ويكيبيديا

    "televizyondan" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • التلفاز
        
    • التلفزيون
        
    • التليفزيون
        
    • التلفزيونِ
        
    • تلفزيون
        
    • في المحطّة التلفزيونيّة
        
    Kitaplığın üzerinde TV vardı aynayı çevirmek kolaydı böylece görüntüyü televizyondan aynaya yansıttım. Open Subtitles كان مجرد صورة في المرآة لذلك انعكاس التلفاز ظهر وكانت المرآة صغيرة للغايه
    Tam bir şebek, televizyondan bile güzel. Hemen döneceğim, tamam mı? Open Subtitles أنه مزعج, أفضل من رؤيته على التلفاز, سأعود حالاً, حسناً ؟
    Öyledir, ben televizyondan izledim de bizzat orada olunca farklı oluyordur herhalde. Open Subtitles أجل، لقد تابعته على التلفاز ولكنني أتخيله مختلفاً حين تكون حاضراً هناك
    Phi Phi Hill Resort'da televizyondan uzak bir yere oturdum fakat televizyonu dinlemek için çabalıyordum. TED في منتجع فاي فاي هيل كنت منطوياً في أبعد زاوية و بعيداً عن التلفزيون ولكني كنت استمع بتوتر للحصول على معلومات
    Hepimiz onu televizyondan tanıyoruz. TED ونحن جميعا نعرف من هو على شاشات التلفزيون.
    İşten, beyzboldan, televizyondan veya maaş artışları veya devlet meselelerinden konuşmuyorsun. Open Subtitles أنت لم تذكر أبدا اعمالك أو البيسبول أو التليفزيون أنت لم تتحدث عن الأجو المرتبات كيف يسير عملك
    Dedektiflikle ilgili bildiğim her şeyi televizyondan öğrendim. TED كل شيء أعرفه عن عمل المحققين، تعلمته من التلفاز.
    Prens Madvendra'yı televizyondan tanıdı ve kısa zamanda benimle tanışmak isteyen diğer kuaförler ortaya çıktı. TED وتعرفت على الأمير مانفدرا من التلفاز وسرعان ما أصبح لدي جمهور آخرون من العاملات هناك مهتمات بمقابلتي.
    Sizler gibi, ben de Suriye'de gözler önüne serilen iç savaşı, televizyondan izledim. TED ومثل الكثير منكم هنا، شاهدت الأزمة السورية تتكشف أمامي على التلفاز.
    televizyondan büyük bir strafor kitlesiyle kalakalıyorsun. TED ينتهي بك الحال بكتلة من الستيروفوم أكبر من التلفاز نفسه.
    Ve bize aynı zamanda televizyondan reklamlara, pazarlamaya, vs. her şeyden gelen mesajları özümsüyoruz. TED بالاضافة إلى اننا نتبنى أيضاً ذلك المفهوم من كل شيء .. من التلفاز إلى الاعلانات الى المنتجات المسوقة .. إلخ
    Maçı televizyondan seyrettin. Olanları gördün. Open Subtitles انك رأيت اللعبة على التلفاز و لقد رأيت ما حدث
    Maçı televizyondan seyrettin. Olanları gördün. Open Subtitles انك رأيت اللعبة على التلفاز و لقد رأيت ما حدث
    Kapıcı kafasını televizyondan kaldırmadı bile. Open Subtitles . حتى البواب لم يرفع رأسه عن جهاز التلفاز خاصته
    Fırlatmayı, kahrolası evindeki televizyondan izleriz. Open Subtitles وكلنا سنشاهد اطلاق ذلك على التلفاز في منزلك
    - televizyondan – Televizyonda hava durumu var. Havadan bahset demiştim sana. Open Subtitles ـ من التلفاز ـ الطقس أيضا في التلفاز، التزمي بالطقس
    televizyondan da duydum. Şu an açık. Open Subtitles وعلى التلفزيون أيضاً، إنه يذاع في هذه اللحظات
    Bu arada, hoş bir detay ekledim. - Öyle mi? Şu televizyondan gelen adamlar var ya? Open Subtitles بالمناسبة لقد أضفت لمسة جيدة هل تعرف رجال التلفزيون الذين سيأتون؟
    Artık değilim. televizyondan ayrılalı bir yıI oluyor. Ama dönmek zorunda kalabilirim. Open Subtitles لا مزيد أنا لم أكن في التلفزيون لمدة سنة
    Ona televizyondan bahsettim. Düzeltecekler. Open Subtitles لقد تحدثت معه بشأن التليفزيون سيكون كل شىء على ما يرام
    Ve eğer buralarda bir canavar ulursa, biz bunu televizyondan görürüz. Open Subtitles وإذا كان هناك وحشِ يتَجَوُّل بالجوار كُنّا سَنَراه على التلفزيونِ
    televizyondan sonra daha kötü oldu. Open Subtitles . اسوا عندما كان يوجد تلفزيون
    televizyondan dostumuz Bayan Cross'un bir inceliği. Open Subtitles مجاملة من صديقتنا في المحطّة التلفزيونيّة (الآنسة (كروس

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد