ويكيبيديا

    "ve annem" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • و أمي
        
    • وامي
        
    • ووالدتي
        
    • وأمّي
        
    • أمي و
        
    • و أمى
        
    • و والدتي
        
    • مع أمي
        
    • وامى
        
    • و أمّي
        
    • وأمى كنا
        
    • و والدتى
        
    • واستمرت امي
        
    • والدي و
        
    • وأمي لم
        
    Babam fazladan çalıştığı ve annem kendinde olmadığı için ipleri en iyi bildiğim şekilde elime almaya karar verdim. Open Subtitles بما أ، أبي كان منهمكاً في العمل و أمي محاطة بأهلها المزعجين قررت الإمساك بزمام الأمور على حسب معرفتي
    Bir gece babam beni gördü. O ve annem bana çok kızdılar. Open Subtitles في مساء ما ، شاهدني أبي هو و أمي قد غضبا علي
    Kellog'un laboratuardaki işlere karışması, Julian ve annem ile ilgili tüm bu karmaşa... Open Subtitles تدخل كيلوغ في أمور المختبر و كل هذه الفوضى مع جوليان و أمي
    Sanırım sen ve annem benzer düşüncelere sahipsiniz. Open Subtitles أعتقد أنك انت وامي لديكما نفس التفكير لأنكما أرسلتمونا
    Evlerini terkediyorlar. Babam ve annem Jamaika'yı terk etti ve 6000 km yol katetti ve bu yolculuk onları çocuklaştırdı. TED غادر والدي ووالدتي المنزل تركوا جامايكا وسافروا نحو4000 ميلا ولكنهم كانوا يرهبون السفر
    Ben, babam ve annem, üçümüz dışarıda yemek yiyecektik. Annem, bizimle restorantta buluşacaktı ama gelmedi. Open Subtitles كان من المُفترض أن نذهب لتناول العشاء معاً، أنا وأمّي وأبي، وكانت ستُقابلنا في المطعم.
    Paketi açtığımda ağlamaya başladım, ve annem geldi ve dedi ki, 'Hiç tanımadığın akrabaların için mi ağlıyorsun?' Ve ben de dedim ki, 'Benim sahip olduğum hastalığın aynısına sahipti.' Şimdi bunu sana yazarken ağlıyorum. TED بينما أنا أفتحها، بدأت بالبكاء، و جاءت أمي و قالت، 'هل أنت تبكي على الأقارب الذين لم تعرفهم قط؟' فقلت: 'لقد عانت من نفس المرض الذي أعاني منه.' إنني أبكي الآن بينما أكتب هذه الرسالة.
    Monica nihayet annesini Meksika'dan buraya getirmeyi başarmıştı... ve annem bir parti veriyordu. Open Subtitles مونيكا تمكنت أخيراً من إحضار أمها من المكسيك و أمى كانت تعدّ حفلاً
    O ve annem şu anda Florida'da yaşıyor. Etrafta kolayca gezinemiyor. Open Subtitles بحال جيدة ، هو و أمي يعيشان في فلوريدا هو لا ينتقل في الأرجاء بسهولة ، حسبما أظن
    ve annem yerel reklam ajansında reklam şarkıları yazıyordu. Open Subtitles و أمي, كانت تكتب الأغنيات لصالح وكالة إعلانات محلية
    ve annem pahalı derslerim için çok çalıştı. Open Subtitles و أمي تسعى جاهداً بالعمل حتى توفر لي مبلغ الدروس
    Ve uyandığımda sen ve annem odadaydınız, ve ben ... annemin bana promisin enjekte ettiğini hiç sanmıyorum. Open Subtitles و كنت أنت و أمي في الغرفة أثناء حدوث ذلك .. و أنا أشك بأن أمي تستطيع الحصول على البروميسن
    Rüyamda, korkmuştum ve annem de beni salıncakta sallıyordu. Open Subtitles في الحلم، كنت خائفة و أمي تهزني على أرجوحة
    Anlıyorum, Hales. Ama play-off lar haftaya başlıyor ve annem de yetişkin birisi. Open Subtitles ولكن المباريات النهائية ستبدأ الاسبوع القادم وامي امرأة بالغة
    Ve şimdi, birdenbire, sen ve annem babam olduğuna mı karar verdiniz? Open Subtitles والأن وبشكل مفاجئ قررت أنت وامي أنه يوجد لي أب ؟
    ve annem de, genç bir metres olmanın verdiği utanç duygusuyla, inkâr konusunda onun suç ortaklığını yapıyordu. Open Subtitles وامي تشكل وصمة عار في احراجها لكريس, اصبحت شريكة في الخداع
    Ve burası çok özel bir andı... ...ben ve annem bir insan atasının kalıntılarını kazıyorduk... TED وهناك لحظة خاصة جدا عندما كنت بنفسي ووالدتي نتفحص بعضا من بقايا أسلاف البشر،
    Ve gerçek şu ki, babam ve annem yıllardır sorun yaşıyorlardı. Open Subtitles والحقيقة هي ، أنّ أبي وأمّي كانا يواجهان المشاكل لسنوات
    Bu esnada fonu bilen sadece ben ve annem vardı çünkü babam her zaman bana güvenirdi. TED في ذلك الحين، أمي و أنا كنا الشخصين الوحيدين الذي يعرفان بأمر المبلغ لأن والدي دائماً وثق بي.
    Bir başka gerçek şu ki, erkek kardeşim hapiste kızkardeşim, çocuklarından biri hala yaşıyormuş gibi davranıp bir yardım kuruluşunu dolandırıyor babam öldü ve annem 140 kilo ağırlığında. Open Subtitles هناك حقائق أخرى وهى أن أخى بالسجن أختى تدعى أنها تعول طفلاً لتأخذ الإعانة أبى ميّت و أمى تزن 312 رطلاً
    Babam öldü ve annem geçinmek için sokağa düştü. Open Subtitles والدي مات. و والدتي أدارت أحوالها عبر البقاء في الشارع
    ve annem öldükten sonra, bizi ne kadar odada bırakacaklarını da biliyorlardı. TED كانوا يعرفون الوقت اللازم ليتركوني لوحدي في الغرفة مع أمي بعد أن توفيت.
    Ben ve annem, Son beş yıl beraberdik Open Subtitles اجل انا وامى هكذا كانت حياتى فى الخمس سنوات الاخيره
    Biliyorum, tıpkı anneme benziyorum ve annem de güzelliğinden pek memnun değildi. Open Subtitles أعلم، إنّني أشبهها تماماً و أمّي لم تكن.. مرتاحة إلى جمالها..
    Ben ve annem balık yiyerek eğleniyorduk. Open Subtitles أنا وأمى كنا نأكل السمك ونقضى وقت ممتع ـ ـ ـ
    Büyükbabamlar çıfıttı. Babam ve annem de çıfıttı. Open Subtitles اجدادى كانوا من السوقيون والدى و والدتى كانوا من السوقيون
    ve annem düzelmeye devam etti. Open Subtitles واستمرت امي في تحسنها السترة ذات القياس 48 عرضها 54
    Çok sıkıldım. Babam gitti ve annem benimle konuşmayacak kadar bile meşgul Open Subtitles سئمت من هذا، خرج والدي و والدتي منشغله و لا تتحدث معي حتى
    Şey, sana hiç sormadım, ve annem de hiç bahsini geçirmedi. Open Subtitles أتعلم, أنا لم أقم بسؤالك أبداً وأمي لم تتكلم عن الأمر أبداً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد