ويكيبيديا

    "vermemiz" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نعطيه
        
    • نعطي
        
    • نعطيهم
        
    • نرد
        
    • منح
        
    • نمنح
        
    • أن نأخذ
        
    • نتخذ
        
    • نعطيها
        
    • لإعطاء
        
    • لاتخاذ
        
    • أن نسمح
        
    • إعلام
        
    • لنقرر
        
    • أن نتخذه
        
    Canım,onun iyi olduğunu söylüyor. Ona bir şans vermemiz gerektiğini düşünüyorum. Open Subtitles حبيبي، إنها تقول أنه مأتمن أعتقد أنه يجب علينا أن نعطيه فرصة
    Yani ötenaziye karşıyım, fakat kontrolü insanlara geri vermemiz gerektiğini düşünüyorum. TED لذا أنا ضد القتل الرحيم، لكن أعتقد أنه يجب ان نعطي الأشخاص بعض من السيطرة.
    Biliyorum. Ama niye bu kadar çok hediye vermemiz gerektiğini anlamıyorum. Open Subtitles أعرف، لكني لا أعرف لمَ علينا أن نعطيهم الكثير من الهدايا
    Arkadaşımızla uğraşıyorsun ve artık sana bir yanıt vermemiz gerektiğine karar verdik. Open Subtitles أنتِ تعبثين مع صديقتنا ونشعر بأنه يجب علينا أن نرد على هذا
    Artık zor bir zamanda yaşıyoruz. Kredi vermemiz olanaksız. Open Subtitles في تلك الأوقات العصيبة لا يمكننا منح أي قروض
    Ama, şu an, en önemli şey, müşterilerimize ve çalışanlarımıza hiçbir şeyin kötüye gitmeyeceği güvenini vermemiz. Open Subtitles لكن , حالياً , أهم شىء أن نمنح زبائننا وموظفينا الثقة في أنه لا شىء سيتغير للأسوء
    Özür dilerim Sayın Başkan. Bir ara vermemiz lazım sanırım. Open Subtitles أنا آسف سيدي الرئيس، يبدو أنه يجب أن نأخذ إستراحة
    3.14159265358979 -- Reggie Watts: Eğer bir şeyler yapacaksak, sadece bir karar vermemiz lazım. TED 3.14159265358979 ريجي واتس: إذا كان علينا أن نفعل شيئا، علينا فقط أن نتخذ قرارًا.
    Ama ona karşılığında bir şey vermemiz gerekebilir. Open Subtitles ولكن أعتقد أنه يجب أن نعطيها شىء ما فى المقابل
    Filorida'ya gitmeden, evlenmeden ve bir insanın hayatı boyunca kaçık bir eşek gösterisi izlemesine engel olan tüm o şeyleri yapmadan önce ona bunu vermemiz çok güzel olacak. Open Subtitles وسيكون من الرائع أن نعطيه ذلك قبل أن يسافر إلى فلوريدا ويتزوج لأن هذا سوف يمنعه من مشاهدة هذه الأشياء طول عمره
    Bir kongre üyesisin, ve kampanya yasasına göre rakibine de seninle eşit süreyi vermemiz gerek. Open Subtitles أنت مرشحة للكونغرس لذا قانون الحملات يقول أننا يجب أن نعطي منافسك الجديد نفس الوقت الذي نعطيه لك
    Ve onların da hakkını vermemiz gerekiyor. TED وعلى العموم، علينا أن نعطي لكل ذي حق حقه.
    En iyi tahminimizi zaman içerisinde vermemiz gerekir, göz kararında insanlara vermek için Önceliklerin değerini bilebilsinler diye TED يجب أن نعطي أقرب تخمين ممكن في ظل المعلومات المتوفرة لنعطي النّاس خيارات لتقييم أولويّاتها
    Fabrikalarımızda, şirketlerimizde onlara iş vermemiz iyi değil. TED و ليس جميًلا أن نعطيهم وظائف في مصانعنا , أو شركاتنا
    Sadece tepki vermemiz gerektiğini biliyorum. Mükemmel fikir. Open Subtitles كل ما أعرفه هو أن نرد عليهم فكرة ممتازة أيها السيناتور، ولكن كيف نفعل ذالك؟
    Geçersiz kılmayı tamamlamak için gemiye yeni bir isim vermemiz lazım. Open Subtitles نحتاج إلى منح السفينة إسم جديد لإتمام التجاوز
    Dügün yaklasiyor. insanlara alisveris için zaman vermemiz lazim. Open Subtitles حفل الزفاف سيحلّ قريباً، يجب أن نمنح الناس وقتاً للتسوّق.
    Bayanlar ve baylar, 15 dakikalık bir ara vermemiz gerekiyor. Open Subtitles ،أيها السيدات والسادة علينا الآن أن نأخذ استراحة لمدة 15 دقيقة
    Her birimiz hayatımız boyunca değişim geçiririz, bu değişimle karşılaşınca da çoğu zaman bazı zor kararlar vermemiz gerekir. TED كل فرد منا يواجه تغيراتٍ في حياته، وغالباً عندما نكون مجبرين على هذه التغيرات، يصبح علينا أن نتخذ بعض القرارات الصعبة.
    Sizce o aleti Jamal'e vermemiz gerekmiyor mu? Open Subtitles ألا ترى أننا يجب أن نعطيها إلي "جمال"؟
    Ciğerlerinize dinlenme şansı vermemiz gerek. Open Subtitles سيدي ، نحتاج لإعطاء رئتيك استراحة ، اتفقنا ؟
    Aslında karar vermemiz için 30 saatimiz var. Open Subtitles في الواقع، لدينا 30 ساعات لاتخاذ القرار.
    İnsan ırkına nüfusunu artırması için zaman vermemiz çok önemli. Open Subtitles حسنٌ , إنّه لمن المهم أن نسمح للجنس البشري الوقت لتعويض الفاقد
    Büro'ya, Ulusal Güvenlik Departmanı'na haber vermemiz lazım. Open Subtitles علينا إعلام المباحث الفيدرالية، إدارة الأمن الوطني.
    Bayan Matty buraya gelmeye karar vermemiz tüm sabahımızı almıştı! Open Subtitles آنسة ماتي ,إستغرقنا الصباح لنقرر المجئ مطلقاً
    Tatlım, bence bu birlikte vermemiz gereken bir karar. Open Subtitles حبيبتي. هذا قرار كان ينبغي أن نتخذه سوياً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد