ويكيبيديا

    "ve acı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • و الألم
        
    • والمعاناة
        
    • ومؤلم
        
    • والألم
        
    • والمؤلمة
        
    • ومؤلماً
        
    • والالم
        
    • و الالم
        
    • وبألم
        
    • والحزن
        
    • و مؤلم
        
    • و متألمة
        
    • ومعاناة
        
    • إيلاماً و
        
    • التعاسة و
        
    Pekâlâ evlat, burası; ağır işlerin fedakârlığın ve acı verici yanıkların karşılığını alacağımız yer. Open Subtitles حسنا, يافتى هذا هو مكان تلقي الأتعاب التضحية و الألم ثم السداد
    İltihap çok acı verici olmuş olmalı ve acı zamanla artmış. Open Subtitles لا بد أن الإلتهاب كان مؤلماً جداً و الألم ازداد مع مرور الوقت حتماً
    Mesela gördüğüm o mahzun ve acı çeken yüzlerin resimleri. TED فعلى سبيل المثال .. رايت صوراً ومشاهد عن الاسى والمعاناة
    Ülken için ölmek pis ve acı doluydu. Open Subtitles إنـه لشيء قذر ومؤلم أن تموت من أجل بلادك
    Bu küçük kelimede bir sevinç ve acı ummanı saklı. Open Subtitles يا له من عالم الفرح والألم يكمن فى هذه الكلمة
    İç inde o kadar güzel ve acı verici şeyler var ki. Open Subtitles هناك العديد من الأشياء الجميلة والمؤلمة فيه
    Dilerim boğazın irinle tıkanır ve uzun ve acı bir ölüm tadarsın. Open Subtitles وتختنق من القيح وتموت موتاً بطيئاً ومؤلماً
    - Kötü şeyler mi? - Korku ve acı gibi, anlıyor musun? Open Subtitles الاشياء السيئة مثل الخوف والالم انت تعلم؟
    Bunu her şeyden çok istediğin zaman bile belirsizlik ve acı sarmalına dönüşür ve böylelikle kendi içinden bir parçayı gizlemek durumunda kalırsın. Open Subtitles حتى عندما تريده أكثر من أي شيء إنه يتحول إلى هذا اللولب من الحيرة و الألم و كأنك تدفن جزءً من نفسك
    Yaptıklarını kabul edebiliyorsun ve acı, üzüntü ve pişmanlık da hissediyorsun. Open Subtitles يمكنك تقبل ما فعلته و الألم و التعاسة و الندم الذي يأتي معه
    Lawrence Chicken Truitt tarafından ihmal sonucu ağrı ve acı yüzünden dava edildiniz. Open Subtitles لقد تم رفع دعوى ضدكم من قبل لورانس تشيكن تريوت عن الإهمال و الألم و المعاناة
    Burada bulabileceğin tek şey ölüm ve acı. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي ستجده هنا الموت والمعاناة.
    {C:$9C8B7C}Tam olarak değil... {C:$9C8B7C}Bedel, sadece ölüm defterini kullananların çekeceği büyük dehşet ve acı olacaktır... {C:$9C8B7C}Ve öldüğün zaman, Open Subtitles بما أنك تريد أن تعرف، فهناك الخوف والمعاناة اللذان يواجههما البشر ممن يستعملون مفكرات الموت
    Eski sevgililerimizi yavaş ve acı veren bir şekilde mi unutmak zorundaydık? Open Subtitles عندما نتخطى الشخص لابد ان يكون ببطئ , ومؤلم ؟
    Tüm hayatımı da alsa, yavaş ve acı ölümünü izleyeceğim. Open Subtitles سوف اكرس حياتي لأراها تموت موت بطيء ومؤلم اليزا
    10 yıldır yinelenen kayıp ve acı rüyaları aynı kişiyi öne çıkarır. Open Subtitles الأحلام المتكررة من الخسارة والألم لمدة عشر سنوات ويتشارك فيها نفس الشخص
    Korkunç ve acı verici şeylerden hoşlanmam. Open Subtitles لا أحب الأشياء المخيفة والمؤلمة.
    Eğer bunu zorlaştırırsanız, ölümünüzü yavaş ve acı verici bir hale sokarım. Open Subtitles إذا صعبت الأمور, سأجعل موتك بطيئاً ومؤلماً قدر إمكاني
    Su şifa ve hayat getirir. Ama ateş sadece helak oluş ve acı getirir. Open Subtitles الماء يجلب المعالجة والحياة، والنار تجلب فقط الدمار والالم
    Elbette, aşk ve şefkat gibi pozitif duygular barındırmaktadır, ama aynı zamanda bir ton başka süreçte de yer almaktadır, hafıza, dil, dikkat gibi, hatta öfke, nefret ve acı gibi. TED بالطبع هي مرتبطة بالمشاعر الايجابية مثل الحب و الشغف و لكنها ايضا مرتبطة بالعديد من العمليات الاخرى مثل الذاكره، اللغات، الانتباه حتى الغضب ، الشعور بالقرف و الالم
    Yavaş ve acı çekerek ölecekler. Open Subtitles سيكون ميتاً خلال عام. سيموتون جميعهم ببطء وبألم
    Genç Muhammed kayıp ve acı hakkında öğreneceği daha çok şey vardı. Open Subtitles كان محمد الصغير يتعلم الكثير عن الخسارة والحزن
    Kalmalarını onlara pahalıya patlatırsak ve acı verici olmasını sağlarsak, giderler. Open Subtitles اذا اردنا أن نجعله مكلف جداً و مؤلم جداً لهم أن يبقوا سوف يغادرون
    Korkuyordum ve acı içindeydim ve sevdiğim şeyleri bir daha asla yapamayacağımı düşünüyordum. Open Subtitles و قد كنت خائفة و متألمة و اعتقدت أنني لن أتمكن أبدا من القيام التي أحب فعلها بعد الآن.
    Ancak bunlara göre oldukça yoğun keder ve acı da yaşıyormuşsun. Open Subtitles ولكن وفقاً لما يوجد هنا، كنتِ أيضاً تُواجهين حُزن ومعاناة قاسيان.
    Bir çocuğun görebileceği en yalnız ve acı dolu yıllardı. Open Subtitles كانت أكثر سنوات إيلاماً و وحده لأي طفل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد