilir, Tayland yemeği. Open Subtitles نحن سَنَذْهبُ إلى شيبارد، هم يطبخون الأكل التايلاندي هناك.
    Tayland ordusu, Burmalı ve Kamboçyalı göçmenleri balıkçı teknelerine satarken yakalandı. TED تم ضبط عساكرالجيش التايلندي و هم يبيعون المهاجرين البورميين و الكمبوديين لقوارب السمك.
    Amerika'lı erkeklerin Burada Tayland'da yapmak isteyeceği pek çok şey vardır. Open Subtitles هناك الكثير من الاشياء الجال الامريكيين يحبون فعلها هنا في تايلاند
    Polis onun Tayland'da olduğuna inanmak istedi ve hiçbir şey yapmadı. Open Subtitles تريد التصديق بأنه كان في تايلاند لم يكن يأبه بأي شيء
    - Bence bunun için olmalı. - Sık sık Tayland'a gidiyormuş. Open Subtitles لا, أظن بأن لديكِ الوقت لقد سافرت للخارج كثيراً إلى تايلاند
    Tayland'dan iki hafta önce sipariş etmişsin, bırak bu ayakları. Open Subtitles لقد طلبتة خصيصاً من تايلاند منذ اسبوعين , هذا يكفى
    Phillip Bartlett, Tayland'a ilk ve tek sefer bir ay önce gitmiş ve bütün bunlarla bir bağlantısı yok. Open Subtitles في المرة الأولى والوحيدة فيليب بارتليت سافر إلى تايلاند كان قبل شهر، وهناك وتضمينه في شيء يصله كل هذا.
    Henüz kesin değil ama Tayland'dan gelen bir sinyali yeni çevirdiler. Open Subtitles انها ليست قاطعة حتى الآن ولكنهم اعترضوا ورقة من تايلاند وترجموها
    Birkaç yıl önce, Tayland'ta meditasyon tedavisine katıldım. TED وقبل بضع سنوات ، اعتكفت للتأمل في تايلاند.
    - Orjinal mi? Oh, hayır, sahte. Tayland'dan almıştım. Open Subtitles أوه، لا إنه مزيفة، اشتريتها من تايلند العقرب الآخر لا يتحرك
    Oh, hayır, sahte. Tayland'dan almıştım. İkinci elleri bile bulunmuyor. Open Subtitles أوه، لا إنه مزيفة، اشتريتها من تايلند العقرب الآخر لا يتحرك
    Onun aklını, kendi dumanlı yolculuklarımdaki ucuz düzmece erotik hikayelerle doldurup, Tayland'a yollayan benim. Open Subtitles فأنا من أرسلته إلى تايلند بحثاً عن صافرات رخيصة وملئت رأسه بحكايات مثيرة زائفة عن مغامراتي مع الأفيون.
    Raporların hepsinde kırmızı fularlı bir Tayland'lının eşgali var. Open Subtitles الرجل التايلاندي ذو الوشاح الأحمر يظهر غالباً في هذه التقارير
    Ben araba kullanmam ve buraya yürüme mesafesi uzaklığında sadece bir Tayland restoranı ve benzin istasyonu var. Open Subtitles أنا لا أقود و الأشياء المتوفرة فقط ضمن نطاق المشي هي المطعم التايلندي و محطة الغاز
    Tayland Kamboçya sınırındaki her yerde onun bir fotoğrafı var. Open Subtitles كل منظمات الإغاثة على الحدود التايلاندية الكمبودية لديها صورته، إذا شعرت ببصيص أمل واحد سأذهب اليوم
    Aslında, ben bırakmayı düşünüyordum ama, bu 10 ila 15 yıl Tayland cezaevine tıkılmak için tutuklanmamdan önceydi. Open Subtitles في الواقع، كنت أفكر بالاعتزال، لكن كان هذا قبل القبض عليَ و إلقائي في سجن تايلاندي. منذ 0 إلى 15 عاماً.
    Tayland yemeği sipariş etmemiz gerek çünkü çok açım ve buradaki yemekler felaket. Open Subtitles يجب أن نطلب طعام تايلندي أو ماشابه لأنني أتضور جوعاً والطعام هنا سيء
    Dinle, eğer bir ceset varsa Tayland polisinin soruşturması gerekiyor. Open Subtitles أسمعي .. هناك الآن جثة هذه تحقيقات الشرطة الملكية التايلندية
    Çok küçük, bir anlamda da çok farklı bir projeyle bitirmek istiyorum: Tayland'da okyanusta yüzen bir sinema. TED وأريد أن أنتهي عند مشروع صغير جدًا، وبطريقة ما، مُختلِف جدًا: إنها سينما عائمة في محيط تايلاندا.
    Onu Tayland'da, Amerika yetki alanı dışındaki bir askeri bölgeye götürüyorlar. Open Subtitles سيقومون بتحويله إلى مكان في تايلندا خارج السلطات الأمريكية للتعذيب متى؟
    Dün, öğlen yemeğinden geldiğinde Tayland yemeği ve bira gibi kokuyordu. Open Subtitles بالأمس عادت من الغداء تبدو رائحتها مثل الطعام التايلاندى و البيره
    Bu "Bacak arası bakış". Hâlâ kullanılan bir Tayland geleneği! Open Subtitles 'هو'" أنحناءالنظرخلسةً ", عادة تايلاندية ما زالَتْ مُمَارَسةَ الي اليوم!
    Bir keresinde Tayland Kraliyet Ailesiyle kızarmış papağan yemiş. Open Subtitles أعني ، لقد أكل ذات مرة ببغاءً مقلياً مع أحد أفراد عائلةٍ ملكية تايلندية
    Tayland'da bir ormanın ortasındayım ve hayatım pahasına kaçıyorum. Open Subtitles أنا في مكان ما في الغابة بتايلاند وأنا أركض بحياتي
    Tayland'a gerçekleştirilen bir uçuşun bir yıllık otomobil egzozu salınımına eşit olduğunu biliyor muydunuz? Open Subtitles هل تعلم أن رحلة واحدة إلى تايلاد تعادل سنة واحدة من دخان عوادم السيارات؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد