ويكيبيديا

    "yaşlılar" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كبار السن
        
    • الكبار
        
    • المسنين
        
    • العجائز
        
    • مسنين
        
    • عجائز
        
    • الشيوخ
        
    • العجزة
        
    • لكبار السن
        
    • الراشدون
        
    • القدامى
        
    • للشيوخ
        
    • للمسنين
        
    • العواجيز
        
    • المسنون
        
    Lahanacıların elinde, cepheye sürecek yaşlılar ve çocuklardan başka kimse kalmamış. Open Subtitles سمعت أن الجنود الألمان على الجبهة أطفال و كبار السن فحسب
    Erkekler, kadınlar, gençler, yaşlılar -- erkeklerden çok kadınlar, aslında, ilginç bir şekilde. TED الرجال .. النساء .. الشباب .. كبار السن كلهم يقومون بها .. في الحقيقة النساء مهتمين بالقضية اكثر من الرجال
    Sonra yine yaşlılar ölecek ve iki milyar daha çocuk doğacak. TED ومرة أخرى سوف يموت الكبار السن وسوف تحصلون على ملياري طفل.
    ve o bir de yaşlılar evindeydi, bir huzurevinde diğer yaşlı insanlarla beraberdi, bu yüzden tam olarak diğerleri gibi görünmesi gerekiyordu. TED وانه أيضا في منزل قديم ، وانه في دار رعاية المسنين حول مسنين آخرين ، لذلك كان عليه أن يشبه بالضبط الآخرين.
    O yaşlı bir adamdı. yaşlılar ölmeye meyillidir, tecrübelerime göre. Open Subtitles لقد كان رجلا عجوزا والرجال العجائز عُرضة للموت, حسب خبرتى
    Masum kadınlar, çocuklar ve yaşlılar onun yüzünden kurban oldu. Open Subtitles نساء, اطفال و عجائز بريئين كانوا من ضحاياه
    Sonra yaşlılar Tonane'nin bizimle gelip alternatif madencilik... ..yöntemlerimizi gözlemesine izin verdiler, ve işte buradayız. Open Subtitles اذن وافق الشيوخ علي السماح لتوناني للعوده ويرى طرق تعديننا المختلفة،وها نحن
    yaşlılar daha az uykuya ihtiyaç duyar. TED كبار السن يحتاجون إلى قدر أقل من النوم.
    Elde ettiğimiz sonuç, 200.000 sivil kurban bunların 160.000’i toplu şekilde öldürüldü. Küçük çocuklar, erkekler, kadınlar ve hatta yaşlılar. TED اسفر عن 200,000 ضحية من المدنين 160,000 منهم كانوا : اطفال, و رجال, و نساء, و حتي كبار السن.
    yaşlılar Avrupa Birliği'nden ciddi oranda ayrılmak istediler. TED أما كبار السن فقد أرادوا فعلياً مغادرة الإتحاد الأوروبي.
    Palyatif tıp sadece yaşlılar veya orta yaşlılar için değildir. TED الآن، الطب التلطيفي لا يقتصرعلى كبار السن فقط، إنه لا يقتصرعلى من هم في منتصف العمر فقط.
    Kaldırımlarda yayılan gençler, bankları tekellerine almış yaşlılar ve hayat bir opera seti gibi görünmeye başlar. TED تجد المراهقين مسترخين على الأرصفة، كبار السن يجلسون على المقاعد، وتبدوا الحياة كأنها مسرحية أوبرا.
    yaşlılar Kaynağın tahtı için Kahin'in bir oyun oynadığına inanıyorlar. Open Subtitles الكبار يعتقدون أن العرافة ستفعل شيء من أجل تتويج المصدر
    yaşlılar umutsuz vaka, onların ölmesini beklememiz gerekiyor. TED الرجال الكبار لا فائدة منهم، نحتاج أن ننتظر منهم أن يتوفوا
    Hayat böyledir der yaşlılar ne getirir, hiç bilemezsin. TED ♪ ♪ هذه هي الحياة، قال الكبار ♪ ♪ تظهر لك أنك لن تستطيع التبؤ.
    Örümcek, 138. Cadde'de yaşlılar evinde kalıyor. Open Subtitles سبايدر موجود فى منزل للأشخاص المسنين شارع 38 رقم 1
    İlköğretim okulu, kasabadaki bar, yaşlılar evi. Gurur duyuyor olmalısınız. Open Subtitles المدرسة الإبتدائية ، الحانة ، دار رعاية المسنين ، لابد أنك فخور بنفسك
    Artık yaşlılar kullanıyor. Open Subtitles إنه لا يستخدم الآن فقط يستخدم من قبل العجائز
    Ama daha önce kimse beni bir yaşlılar yurduna götürmedi. Open Subtitles و لكن ما من أحد جلبنى قط ل"دار رعاية مسنين"
    yaşlılar ve çocuklar dövülüp vuruldu. Open Subtitles عجائز وأطفال, تم ضربهم وإطلاق النار عليهم.
    yaşlılar ona birşey olduğunu düşünüyorlar, birisi kaleyi içten fethetti. Open Subtitles الشيوخ يظنّون أن هناك شيئاً ما قد حصل له أن أحدهم قد استولى على القلعة من الدّاخل
    Ama, 25 yıl sonra yaşlılar evinde yapılan çalışmada ölen kişiler sonra tekrar hayata dönmeleri... Open Subtitles .. لكن بعد 25 سنة في دار العجزة والعمل مع اناس ، الكثير منهم اعلنوا متوفين لكن بعد ذلك هم ينجون بأعجوبة
    Ayrıca, dizi dibine oturup anlattıklarını dinleyeceğimiz bir yaşlılar programının ihtiyaç duyulan birşey olduğuna kanaat getirdim. TED و فكرت أن ما نحتاجه حقاً هو برنامج لكبار السن لنجلس فقط عند أقدامهم و نستمع إليهم.
    Başka bir deyişle, çabuk olan ramenler gençler ve yavaş olan ramenler yaşlılar ile çocuklar, değil mi? Open Subtitles بمعنى آخر , المجموعة السريعة هم الراشدون والأخرى بها الأطفال وكبار السن, صحيح؟
    Kor Alev yaşlılar Evi'ndeki dostlarımı görmek için en iyi durağı hep en sona saklardım. Open Subtitles كنت دوما أدخر التوقفات الطيبة للآخر لأرى أصدقائى القدامى فى منزل صغار الإمبراطور فليكرينج
    Çocuklar ve yaşlılar için ortaya makul bir miktar at. Open Subtitles اخرج المبالغ المخصصه للشيوخ والاطفال وأعطيها كلها لى
    yaşlılar için sağlık ve bakım merkezleri kuruyoruz toplumun çeşitli yerlerinde. TED إننا نبني مراكز صحة للمسنين ومراكز صحية في جميع أنحاء المجتمع.
    yaşlılar ve onların ev bakımları! Open Subtitles هكذا هم العواجيز والاعتناء بهم
    Bu yüzden de yaşlılar olağanüstü bir toplantı yapmanın gerektiğini anladılar. TED وهكذا أدرك المسنون أنهم بحاجة لعقد اجتماع طارئ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد