ويكيبيديا

    "ve sosyal" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الاجتماعي
        
    • الاجتماعية
        
    • والاجتماعية
        
    • والاجتماعي
        
    • الإجتماعي
        
    • الإجتماعية
        
    • اجتماعية
        
    • واجتماعية
        
    • إجتماعية
        
    • يمارسونها
        
    Bir de karıncalar oynarken, sosyal düzeni ve sosyal dinamikleri öğrenirler. TED لكنه حين يلعب، فإنه يتعلم النظام الاجتماعي ، و حركية الأشياء.
    Psikolojik dünyan alt üst olurken en zor şey yeni bir sosyal çevre bulmak ve sosyal dünyanı oluşturmaktı. TED عندما يكون عالمك النفسي متحطم أصعب شيء يمكن فعله هو محاولة التواصل ومحاولة بناء عالمك الاجتماعي
    Ailesi evlerinden atıldı, ve sosyal sistem çocuklarını ellerinden almakla tehdit ediyordu. TED وتم طرد عائلته من شقتهم وكان نظام الرعاية الاجتماعية يهدد بأخذ اطفاله
    Hazare 77 yaşında Hintli bir yolsuzluk karşıtı ve sosyal adalet eylemcisi TED هازاري ناشط هندي عمره 77 عامًا ضد الفساد وباحث عن العدالة الاجتماعية.
    Gördüğünüz gibi, Batıda, temel ekonomik ve sosyal birim, ... ...bireydir. TED ترى ، في الغرب ، الوحدة الاقتصادية والاجتماعية الأساسية هي الفرد.
    Ve son 200 yılı içeren politik ve sosyal tarih daha çok bu sınıfla ve yeni sorun ve imkanlarla ne yapılacağıyla ilgilenmiş. TED ومعظم التاريخ السياسي والاجتماعي للسنوات ال 200 الماضية ارتبطت عميقاً بهذه الفئة، وبالمشاكل والفرص الجديدة.
    Hızlıca yenilikler, yarışmalar ve sosyal yatırımlar olan dört ve beşinci kategorilere bakacağım. TED سالقي النظر سريعاً على التصنيف الرابع والخامس وهما الإبتكار التنافسي ، والإستثمار الإجتماعي
    Öfke kontrolü, madde suiistimali ve sosyal davranış bozuklukları konularında kurslar sağlıyor. Open Subtitles انها مصحة جديدة, تقدم دورات في التحكم بالغضب وتعاطي المخدرات, والإضطرابات الإجتماعية
    Onlar bu çantaları ve giysileri kimlik edinme ve sosyal statüleri için alıyorlar. TED يأخذون تلك الحقائب والملابس كنوع من الشعور بالهوية والمركز الاجتماعي.
    Ama daha sonra işler düzeliyormuş ve sosyal medyasız bir yaşam çok pozitif olabiliyormuş. TED لكن بعد ذلك تشعر بالاستقرار، وفعلياً، الحياة بعد وسائل التواصل الاجتماعي تكون إيجابية نوعاً ما.
    TMD: Şuan salonunuzda toplanmış, bizleri seven ve sosyal medyada bizlere çılgınca destek veren tüm kadınlar sizleri görüyoruz. TED تي مورغان: إذن لكل النساء المجتمعات في غرف معيشتكم، يشجعننا، ويتفاعلن بحماسة في مواقع التواصل الاجتماعي الآن، نحن نراكن.
    Ayrıca internet ve sosyal medyayı da takip ettiler, saldırılarının ilerleyişini ve kaç insan öldürdüklerini görmek için. TED وأيضا قاموا بمراقبة الإنترنت وشبكات التواصل الاجتماعي لماتبعة مستوى سير هجماتهم وعدد الأشخاص الذين تم قتلهم
    Muhtemelen okulda başarısını etkileyecek, iş olanaklarını daraltacak ve sosyal olarak da dışlanacak. TED من المرجح أن أداءه في المدرسة سيكون رديئا، وستكون له فرص منخفظة في نيل عمل جيد، وسيعاني من النبذ الاجتماعي.
    Çevrecilik konusunda insanları bilinçlendirme ve ve sosyal adalet konusundaki uğraşınız, takdire şayan. Open Subtitles جهود لزيادة الوعي في حماية البيئة والعدالة الاجتماعية يجب ان نصفق لاجل هذا
    Zaten internetti varlığınızı kanıtlamış olarak kimse sizden daha iyi genç markamız ve sosyal medya uzmanlığımızla entegre olamaz. Open Subtitles لا أحد أفضل قادر علي الدمج لديك بالفعل وجود على الانترنت مع العلامة التجارية القائمة علي الشباب والخبرة الاجتماعية
    Yaşamlarını halka açık yaşama seçimi yapmış yepyeni bir nesil insanların seslerini yayınlayan bloglar ve sosyal ağlarla apaçık ortada. TED إنها الشفافية مع المدونات والشبكات الاجتماعية تبث شائعات جيل جديد كامل من الناس الذين لديهم الخيار لعيش حياتهم على الملأ.
    Gerçekleştirdiği, yerelleştirme ve kişiselleştirme, uzmanlaşma, ve sosyal ağların tüm yönleri ve şirketler nasıl da bunun içinde olmak istiyorlar! TED انه يقدم التوطين والتخصيص, والتخصص, و كل هذه الجوانب عن الشبكات الاجتماعية وكيف تكون الشركات متشوقة ومتحمسة لكي تدخل هناك؟
    Ülke 10 yıldır ekonomik ve sosyal kaosun dalgalarıyla hırpalanmış ve parçalanmıştı. Open Subtitles طوال عشر سنوات، تراجعت الدولة وتمزقت بسبب موجات من الفوضى الاقتصادية والاجتماعية
    Birincisi 1968 ve 1970 lerin kültürel ve sosyal devrimiydi, ki bu, bireyi politakanın ortasına koyan bir devrimdi. TED أولاها كانت الثورة الثقافية والاجتماعية في 1968 والسبعينيات التي وضعت الفرد في مركز الاهتمام السياسي
    Ekonomik ve sosyal cehenneme giden yolun kendi büyük buluşlarımızla kaplandığı açık değil midir? TED أليس واضحا أن الطريق نحو الجحيم الاقتصادي والاجتماعي مُعَبدٌ باختراعاتنا العظيمة؟
    Sosyal medyanın ve sosyal değişimin rolüne dair tartışmalar duruldu. TED لقد استقر النقاش حول دور وسائل الإعلام الإجتماعية و التغيير الإجتماعي.
    Evet, bu biziz. Bu ölçümlere göre en büyük gelir eşitsizliği ve sosyal problemler bizde. TED نعم هو كذلك لدينا أعلى نسبة عدم تساوي في الدخل ومشاكل اجتماعية هي الأعلى بحسب هذه القياسات.
    Bu yüzden açık denizleri korumanın ekolojik, ekonomik ve sosyal yararları vardır. TED لذلك فإن حماية أعالي البحار ستكون له فوائد بيئية واقتصادية واجتماعية.
    17 aşk mektubu, muhtelif çocukluk fotoğrafları, gereklli sahte kimlikler ve sosyal güvenlik kartları. Open Subtitles 17 رسالة حبّ خليط من صور للأطفال مانع للحماية ضروري وبطاقات ضمان إجتماعية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد