ويكيبيديا

    "yaşaman" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تعيشي
        
    • عيشك
        
    • تعيشى
        
    • تعيشيها
        
    • ان تعيش
        
    • لتعيشين
        
    • التعايش معه
        
    • تعيشِ
        
    Asla babamla yaşaman gerekmeyecek. Open Subtitles , هكذا كيف يسير الامر لن تعيشي ابدا مع الاب
    Artı, burada kendi başına bu şekilde yaşaman da yasa dışı. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه من غير القانوني أن تعيشي لوحدك هنا
    Evet. Aslında daha uzun yıllar yaşaman gerekiyordu. Çocukların, torunların olacaktı. Open Subtitles في الواقع، كان يفترض بأن تعيشي لعقود ممتدة، وأن يكون لديكِ أطفال وأحفاد..
    Onlarla birlikte yaşaman bizden biri olamayacağın anlamına gelmez. Open Subtitles عيشك معهم لا يعني أنّه لا يمكنك أن تكون فرداً منّا
    Büyük bir fedakarlıkta bulundu. Senin için, Fiona. Senin yaşaman için ölmeyi seçti. Open Subtitles نفسها لكى تعيشى لم يفعل أحد لى هذا من قبل
    yaşaman gereken hayat bu değil. Open Subtitles . ليست هذه هي الحياة التي ينبغي أن تعيشيها
    Birini sevmen için onunla yaşaman gerekmez. Ben seni seviyorum! Open Subtitles ليس ضرورياً ان تعيش مع اناس كي تحبهم انا احبك
    Ben buradayken senin hayatını ikimiz için de yaşaman lazım. Open Subtitles بينما أنا هنا عليكِ أن تعيشي حياتي بالإضافة لحياتك
    İşte o yüzden kendi hayatını yaşaman lazım. Burada ne işin var? Open Subtitles لهذا عليكِ أن تعيشي حياتكِ لماذا تأتين إلى هنا ؟
    Diyorum ki; eğer bugün ölürsem tek dileğim senin yaşaman. Open Subtitles الذي أقوله هو لو أنني أموت اليوم أمنيتي الوحيده ستكون أن تعيشي
    Temiz ve konforlu bir yerde yaşaman beni mutlu eder. Open Subtitles جميل أن أعرف أنك تعيشي في نظافة وراحة هنا
    Yapmadın ama yapacaksın. yaşaman çok önemli. Open Subtitles لا، لكنك ستفعلين ضروري جداً أن تعيشي
    Çünkü olmadı, ama yaşaman gerekli. Open Subtitles لم يكن لديك قط, لكن لا بد لك أن تعيشي
    Çünkü olmadı. Ama yaşaman gerek. Open Subtitles لم يكن لديك قط, لكن لا بد لك أن تعيشي
    Tek isteğim senin rahat yaşaman. Open Subtitles أنا أهيء الأمور فحسب، كي تعيشي في راحة
    Asla babamla yaşaman gerekmeyecek. Open Subtitles وهذا ما يجب ان يكون لن تعيشي مع ابي
    Kendi varlığınla yaşaman lazım. Open Subtitles من المفترض أن تعيشي على مستواكِ
    Bununla yaşaman da adil değil. Open Subtitles عيشك بهذه الحال ليس عدلًا أيضًا.
    Senin yaşaman ise en büyük işkence! Open Subtitles وكأن عيشك هو عذابك الأعظم!
    Kendi hayatını yaşaman için. Open Subtitles أن تعيشى حياتك الخاصة
    Bu senin hayatın. yaşaman gerek. Open Subtitles هذه حياتكِ، عليكِ أن تعيشيها.
    Bu koca yerde tek başına yaşaman israf değil mi? Open Subtitles أليست مضيعه ان تعيش. في هذا المكان الكبير لوحدك ؟
    Çünkü bu senin normal bir çocukluk yaşaman ve duygusal karışıklıklara kapılmaman için gerekliydi. Open Subtitles لتكون لديك الفرصة لتعيشين طفولة طبيعية دون اضطراب في المشاعر
    Bunu yaparsan, Clyde hayatın boyunca sonuçlarıyla yaşaman gerekecek. Open Subtitles إن أردت المضي بهذا (كلايد) فهذا قرار سيكون عليك التعايش معه لبقية حياتك
    Burada yaşaman, tıkılıp kalman anlamına gelmez. Open Subtitles لا يعني أن تعيشِ هنا بأنك عالقة بهذا المكان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد