ويكيبيديا

    "travmatik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مؤلمة
        
    • الصدمة
        
    • صدمة
        
    • المؤلمة
        
    • صادم
        
    • مؤلم
        
    • رضحية
        
    • الصادمة
        
    • الصدمات
        
    • مؤلمه
        
    • الرضحية
        
    • الصادم
        
    • الدماغيّ
        
    • صادمة
        
    RG: Ve ne yazıktır ki çok yaygın çok travmatik bir tecrübe. TED روفوس جريسكوم : وهو أمرٌ سيء حتماً وهي تجربة شائعة جداً و مؤلمة جداً
    Fakat artık bilim adamlarınca biliniyor ki travmatik olaylar bizi sonsuza kadar acı çekmek üzere lanetlemiyor. TED لكن العلماء الآن يعلمون أن حادثة الصدمة ليست تعذبنا بأن نعاني للآبد
    Eski nevrozların büyük travmatik olaylardan sonra geri gelmesi olağandışı değil. Open Subtitles أتعلمين ، من الشائع أن تعود الإضطرابات النفسية بعد صدمة كبيرة.
    Hayır, beş saati sizin sanat koleksiyonunuzu pahalı arabalara olan ilginizi hayatınızın en travmatik anları hariç her şeyi tartışmaya harcadık. Open Subtitles لا قضينا 5 ساعات في مناقشة مجموعتك الفنية و إعجابك بالسيارات الغالية و كل شئ ما عدا اللحظات المؤلمة في حياتك
    Sence son 18 saatte başına gelen en travmatik şey bu muydu? Open Subtitles أتظنين أن ذلك أكثر شيء صادم حدث خلال الـ 18 ساعة الأخيرة؟
    Bu, erkeğin cinsel zevk kapasitesini azaltan travmatik bir prosedür. Open Subtitles إنه إجراء مؤلم والذي يجعل متعة الجنس عند الذكر تقلّ
    Ama her ne kadar tarih boyunca, aldatma her zaman acı verici idi ise de, günümüzde genellikle travmatik, çünkü benlik algımızı tehdit eder. TED وعبر التاريخ الخيانة كانت دائما مؤلمة واليوم غالبا ما تكون صادمة لأنها تهدد أحساسنا بذواتنا
    Şimdi, bu asker ne zaman travmatik bir anı tarafından rahatsız edilse, çizmeye devam ediyor. TED الآن كلما طاردت العسكري ذكريات مؤلمة, يستمر بالرسم.
    Büyük bir olay yaşandığında travmatik bir çocukluk olayı gibi, beynimize stres hormonları akın eder. TED عندما يحدث شيئاً ضخماً في حياتنا، مثلاً حادثة مؤلمة في مرحلة الطفولة، فإن هرمونات التوتر تغذي خلايا المخ.
    Öyle görünüyor ki travmatik bir olay yaşamak bir şekilde daha az pişmanlıkla yaşama kabiliyetimizi ortaya çıkarıyor. TED يبدو بطريقة ما أنه يمكن لحادثة الصدمة أن تطلق قدراتنا تقود حياتنا بندم أقل
    Eğer görebiliyorsanız, savaşın görünmez yaralarının yüzünü görmeye başlıyorsunuz; bu da travma sonrası stres bozukluğu ve travmatik beyin hasarı olarak biliniyor. TED إذا كنت تستطيع فأنت على وشك أن ترى وجه الجروح الخفية للحرب، المعروفة بـاضطراب مابعد الصدمة وإصابات الدماغ الرضحية.
    eğer bir insan travmatik şekilde öldüyse ruhları öldükleri gece bu dünyada sıkışıp kalabilirmiş. Open Subtitles إذا مات شخص جراء الصدمة مثلما حدث هناك فستعلق أرواحهم في الليلة التي ماتوا بها
    Bu "tahtakurusu seksi" ve bunu travmatik dölleme olarak adlandırabiliriz. TED هذا هو الجنس في قراد الفراش هو ايضاً يسمى بجدارة صدمة التلقيح.
    Aslında, araştırmacılar sınır altındaki darbelere fazla maruz kalınmasıyla kronik travmatik ensefalopati, ya da KTE denilen beyin hastalığının bağlantılı olduğunu biliyor. TED في الحقيقة، يعلم الباحثون أن الإفراط في الضربات المضاعفة مرتبط بمرض دماغي معروف باسم صدمة اعتلال الدماغ المزمن، أو سي تي إي.
    Evet, babasının evden kovulduğunu görmek travmatik bir deneyim olmalı. Open Subtitles أجل، إنّها صدمة أن يرى والده يطرد من منزله
    Bu travmatik anıları çıkardığında bu hayatından ve önceki hayatından o zaman temizleniyorsun. Open Subtitles بمجرد إبعاد تلك الذكريات المؤلمة, من الحياة الحاضرة والحيوات السابقة أصبح عقلك حُرّاً.
    Omar için deniz kokusu sadece Suriye'deki travmatik yolculuğunu hatırlatmayacak. TED بالنسبة لعمر، لن تُذكِّره رائحة البحر فقط برحلته المؤلمة من سوريا.
    Şüphelinin hayatında o kadar travmatik bir olay oldu ki, normal bir adamı seri katile döndürdü. Open Subtitles شيء ما حصل في حياة الجاني شيء صادم لدلرجة حولته من رجل عادي الى قاتل متسلسل
    Bence iyi. Ama aynı zamanda, travmatik olduğunu da düşünüyorum. Open Subtitles أعتقد أنه رائع لكني أعتقد أيضا بأنه مؤلم
    Ve bu arada, bir travmatik beyin hasarı geçirseydim ve bu bilgi ben söylemediğim sürece keşfedilemeyecek olsaydı söylemezdim. Open Subtitles وللعلم , لو كنت مصاب باصابة دماغ رضحية و اعلم معلومات لم تكن لتكشف الا اذا تطوعت , لم اكن لأتطوع
    Commodus, saltanatının farklı aşamalarında yaşadığı bu travmatik deneyimlerden çok etkilendi. Open Subtitles تأثر كومودوس بالكثير من هذه التجارب الصادمة في المراحل المختلفة لحكمه
    travmatik durumdaki insanlarla uğraşmıyorum. TED ولا أعمل مع الناس لديهم أي نوع من الصدمات.
    Ciddi ve travmatik bir ilişkiden yeni kurtulmuştum. Open Subtitles لقد خَرجتُ للتو من علاقه .غراميه مؤلمه جداٌ
    Hiç kimse sesinin travmatik boyutunun tam olarak farkında değildir Sesi, insana ait öznelliği, derinliği ifade eden göksel, ...yüce bir aracı olarak değil, yabancı bir davetsiz misafir gibi düşünürsek. Open Subtitles لم يعي أحد البعد المؤذي الصادم للصوت الإنساني الصوت الإنساني ليس كوسيط متسامي أثيري للتعبير عن أعماق النفسية الإنسانية
    "Kronik travmatik Ensefalopati" ne akılda kalıcı bir isim ama. Open Subtitles تلف الدماغيّ المزمن" .. إنه يبدو جيّداً، إنه ليس
    Peki esmer bir kızla travmatik bir olay yaşayan var mı? Open Subtitles ماذا عن أحد كانت لديه تجربة صادمة مع فتاة بشعر داكن؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد