"Şey, bizim hakkımızda bir şey söyleyecek kadar uzun süre burada olmayacak." | Open Subtitles | حسناً، لن يكون هنا طويلاً لاخبار أي شخص عنا |
Eğer kendinize gelmezseniz, sizden sonra da uzun süre burada olurum. | Open Subtitles | كنت هنا من قبلك, واذا لم تستجمع قواك سأكون هنا طويلاً بعدك |
Lütfen kendini kendini salma, uzun süre burada kalmayacağız. | Open Subtitles | أرجوك لاتريحي نفسك لن نبقى هنا طويلاً |
Evet ama bu kadar uzun süre burada boş boş oturmak beni çıldırtıyor. | Open Subtitles | نعم,لكن أنا أُجن لِجلوسي هنا لفترة طويلة |
Aşırı geniş hayalgücünü esrar veya başka bir şeyle daha da büyüttüğünü görürsem uzun süre burada kalırsın. | Open Subtitles | إذا رأيتك تشجع خيالك الخصب جداً مع الحشيش او أياً كان ماتتعطاه سوف تبقى هنا لفترة طويله |
O kadar uzun süre burada kaldığında seni öylece silemiyorlar. | Open Subtitles | عندما تكوني هنا لفترة طويلة لا يمكنهم فقط محوك |
O kadar uzun süre burada olmayacağım. | Open Subtitles | لن أبقى هنا طويلاً |
uzun süre burada, dışarıda olmak muhtemelen babana pek iyi gelmez. | Open Subtitles | على الأرجح هذا ليس جيد لأبوك .أن يكون بالخارج هنا لفترة طويلة |
İçimden bir ses uzun süre burada kalacaksınız diyor. | Open Subtitles | شيء ما يخبرني، أنكم ستظلون هنا لفترة |
Pekala, buraya gelmek için Seth ile konuşan bendim ve bildiğim kadarıyla söyleyeyim, çok uzun süre burada kalmayacağız. | Open Subtitles | كما تعلمى، لقد أقناعة سيث للمجيء هنا، وعلى ما يبدو ... لن نكون هنا لفترة طويلة لذلك |
uzun süre burada olmayacaksın. | Open Subtitles | لن تكوني هنا لفترة طويلة |
Durun, uzun süre burada olacağız. | Open Subtitles | انتظري سنكون هنا لفترة |