ويكيبيديا

    "tozu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غبار
        
    • الغبار
        
    • بودرة
        
    • البودرة
        
    • المسحوق
        
    • تراب
        
    • صودا
        
    • التراب
        
    • بغبار
        
    • المجفف
        
    • الكريما
        
    • بالغبار
        
    • غباراً
        
    • لغبار
        
    • الرماد
        
    Azıcık altın tozu her şeyi nasıI değiştirebiliyor İnanılmaz bir şey Open Subtitles هذا رائع كيف أن غبار الذهب يمكنه أن يغير كل شيء
    Bilirsiniz, küçük bir şekerin üzerine biraz peri tozu serperiz. Open Subtitles حسنا، أنتم تعرفون، رش غبار الجنية قليلا على التيك تاك
    Genelde derimizdeki tozu fark etmeyiz, çünkü deri rengimizin üzerindeki ince toz tabakasını göremeyiz. TED لا نرى الغبار على بشرتنا في العادة لعجزنا عن رؤية طبقة الغبار الرقيقة التي تتكون على سطح البشرة.
    Sabah, Almanların olduğu bölgeden kalkan tozu gördük. Open Subtitles و خـلال السـاعـات الأولـى مـن الـنهـار رأيـنـا سحب الغبار المتصاعده مـن حيث أتى الألمـان
    İçinde kabartma tozu bulunmuş. Kim kimi kazıklıyor General? Open Subtitles يخلط معه بودرة العجين اذا من أيها الجنرال؟
    Kaleb ve iki kişi daha sarı tozu almaya gittiler. Open Subtitles كاليب وآخرين أيضا ذهبوا لإيجاد البودرة الصفراء ـ ضد جايجن؟
    Avuç dolusu tozu havaya atıyorlar, beyaz Hintli elbiselerini yavaşça renge bürüyorlar. TED ومع كل حفنة من المسحوق تلقى في الهواء، تخضب ملابسهن البيضاء بالألوان.
    Senin soyunu yeryüzünün tozu gibi edeceğim ki bir adam yeryüzünün tozunu sayabilirse senin çocuklarını da saysın. Open Subtitles سأجعل نسلك كتراب الأرض حتى إذا إستطاع أحد يعد تراب الأرض فنسلك ايضا يٍُعد
    Bir de şimdi elinde siyah Peri tozu var onu durdurmamız artık imkansız. Open Subtitles بما أنّها تمتلك الآن غبار الحوريّة السوداء فليس هناك ما يمكننا فعله لإيقافها
    Onlar gelip bazı şarkılar söyleyecekler, biraz peri tozu serpiştirecekler, bu harika. TED ستأتيان لغناء بعض الأغاني، و تنثرن غبار الحوريات، إنه لأمر رائع.
    Altın tozu ararken ancak toz toprak buldum. Open Subtitles الشيء الوحيد الذى وجدته كان غبار البرارى
    Kelimenin tam anlamıyla, birisi bir kaya örneğine altın tozu serpmiş Bifteğe tuz atar gibi Open Subtitles إنه حرفياً حين تقومين برش غبار الذهب على عينات الصخور كما تتبلين اللحم
    Peri tozu, peri tozu, peri tozu. Open Subtitles غبار الجنّية، غبار الجنّية، غبار الجنّية.
    Çiçek tozu toplayanlardan mı, yoksa gübreye konanlardan mı? Open Subtitles الذي يجمع غبار الطلع أو الذي يقع على روث؟
    Big Earl melek tozu içip annemim kuşunu yediğinden beri yasakladılar. Open Subtitles الغبار الملائكي المدخّن وهو أَكلَ ببغاءَ أمِّي
    Bu makinelerin işi atmosferdeki tozu emip işleyerek yeni kimyasallara dönüştürmek olacak. Open Subtitles وظيفة هذه الآلات امتصاص خليط من الغبار والهواء ومعالجته ليصبح موادا كيميائية جديدة
    Yani, koltuğun tozu alındığında yaşayabilecek daha hoş bir yer bulabileceksiniz. Open Subtitles دعني اخبرك عندما يهدأ الغبار هنا ستجد هذا المكان افضل مكان للعيش به
    Böcek tozu sorunu olan ilk kişi sen değilsin. Open Subtitles أنت لست أول شخص تكون لديه مشكلة مع بودرة الحشرات
    Sarı tozu aldığın zaman, bunun sonsuza dek yetmeyeceğini bilmen gerekirdi. Open Subtitles عندما أخذت البودرة الصفراء يجب أن تعرف إنها لن تبقى للأبد
    "Gaz maskesi taktı, çatıdaki bir kapağı açtı ve tozu aşağı döktü." Open Subtitles كان مُرتدياً قناع الواقى من الغاز فتح فتحة ، وأسقط المسحوق للداخل
    Biliyor muydun, sıradan ev tozu öncelikle insan derisinden oluşur. Open Subtitles هل تعرف ان تراب المنزل مكون بصفة رئيسية من جلد الإنسان؟
    Mail odasını saldırı olarak kabartma tozu göndermek için mi kullanmışlar? Open Subtitles باستخدام عربة غرفة البريد لإرسال صودا الخبيز كهجوم الجمرة الخبيثة؟
    Senin için biz su çekip, ayaklarındaki tozu yıkamalıyız. Open Subtitles علينا إخراج بعض الماء لأجلك و نغسل التراب من قدميك
    Benim geldiğim yerde bütün kadınlar kömür tozu kaplı. Open Subtitles وأنا أريد مصاحبتهن لقد جئت من مكان كل النساء مغطاة بغبار الفحم
    soğan ya da kereviz yoksa... sadece soğan tozu ve kereviz yağı da kullanabilirsin. Open Subtitles إن كنت لا تمليكن بصلا أو كرفسا يمكنك استخدام بعض البصل المجفف وبعض ملح الكرفس
    Bu yüzden şirket bana yirmi dakikalık süt tozu borçlandı. Open Subtitles لذلك أنا مدينة بعشرين دقيقة لسرقة الكريما
    Benim tahminime göre hava yastığı tozu. Open Subtitles ها قد صدق تنبؤى إنها حقيبة مليئة بالغبار
    Bir tren dönüş yaptığında, rayları biler ve çelik tozu yaratır. Open Subtitles عندما يتحرّك القطار ، يطحن القضبان ويخلق غباراً متيناً
    Cesur olacağım. Pekala periler. Elimizdeki tüm peri tozu gerekiyor. Open Subtitles حسنٌ أيتها الجنيات، نحن بحاجة لغبار المرح.
    Sen tozu getir, ben Cin'ini bulmana yardım edeyim. Open Subtitles تحضرين لي الرماد فأساعدك للعثور على ماردك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد